bugün

sözlük, hiç içip içip "seviooruuaaam uuleeeaaaann" diye bağırmadım.
türk değil miyim acaba?
ukte vermeyi daha bugün öğrendim sevgili sözlük.
ben hala ukte vermeyi bilmiyorum sözlük, aslında bunun utanılacak bişey olup olmadığını bildiğim de söylenemez.
sozluk yazarlarinin itiraflari başlığının itiraf com dan da berbat olacağını tahmin ediyorum sözlük.
ukte ne demek lan allahsız sözlük, hadi onu geçtim nasıl veriliyo ukte, rezil oluyoz itiraf ede ede, ne karizma kaldi ne bisey!
yeni itirafım: sözlük bana ilk itirafım için saran olmuş daha şimdi gördüm bi hoşuma gitti sorma sırf sorunlarımı ele alarak kendilerini kasanlar sorun yapanlar varmış bu yüzden ikinci yeni itirafımı yapıyorum.
"aman tanrım çok mutluyum sevgi aşımından kalbim dışarda geziyorum desem yeridir hiç bir sorunum yok göz yaşı keselerimi bağışlamayı düşünüyorum varın siz düşünün gerisini"
peşin edit:yeterince tatminkar oldum mu acaba?
fatih ürek'in "hadi hadi" şarkısı hoşuma gidiyor. geceleri de gizli gizli gülşen ve demet akalın dinliyorum. pişman değilim. evet.
beğendiğim her yazara nick altı entrysi girmek istiyorum. bunu yapmak istediğim çok yazar var ama "bu da herkesi beğeniyor." derler diye çekiniyorum sözlük. hemen hemen her yazarın entrylerine hayranım ama onların bundan haberi yok. yazmaktan çok okuyorum ben bu sözlüğü. beğeniyorum n'apayım.
cedric'e teşekkür etmek istiyorum. beni kurtardı. onun entrylerini de çok beğeniyorum sözlük. beğendiğim bir yazarın okuyacağını biliyordum. mutluyum sözlük.
itiraf ediyorum:

şirinleri görmek için bütün gün ormanda uslu bir çocuk olup dolaştım ama akşam üzeri beni gargamel s.kti.
ben uyumadığım zaman kimsenin uyumasını istemiyorum sözlük, ben kalkıp sabah işe gidiyosam herkes gitsin be sözlük. **
yatakta orospu, mutfakta orospu, sokakta orospu bir leylekle sevişmek istiyorum. evet bildiğin ince uzun boyunlu leylekle.

hem sevişeceğiz hem lak lak edeceğiz. hatta lak lak lak lak lak.
si i o olsam saclarimin dokulmesini takmazdim.
(bkz: 23 eylül 2007 ankara iftar zirvesi)
mekan: (bkz: noche)
efendim zirve için gittiğimiz mekandaki çatal/kaşık/bıçak üçlüsünü çantaya atıp atmama konusunda kendimle çok savaş verdim.o nasıl değişik ve güzel bir takımdır. gayet başarılı.
evet çantaya atmadım(çünkü ben karar verene kadar boşlar toplanmıştı)ama sözlük bilesin çok pişmanım, diğer gittiğimde şeytana uyacağımı düşünüyorum.
annem sözlüğe yazdığım entryleri gördü. niye böyle küfürlü şeyler yazıyosun dedi. cevap veremedim *. itraf ediyorum: annem beni 13 yaşımdan beri sadece bayramlarda ve tatillerde görebiliyor * ve hala beni iyi aile çocuğu zannediyor.

(bkz: ben 6 yaşından beri küfrediyorum ulan)
küçükken vücudumuzun içi boş sanırdım. mesela birşey yedik ya, o yiyecek lap lap aşağı iniyor ve rastgele bir bacaktan yoluna devam edip ayağa ulaşıyor. yedikçe doluyoruz. eğer çok dolarsak karnımız ağrır, gırtlağa kadar dolarsak kusarız ki bu can yakar. bu yüzden su içmeliyiz. çünkü su bu yiyecekleri eriterek azaltıyor. işin ilginci bu yüzden hala çok fazla su içme alışkanlığım vardır. devamlı birşeyler içmek isterim aslında, su, kola, gazoz, ayran, bira farketmez.
(bkz: #1710762)
artık eski sapkın alışkanlıklarımdan kurtuldum sözlük.
-evdeki tüm cipsleri ben bitiriyorum.
-kendimce istatistikler cıkarmaya bayılıyorum .
-küçükken dedemin ayakkabısına ben işemiştim.
-yoldan geçenlere mandal veyahut ceviz kabuğu atmaya bayılırdım. aynı zamanda geceleri yolda giden adamın önüne ışık tutmak çok hoşuma giderdi.
-3 veya 4. sınıfa giderken hoca yazılıların sorularının bulunduğu kitabı bana vermişti , ama bakmamıştım kendimden çok utanıyorum.
-arkadaşlarımı çoğu kez ektim bu yüzden bana güvenmiyorlar.
-bazen sacma sarkılar dinleyesim geliyor ve bunu yapıyorum . ( sahildeki dondurma )
- istiklal marşını yanlış okurdum ve bunu ilk farkettiğimde 6.sınıftaydım .
-eskiden bilgisayar oyunlarını sadece mario ve pacmandan ibaret bilirdim.
son bir haftadır iştahsızlık problemi yaşıyorum , kolay kolay yemek yiyemeceğimi zannederken sol frame'de beliren içli köfte başlığı kapalı olan iştahımı kabarttı ama iştahımın geri canlanmasınamı sevineyim bu saatte içli köfte'yi nerden bulacam ona mı yanayım bilemedim sözlük .
bugün ilk kez ukte verdim. ayda bir kere bile evden zor çıkan birisi için ukte vermek bile değişiklikmiş. inanamıyorum. açıp açıp verdiğim ukteye bakıyorum. oğlum uyanınca, hemen "ben ukte verdim" dedim. gel bak dedim, bakmadı. yanlış bir şey yaptım mı diye de korkup kontrol ediyorum. her fırsatta ukteme bakıcam. bir de birisi doldursa, şööööyle çıksa ortaya başlık olarak. ne yapayım, istediğim hiçbir şey olmadı hayatta. ben de ukteye ümit bağladım.
artı oy veren kişileri bilip bir teşekkür etmek isterdim, eksi oy verenlerin de farklı görüşünün ne olduğunu açıklamalarını isterdim.
yine buradan artı oy verenlere teşekkürlerimi ileteyim.
ulusoy otobüsüslerine binenler bilirler. yolculukta kullanalım diye kulaklık dağıtırlar hep. ilk bindiğimde aldım baktım gayet güzel kulaklık. "vay be, havadan kulaklık kaptık." dedim ve çantaya attım. ama suç bende değildi, meğerse normalde yolculuk sonunda "kulaklıkların toplanmasına yardım ediniz." anonsu yapılıyormuş. bana yapılmayan bir sefer denk geldi ve çantaya attım. itiraf ediyorum ulu sözlük, vicdan azabı çekiyorum. kulaklığı geri götürüp ulusoy'un kapısına bırakıp kaçmaya karar verdim.
fi tarihinde yazılmış öylesine bir entryi dahi keskin gözleriyle tarayıp varsa hatayı bulan, bunu da kuru bir mesaj atarak bildiren gammaz bünyeler, şahsen o yemeyip içmeyip bulduğunuz hatalı entrylerimi düzeltmiyorum, haberiniz olsun. * beni direkt moda şikayet edin, silik kutumu doldurun taşırın ama amirane mesajlar atmayın kardeşim. "ki ayrı yazılacak", "de bitişik yazılmış düzelt" gibi. yani tamam, sözlüğün temizlenmesi, tdk onaylı sözlük, herkes kapısının önünü temizlerse sözlük tertemiz olur filan da..! emir kipli cümlelerle bezenmiş güzide mesajlarınıza kıl oluyor ve "hadi leen" deyip siliyorum genelde. üzgünüm.
itiraf ediyorum: ayak fetişiyim. * *
bazen actigim basliklara entry girilmeyince herkese kufuru basiyorum sozluk. *