bugün

gazete okuyamıyorum sözlük. ahlakımın bozulmasından korkuyorum. nedir bu gazetelerin hali?
ruhum daki kargaşada boğulmaktan çok korkuyorum,
hiç starbucksa gitmedim lan ben. *
ıssız adamı izlerken ağladım lan.
bazen çok beğendiğim bir şarkıyı akşama kadar onlarca kez dinliyorum ve şarkıdan bıkınca pişman oluyorum sözlük, herşeyi böyle çabuk tüketiyorum işte.
ugg giymem diyodum. hatta giyenlerle dalga geçiyodum ayı patisi diye. ve dün kendime ugg aldım sözlük. sen bana akıl fikir ver. *
küçükcük 5 yaşında çocuğun yaptığı bir şeyi bilmiyorum ben.ayakkabı bağlamayı,ne zaman öğrensem hep unutuyorum.
eve kız, kadın, hatun vs. getirdiğinde, ilişkiye girmeden önce facebook dan ilişki durumunu "ilişkisi var" olarak değiştiren ve işi bittiğinde "ilişkisi var" olan durumunu "ilişkisi yok" yapan bir hayvanla ev arkadaşıyım ve mutluyum.
beni çoktan unutan birine hala sırılsıklam aşığım. Önceden olsa bunu söyleyene 'manyak mısın?' derdim galiba şimdi de ben manyak oluyorum sözlük .*
inancımı kaybediyorum sanırım, çok yorulmuşum.. gözlerimin önünde olup bitenleri görmeyi istemiyecek kadar hemde.
part 11

* her içeceğin içilesi belli bir sıcaklığı vardır benim için. örneğin su çok soğuk olmamalı, lakin ılık da olmamalı. bira buz gibi olmalı, çay ılıktan biraz sıcak. bu takıntım yüzünden beklenen sıcaklığa ulaşmış içeceği içme eylemim her daim dikkat çeker kafe vs ortamlarında. zira sıcaklığı geçicek olan çayın, o anki sıcaklığıyla tüketmek istemektedir bünyem. fondip yapar koca fincanı.

* duş alırken(ayakta, uzanmış bir halde değil) uyuma yeteneğine sahip tek insan benim sanırsam. üstüne de konuşuyorsanız aile fertleri tarafından alay konusu olmanız muhtemel efenim.

* genç yaşta, doktorlarca stresten uzak tutulmak adına ailesi tembihlenen özel kesimlik kısımdan el sallıyorum size. çok sallayamıyorum efenim, çarpıntı yapıyor da.

* aynı zamanda; bilgisayar teknik servisliği, grafikerlik, web design(gerçi bu ikisini unutmuş gibi hissetmekteyim), yazılım destek, programmer, showroom personal, blended learning, innovation, purchase yapıp karşılığında maddi hiçbir kazanımı olmayan tek halk kahramanıyım. gerçi gönüllerin kahramanı da olabilirim. yalnız gönüller çirkin olur, aranızda güzel gönül varsa da bana ispatlasın bunu.

* abisiyle birlikte iş yapıp para istemeyecek kadar gururlu olan, fakat babasından gönül rahatlığıyla para isteyecek kadar da gurursuz olan, gurur sahibi(!) bir gurursuzum. günde 20 saat çalışmışlığım var, boru değil.

* tweety'nin erkek olduğunu öğrendikten sonra çizgi film fobim oluştu. o gün bugün izlememekteyim. geçen gün öğrendim ha..

* futbol bilgisi "ay zidane çıksa da, italyan izlesek" olan bir bayanın; fenerbahçe-galatasaray derbisinden sonra "fenerlilerin yine popoları kalktı" gibi bir yorum yapması kadar hiçbir şey sinirlendirmedi son zamanlarda beni.

* o kadar üşengeç olabiliyorumki, düşünmeye bile üşenebiliyorum. sırf bu yüzden hiçbir şeyim planlı programlı değil, hepsinde bir risk var. işin garibi hoşuma kaçıyor.

* dünyanın en düzensiz yemek yiyen insanı benim. 2 gün yemek yemeden durabiliyor, genelde ise günde tek öğün yemek yiyorum. ramazanda çok rahat ettirdi bu durum beni, yemek saatimi değiştirmemle oruç problemini çözmüş oldum.

* ölmekten korkmama sebep 2 şey var. biri o, diğeri işeyemeyişteki rahatlıyamayış.

* ilkokul öğretmenleri tarafından ilk bakışta çıkarılma muazzamlığı ne hoş bir şeydir bu yapay ilişkilerin, kategorizik akrabaların sürtüştüğü yabaan, hırçıın, zaliim hay mına koyim.. hoş bi duygu la.

* son bir aydır içimdeki çocuk sevgisinin dışa vurumu baba olma duygusu olarak adlandırıldı. hayır bu yaşta ne baba olması demeyin, ben zaten diyorum. lakin, olsa ya şöyle paytak, minik elli, ısırılası bacaklı, ağzı yüzü salyalı, kıçı boklu bi bebe. fena mı olurdu? ağız suyum akıyor çocuklara benim, imreniyorum çekirdek ailelere.

* "iyiki doğurmuşum seni", "seni ellerin olasın diye mi doğurdum ben?", "oğulların oymağı sütlerin kaymağı", "ne o kondom koleksiyonun mu var oğlum? devir bu kadar değişti mi?", "küçücüktü senin pipin, öperdim ben" cümlelerini bünyesinde barındıran nadide bir anneye sahibim. yıllardır oğulum, böyle ana görmedim.

* tercihlerim tamamiyle kızlara(bazen kadın) yönelik olsada, bunu her daim dile getirsemde kıç kısmında mıdır nerdedir bilmiyorum gay mıknatısına sahip bir metabolizmayım sanırsam. hayır alıngan da oluyorlar, sigigit diyemiyosun.

* direksiyon dersine babasının arabasıyla giden tanıdıklarım var, onu da geç hasta ziyaretinde hasta yakınına "ölürse üzülmeyin, hayat yani sonuçta" diyen bir başka tanıdığım var. arkadaşım değil bunlar bak, öyle bir şey demedim.

* bazen bu itiraf olayın bokunu çıkarttığımı düşünmekteyim.

* kuzenime "içimden küfürler geçiyor, her nefeste gidiyor geliyorsun" dedim. yüzüme baktı ve "50 liran var mı ibne, varsa ver hakkıyla küfret" dedi. hakkı diye bir tanıdığım olmadığından mütevellit, özür dilereyek 60 lira verdim, affetti.

* boş vakitlerimi boş boş oturarak geçiriyorum. herkesin boşalttığını ben dolduramam, ters bana annıyon nu?

* haftalar oldu gaz çıkarmadım.

* ağız dolusu balgam çekip, tatlı tatlı yutmak istiyorum.

* aynı operatörden 2 hatta sahibim. 2 farklı telefona da numaramı "kendim" ve "şahsım" olarak kaydetmişliğim, kafamın iyi olduğu bir vakit, kendim'i my candy olarak algıladıktan sonra arayıp, diğer telefonumun çaldığını farkettikten sonra da bu saatte kim lan bu diyerek kendime sövmüşlüğüm var.

* çişim geldi yav.
lan sözlük kafayı yedim. özel mesajlar kısmını sarı görüyorum habire, okurken hep gözüm oraya gidiyor.nedense heyecanlanıyorum bir mesaj geldiğinde...allahsız sözlük!..
fenerbahçeliyim. en koyusundan, en sarı ve laciverdinden. ancak kewell gol attığı zaman çaldıkları şarkı hoşuma gidiyor. sanırım sadece o gol atınca çalıyorlar. galatasaray gol atçaksa bile hep o atsın istiyorum. ayrıca nil karaibrahingil'e aşığım.* kamer genç'e sevgi ve saygılarımı iletiyorum.
*Durmadan bir şeyler yiyebiliyorum. hele ki sütlü tatlılar özel ilgi alanımdır. *
*Vefasız olmamama *rağmen sürekli sevdiklerimi arayıp hal hatır sormak aklıma gelmez. bir çeşit tembellik galiba. bu mesele yüzünden baya bir sitem duyuyorum.
*Her gün aynı yerde oturup aynı işleri yapmaktan çok sıkıldım ama değişiklik yapmak ta beni korkutuyor. sanırım bir yere ait olmayı seviyorum.
*Yanlış anlaşılmak beni üzüyor. hiç bir şeyi umursamayan rahat insanlara çok özeniyorum. bulsam öyle bi tip yakasına yapışıp bana yaşam koçluğu yapmasını isteyeceğim. o derece.
*Sözlükteki diğer itirafları okuyup hala aşk acısı çekenler olduğunu görünce üzülmeyin demek geliyor içimden. çünkü bir süre sonra isteseler de aynı acıyı duyamayacaklarını biliyorum ama benim bunu bilmemin onlara bir faydası yok.
*Şirkette sürekli bağdaş kurup oturabilen tek insanım. bazen ayakkabılarımı da çıkarmayı ihmal etmiyorum. hatta bir keresinde yağmurda ıslanan çoraplarımı çekmecenin sapına asıp kurutmuşluğum var. böyle de iğrencim sözlük.
(bkz: sozlukle dertlesmek)
başkalarının benim hakkımda doğru bildiği yanlışları düzeltmek için hiç bir çaba sarfetmiyorum. eğleniyorum hatta bazen.

koyu bir beşiktaş taraftarı olmama rağmen bir müşterim beni fenerbahçe taraftarıyım zannediyor ve kendisi galatasaraylı olduğu için sürekli galatasaray-fenerbahçe diyalogları yaşıyorum.

diğer müşterim ismimi her seferinde karıştırıyor bana ismail diyor. ismail diye bir tanıdğına benziyorum herhal diye gülüp geçiyorum, aldırış etmiyorum.

bazen fenerbahçe'li bir taraftar oluyorum, bazen ismail adında henüz tanışmadığım biri. ne güzel... hayat tek düzeliğini kaybediyor en azından.
otorite kurmaya çalışıp insanların kalbini kıran öğretmenlerden/öğretim üyelerinden nefret ediyorum sözlük. onlara beddua ediyorum. inşallah bir gün o kalbini kırdıklarının eline muhtaç kalırsın.
aniden çaylak formatına düşersiniz. özele gelen hakeret dolu mesajlara yanıt veremezsiniz, adınızın alrına yapılan yorumlar ayyuka çıkar ama sadece saf saf bakarsınız. zordur zor yaramaz yazar olmak.
Sinirlendiğimde içimden gelenleri o anda söylemezsem rahat edemiyorum sözlük ama sonra da pişman oluyorum. Bu bir çelişki değil mi?
şu sıralar başörtüsüne kafayı takmış olanları, başörtüsü takmış bir travestinin yağmurlu bir akşamda sıkıştırıp fışfışladığını düşünüyorum. evet.
akp yanlısı bir terör örgütü kurma girişimi içindeyim. kömür yardımı ve yataklığı yapacak olan örgüt. su tesisatı olmayan, elektriksiz köylerede beyaz eşya saldırılarında bulunacaktır. 3 vakte kadar, tüm evli çiftler çocuk sayılarını 3'e çıkarmazsa inönü stadı'nda üçlü çektireceğiz.
keşke beni anlasaydı be sözlük...

kimse anlamazken anlasaydı beni... ya anlamak istemedi, ya da anlamayı beceremedi.

---------------------------------------------

annem doğum günümde beni tanımayınca ne öğrendim biliyor musun sözlük?
insan hayat dolu olsa da ölmeyi deli gibi isteyebiliyormuş bazen.
anne herşeymiş.
sevdiğime öyle ihtiyaç duydum ki, ama beni boşvermiş bir insana nasıl beni anlamasını, avutmasını söyleyebilirdim ki???
boşversene...
sade çubuk krakerin tadının bu kadar güzel olduğunu ve bunu unuttuğumu bilmiyordum be sözlük!Çok koydu.Özlemişiz.
nevresimim yok. sevdiceğim sağolsun kendi prensesli, sarışın kızlı nevresimini bana hediye etti. giderken de sarışın kızla mutluluklar diledi. 7. sınıf avril,yalın dinleyen kızlar gibi içinde oturup küçük kadınları izliyorum.

bir yandan da, kariyer günleridir, topluluktur, gitar çalmaktır, şan dersi almaktır gibi karizmatik işler yapıyorum.

tezatlığımn ironiliğine aşığım evet.
itiraf ediyorum bu başlıktaki 8093. entry'yi ben yazıyorum, pişman değilim yine olsa yine yazarım.
metrobüsün en kalabalık olduğu saatlerde kapıya uzak bi yerde oturuyorsam ve yakınımda bi kadın varsa ve aynı durakta ineceksek ona öncelik tanıyorum. muhtemelen onlar benim çok centilmen olduğumu düşünüyorlar ama esas amacım kadının önden gidip bana yolu açmasını sağlamak.