bugün

sevgilimi çok seviyorum ya...canım benim. baba gibi.
editella: aşkım bizi kıskanıyolar ya. ekikieki. olum size ne severim sevmem. alalall
bu entryi wcden giriyorum sözlük.

ohş.
uyumak çok saçma geliyor bana sözlük, boşa geçen vakit. bide buna ayar ola ola sızıp kalıyorum, çıldıracam.
sözlük dün çalıştığım yere (bkz: bülent emrah parlak) geldi ve ben hazır olan fotoğraf makinemi kaptığım gibi adamın yanında aldım soluğu, aman allah'ım ne yakışıklı adam ... bi kez daha hayran kaldım...tabi ki masada diğer bkm oyuncuları da vardı şahin, sarp bi kaç kişi daha vardı. ve gidip hiç birinize değil, sadece bülent'e aşığım dedim hepsi gülmeye başladı ve biz kalkalım o zaman dediler, olur dedim ve bir akşam yemeği teklifi aldım allah'ım çok heycanlıyım...
itiraf ediyorum. vize haftası dolayısıyla çok gerginim.
bu kadar çalışma yeter sanırım.
uzun bi aradan sonra ilk defa bi kıza açıldım. reddetti beni onca maklube muhabbetimizden sonra. halbuki 180 boyuyla uzun sarı saçlarıyla sevmiştim ben onu. ama olmadı. hep benim yüzümden. hayallerimde yaşattığım o tyler durden yüzünden. amman amman yanıyorum sözlük.
imza cCc şaşıreyiz cCc.
her sabah amuda kalkıp işiyorum.
yalnızlığı seviyorum.
kendimi bir yerden atmak istiyorum.
sözlük bu sabaha şirketin kapısında sigara içiyordum yaklaşık 15 gündür yazdığım hatun geçti yanımdan geçen akşam biraz uyuz etmitşim onu feyzbukkkta da kız geçerken yüzüme bile bakmadan günaydın dedi bastı gitti lan çok utandım he hala kıpkırmızıyım.
tanrım ben ne bok yedim.
Çok darlandım be sözlük , işten bunaldım e hayatımda da kimse yok ,
Bad tripe bağladım yine kendimi .
Sözlük kurtar lan beni allahsız.
Sevgili sözlük;
sırf onun iyiliği için söylemiştim ama o beni yine yanlış anladı ya da ben derdimi anlatamadım. onun iyi olmasından başka düşündüğüm hiç bir şey yoktu halbuki. neyse sözlük inşallah bu yazıyı okur beni anlar.

hakikaten yıllar sonra sevdik be sözlük çok mu zor bir şey yaptık.
işi dolgulu şekerleri çok seviyorum sözlük. ama asla dışında ki şeker eriyip içinde ki dolguya ulaşana kadar bekleyemiyorum. hayvan gibi çatır çutur 5 sn de bitiriyorum.
Çok sinir bozucu bir entry okudugum zaman, 30 saniye araliklarla, o entry'e bir kaç tane eksi oy veriyorum.
kendine güvenle küçümsemek arasında çok ince bir çizgi var. ve ben o çizgiyi son günlerde biraz aştım galiba.
prof'un yorumlamamızı istediği tabloyu yorumlayamadım. sonra gittim o tabloyu google'da aradım. e haliyle bulamadım. 1 buçuk saat sonra vizem var. karnım aç, bir şey yemek istemiyorum. dün yaptığım leziz makarnayı dolaba koymadığım için rengi değişti o yüzden yemek istemiyorum onu. tost yapıyorum ama bu entry hemen bitmezse yanacak. her neyse.

o şu an okulda ve keşke derse girmeyip gelse diyorum. evin içinde bağırıp duruyorum ismini. az önce de son ses müzik dinleyip eşlik ettim beter olasıca sesimle. bi de burada ses yalıtımı 0'a yakın. neyse bakalım. tost!
ona çok ihtiyacım var. ama o... yok.
insan değişirken kendini bir boşlukta hissederya ve birçok şey anlamını yitirir taki dengesini buluna kadar,işte o boşluktayım şu an ama beatlesın eskimesini sağlayacak hiçbirşey yok hala.
canım sıkılıyor sözlük hiç keyfim yok çıplak resim çektirip twitterda yayınlayasım var o kadar kötüyüm yani.
belki hayatıma renk gelir biraz.
çevremdeki herkes sanki kendi aralarında sözleşip "bu shadow'u siklemiyoruz" dediklerini düşünmeye başladım, çünkü sevmediğim nefret ettiğim davranışları yapıp düzgünce yapmayın arkadaşlar dediğim zaman duymazdan gelip inatla devam ediyorlar bir tek kavga ederek yada annelerine sövünce takıyorlar görünmez miyim neyim amına koyim ?
az önce ofiste kulaklıklarımı takmış yüksek sesle müzik dinlerken hapşurdum.. nasılsa ofistekiler "çok yaşa" demişlerdir diye 2-3 saniye sonra gülümseyerek "siz de görün." dedim.

ancak tepkilerinden anladığım kadarıyla "çok yaşa" falan dememişler, ben öyle kendime takılmışım. sonra bir kaç tanesi "çok yaşa" dedi, ama ben sanki onlar "çok yaşa" demedikleri için öyle bir tepki vermişim gibi anlaşıldı.

şimdi ben mi utanmalıyım, onlar mı "çok yaşa" demedikleri için utanmalı sözlük? onlar hapşurunca ben hep "çok yaşa" diyorum ama...

not: benim tarafımı tutarsanız sevinirim.
11 sayısına alerjim var sözlük.bir sınava girsem giriş numaramda 11 ya da katları olursa o sınav kötü geçecekmiş gibi gelir.sadece giriş numarasında değil sıra da olailir.hatta gelen kutumda 11 sayısını asla görmek istemem sanki 11 mesaj kötü bir mesaj olcakmış gibi gelir.işin kötü yanı sözlük tc numaramda 2 tane 11 katı olan sayı bulunmakta,çok korkuyorum.hipnoz ile acaba bu korkum silinebilir mi diye düşünmüyor değilim.
(bkz: batıl inançlar)
(bkz: bilinçaltı)
sözlük kimi görsem ona benzetiyorum,onla hiç alakası olmadığı halde bıyığı var diye yada kaşı gözü kara diye yada kel diye.. yani birinin üzerinde onun giydiği montu bile görsem hemen ona benzetiyorum... elinde fotoğraf makinesi bile görsem onu anıyorum belki de ona benzetmek istiyorum. deliriyorum galiba!!
2 3 gundur islerimiz gayet yogun, sebebini merak ediyordum ama kimseye sormadim. maaslardan kaynaklaniyormus.
bu memuriyet bana göre değil, sokakta görsen yaşına hürmeten bile yüzüne gülücükvari bakış atmayacağın kişiden anlamadığını çok iyi bildiğin bir konuda işi takip ediyor gibi havalara girip iş vermesine gıcık oluyorum, yakında olur da istifa edersem inanın hiç mi hiç üzülmeyeceğim, ama ite herksin olduğu gibi ben zavallı (nikimyirmikarakterli)ninde hayat memat denen zırvalıklara uğraşma kavgası var. ama sıkıldım, bunaldım, ne olurdu sanki şu memuriyet öncesi işime dönebilseydim de hayatta kıramayacağım annemden "gel artık türkiye ye , sınav sonucun geldi, gidip başlamazsam hakkımı helal etmem" lafından sonra yelkenlerimi indireceğime onu ikna edebilsem ve bu yola hiç girmeseydim. ah gençlik ah, bu şekilde saçlarımızı döküyoruz şte.
güncel Önemli Başlıklar