bugün

yalandan uyuyana çok ayrı bir sempatim var.
eski sevgilim yeni kızlara yavşamaya başlamış bile sözlük
hayır ben onu sevmediğimi inkar etmiyordum zaten
fakat kıskanmadığımı iddia ediyordum
şuan kıskançlığın dibine vurmuş şekildeyim
şekerim, tatlım diye hitap şekilleri havada uçuyor
ben sana tatlım dediğimde kızardın
noldu şimdi hoşuna mı gitti pezevenk?
adi pezevenk seni.
her sabah ve gece süt içiyorum. utanmıyorum da kemiklerim kaya gibi sağlam heheyyyt.
ilkokul 8. sınıfın ilk günleriydi dediler ki 'liseyi kazandın mı tamamdır artık sırtın yere gelmez', bende inandım onlara, kazandım, sırtım yerden biraz yükselmişti sanki...

lise son sınıfta öss çıktı karşıma, 'bu engeli de aşarsan' dediler 'bitiş çizgisini geçmiş olursun, yarışı kazanan maratoncu misali sevinirsin, sırtın yere gelmez', biraz daha yükseldim sanki...

üniversite sonda 'kpss' dediler 'kazandın mı tamamdır çok mutlu olacaksın'

bu kpss,öss ne garip sınavlardı, her insana en çok istediğini vaad eden sınav, kimisine para, kimisine mutluluk, kimisine huzur vereceğim dedi, az sabret dedi, sırtın yere gelmez beni geçersen.

****

''o anda anladım ki insanı daha yüksekten yere bırakmak için yükseltiyormuş hayat, sırtımız yere gelmeyecekmiş ama yüz üstü düşecekmişiz yere''

hayat bize ''şimdi zorla yol alıyorsun ama bak tepende gözcün mutluluk göründü diye bağırıyor, az kaldı devam et. her zaman 2-3 sene sonrası için yaşa ''dedi, sen inandığın anda sana fark ettirmeden geminin altına delik açtı, koştum tamir etmeye o sırada gitti dümeni değiştirdi.

f628-napıyorsun batıracaksın beni.

hayat-korkma batmazsın, amacım seni batırmak değil, güçlendirmek.

f628-nasıl güçlendirmek bu ?

hayat-seni batırmayan her şey güçlendirir.

f628-peki dümeni neden değiştirdin be hayat, yol alsaydım mutluluğa olmaz mıydı ?

hayat-anlamıyor musun ? mutluluk yarışlarda tazıların önünde koşan tavşan misali olmalıdır, hep yakınmış gibi durmalı sana ama asla ulaşamamalısın, yoksa koşmayı bırakırsın, güçlü olamazsın.

f628-güçlü olmayayım ne olursun, bırak beni mutlu olayım.

hayat-güçlü olmayan mutlu olamaz be çocuk, güçsüzler ezilir...bu sular da nereden geldi, gemi su mu alıyor yoksa ? baksana bir su akışı var.

f628-ne akışı, nerede, hassi...

****

olmadı be hayat, ben sıkıldım senin akışından.
şimdi demin yaptığım bir deneydi ama gerçeklik payı da yok değil.
çok özledim seni şuan.
bazen fazla agresif davrandığımın farkındayım. ama an geliyor, o halimle gurur duyuyorum.
hayatımda hiç bu kadar çaresiz olduğumu hatırlamıyorum. buna sebebiyet veren okula ne desem az.
sen bülbülsün,
hemde gül
sen gülünce
bende bülbül...
bugün online kişilerden öylesine seçtiğim 4-5 kişiye mesaj attım kimse cevap bile vermedi. ya erkekti ben de erkek olduğumdan beğenmedi, yada bir hanımdı nereden çıktı bu asılıyor galiba dedi yüz vermedi yada ben kuruntu yaptım. ama bir gerçek var, konuşmak istedim birileriyle sadece ühü ühü çok yalnız hissettim bir an kendimi. neyse ki kalem, silgi kağıtlarla konuştum da çabuk geçti o duygu... merhaba silgi, aa benim bu renk silgim mi varmış!
Bok gibiyim. Moralim yerlerde geziyor. Son bir haftadır sağlığımın iyi olduğundan bahsediyordum. Mutluydum. Şimdi yüzümün sol tarafını hissetmiyorum bile. Gözümden akan yaşları durduramıyorum. Başımda inanılmaz bir ağrı var. Kolum delik deşik, yarın yine hastaneye gideceğim. Bunları niye mi anlattım? Ben bu halde yatağımda kıvranırken, odada alem yapan oda arkadaşlarım var. işte ben onlardan nefret ediyorum.
varlığını hissettiğim tek şey içimdeki koca boşluk. büyüdükçe büyüyen..
bazen unutuyorum varlığını büyük dertlerle. hangisi daha kötü onu düşünüyorum geri kalan zamanda.
herkesin tutunacak bir şeyleri var. meslekleri, dostları, sevgilileri, ilgileri, inançları. bense çok eksiğim, kendimi tanıdım tanıyalı.
yarının tek getirisi boşluğun biraz daha büyümesi. neden yarın olsun ki? olmasın.
kedimin çetesi var sözlük.
valla var, böyle önde benim ki arkada diğerleri dolaşıyor. şu anda da evin tam karşısında toplanmış bir şeyler konuşuyorlar.

bi yerleri kundaklamasından korkuyoruz.
şerefsizin biriyim.

not: hadi bakalım bundan kral itiraf olur mu?
bence hayat her şeye rağmen güzel. itiraf etmesi çok zor belki ama sen de biliyorsun ki öyle.
Bilgisayarının fanı öten bir adamın pahalı telefon alması caiz değildir.
bazen televizyon izlerken, programlarda saçmalıyan insanların yerine utanıp kanalı değiştirdiğim oluyor. bi bana mı oluyor peki bu diye tribe giriyorum. niyeyse kimseye sormuyorum.
milletin ne bok yediğini okumak hoşuma gidiyor sözlük.
rahatıma düşkünüm ama rahat da batıyor şuan.
8 yıl oldu babamı kaybedeli. yıllar geçtikçe daha bi alışacağını düşünüyor insan, olmuyor, zamanın herşeyin ilacı olmadığını anlıyorsun.

dün bi yerden 1 dakikalık ses kaydı geçti elime, 93 yılında kayda alınmış, boğazım düğümlendi. onu ne kadar özlediğimi gözüme soktu 1 dakıkalık bir kayıt.

şu dizeleri okumuştu, çok sevdiği;

--spoiler--

Ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden?
Bilmem bu yanardağ ne biçim korla tutuştu?
Pervane olan kendini gizler mi hiç alevden?
Sen istedin ondan bu gönül zorla tutuştu.

--spoiler--

mekanın cennet olsun.
birilerinin hayatına ilişmeye çalışmak çok zor. zaten bir şey OLSUN DiYE çalışıyorsan o iş zorla olandır, isteyerek oluyorsa çalışmaya gerek yoktur. ama ben hep bir şeyler için uğraşıyorum. bir şeyede uğraşmadan, olduğum gibi sahip olayım arkadaş. yeter heves falan kalmadı.
ameliyathane çok tuhaf bi yermiş sözlük. merak eden varsa. ayrıca doktorum ziya'ya da aşık oldum. *
sevgilimle olan ilişkimde ne zaman herşey yolunda gitse bozmak için illa birşey yapıyorum sözlük. ne bileyim olmadık bir yerden tartışma çıkarıyorum, trip yapıyorum v.s... 27 yaşıma geldim bu huyumdan vazgeçemedim. Çok kızıyorum ama yine de yapıyorum, sonra da oturup ağlayıp gönlümü almasını bekliyorum. * Mazoşist falan mıyım acaba ben, anlamadım gitti sözlük. Üstelik çok seviyorum onu, ama böyle giderse bırakacak beni, hakediyorum ben.. *
fight club'ın yarısında "bu ne biçim film böyle" sıkılıp çıkmıştım. (evet brad pitt'e rağmen)

sonra tabi film efsane oldu, hala ortada replikleri dönüyor, herkes o filmdeki karakterlerin resimlerini avatar yapıyor falan.. ben tabi hiç çaktırmıyorum. "ne süper filmdi ya, böylesini hiç izlemedim." falan diyorum.
hatta bir kaç kere de facebook'ta filmden bir kaç replik paylaşıp, bayağı bir like almıştım.

bir kaç kere de bu duruma son vermek için herkesin bayıldığı, benimse izlerken fenalık geçirdiğim bu "kült" filmi yeniden izlemeye çalıştım. ama sonunu da bildiğim için yine tamamlamayı başaramadım.

evet artık bu toplum baskısına dayanamıcam ve söylüyorum sözlük:

ben fight club'ın yarısında çıktım ama (biliyorum) süper filmdi yaaa! gerçekten..
9 ay oldu işe başlayalı ama hala iş yerimdeki arkadaşlarımla anlaşamıyorum. onların bir grubu var ve giremedim o gruba bi türlü. sorun ben de mi diye düşününce birşey yok gibi geliyor. tamam kabul ediyorum fazla konuşkan bi insan değilim ama bu benim kötü olduğum anlamına gelmez ki. yeterince uyumlu olmaya yaptıkları esprilere gülmeye çalışıyorum ama yok. bazen bakıyorum saçma şeylerden bahsediyorlar o konuyla ilgili söyleyebilecek bişey gelmiyor aklıma çünkü saçma ama onlar konuşuyorlar. işin içinden çıkamadım sözlük.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar