bugün

yarım saat öncesi:
evet, açlıktan midem delindi. mantı ile makarna gözümün önünde halay çekiyor... tey! tey! tey!
şimdi:
mantı pek yüz vermedi lakin makarnayı ayartıp benimle tango yapmasını sağladım. karnım tok, sırtım pek, mutluyum.
Okuldakilerin yüzünü görmek istemiyorum.Bu kadar itici insan nasıl bir araya gelebilir anlamış değilim.
4 aydır boşum.hiçbir dişiye sevgili gözüyle bakamadım.aynı teraneler olcak biliyorum amk ondan gereksiz kısa yaşanmışlıklar yerine en iyisiyle uzun bir yaşanmışlık istiyorum.arayışlardayım ama en iyilerine millet takmış tasmayı amk. hepsinde yüzük.
dün 4-5 saatliğinede olsa ben yaşadığımı hatta insan olduğumu fark ettim sözlük. kısa bir süreliğinede olsa kendimden nefret etmeyi yaşadığım hayata çevreme sövmeyi bıraktım aslında düşündüğüm kadar değersiz gerizekalı ve oksijen israfı birşey olmadığımı gördüm arkadaşlarım olmadan yaşayamam bunuda artık fark ettim.
sigarayı bıraktım.
kavga etmek istiyor canım..

herhangi biriyle olabilir, şöyle ağzımı burnumu kırsın istiyorum. çok bunaldım lan çok, yetti artık herşey. dersler ayrı bir dert, izmir ayrı bir dert, izmirin kızları ayrı bir dert, arkadaşım dediğim lavuklar ayrı bir dert..

çok mutsuzum lan çok, içimdeki iyi insan, güleryüzlü çocuk öldü artık bu mutsuzluktan, içten içe mutsuz, somurtkan, içine kapanık, az konuşan, konuştun mu zor konuşan, kızlara karşı piç bakışlı, saygısız bir genç oldum 21 yaşında böylesine hayattan soğumuş bir genç işte...

esasında bunun sebebi de 2-3 kere çok sevmiş olmam, oldum deli gibi aşık oldum evet ama hiç sevilmedim.. zerre sevilmedim lan, bu kadar sevip, dünyalar kadar sevip, bir damla sevilmedim.. can yücel demiş ya sevdiğin kadar sevilirsin!!! yanlış demişsin be can yücel! çok yanlış demişsin..

bilmiyorum belki de ömrümün sonuna kadar hep böyle mutsuz kalacağım.. ve bir şeyi iyi öğrendim: bağlanmayacaksın, çok sevmeyeceksin bir başkasını..
hayallerim var bi tek artık, bi tek onlar var, onlar kaldı, şimdi de onlara sarılıp yatacağım..
askerdeyim sözlük bütün izinlerimi kullandım hatta taktım askerliğe arkadaşlarım benden 30 gün önce terhis oluyorlar nerdeyse hiç takmıyorum gibi görünüyorum ama ağlıcak gibi oluyorum lan , adamlar gidicek ben mal gibi takılcam yalnız başıma , pişman mıyım izin kullandığıma ; başta pişman değildim ama insan içten içe acıyo haline... bu da gelir bu da geçer...
p.atğm. h.a.s

şafak : 41
sigarayı bırakmak istiyorum, bu uzun zamandır yapmak istediğim bir şey. fakat sırf insanlar sigarayı bıraksın diye dayatılan zamlar yüzünden bırakma kararımdan vazgeçiyorum. birilerinin bana zorla herhangi bir şey yaptırması fikri bile sinirlerimi zorluyor. hayır siz kazanmayacaksınız, siz istediniz diye bırakmayacağım bu mereti.
(#7674863)
var olan bir gercegi siz ifade ederseniz, adiniz pek cok seye cikabilir bir an da.. hemen suclanmaya, yargilanmaya baslarsiniz cunki soylediginiz buz gibi dogrudur.. ve karsinizdaki her kimse o kadar durust! bir insandir ki, bunu hemen seri cirkeflikle sizin bir tarafiniza sokar.. aslinda yazida belirtildigi uzere bir zamanlar sokmasi yurek isterdi de.. neyse iste yazi kisa..
benden degilde bir yabancidan okuyun derim..
itiraf ederim ki, gerçekleri itiraf etmekten korkuyorum.
saat 02:30 oldu sözlük sabaha sayfalarca ödev yetiştirmem gerekiyor ama ben boş boş hagi alex atışmasını, sigara ya ötv zamını, fiyatları , isimleri ,takıntıları, dizileri, fantezileri okuyorum ve bunların daha ne kadar ilginç noktalara çekilebileceğini düşünüyorum.
sonuç : s.çtık.
ilk okuldan beri parmaklarımın derisini ısırıyorum, yoluyorum. üni. mezunu oldum hala durum aynı.
sabah sabah neden uyandım daha da önemlisi neden bilgisayarı açtım hadi onu geçtim neden sözlükte online oldum. peki şimdi ne olacaktı daha da önemlisi bundan sonra ne olacaktı ...
uzun zamandan sonra ilk defa rüyamda gördüm onu bu gün. sesini unuttuğum için üzülüyordum, sesini duydum.

çok rüzgar vardı, sarılmıştık. "çok üşüdüm, çok üşüdüm" dedi neşeyle. ben de "yaşasın, yaşasın" dedim muzurca, daha çok sarılmak için bana bahane verdiği için.

uzun zamandan sonra ilk defa huzurla uyandım...
sevgili sözlük,
bu sabah tekele girip sigara alayım dedim. tekelci amca zart diye sigaraya zam geldi dedi. denir mi öyle, alıştıra alıştıra söyler insan. kalp var bende.

nasıl becermişim bilmiyorum ama sağ elimi ezmişim resmen. morardı lan, çok acıyo, üflesene. kaç gündür bandajla geziyorum. dün sabah sol elle yüzümü yıkamaya çalışırken kardeşim gördü. bastı kahkahayı. dalga geçti benle ne güzel yıkıyorsun diye. sanırım elimin ezilmesi uykudayken oldu. zaten arkadaşlar ben uyurken benim için çok endişeleniyorlar. çok pis yatıyorum. yanımda yatan olursa, o da kendisi için endişeleniyor. en son yanımda yatan çok değerli arkadaşımı yastıkla dövmüşüm. valla hatırlamıyorum.

sürekli insanların telefonlarının tuvalete düşme hikayelerini dinlerdim. acaba benim başıma ne zaman gelecek diye düşünürken, dün nasıl olduğunu anlamadan gitti telefon. resmen bok yoluna gitti. zaten neyi düşünsem başıma geliyor. daha önce sözlükte telefon kalemlerinin kaybolmasını okumuştum. benim ki ne zaman kaybolacak acaba derken o da gitti. düşünmeyeceğim bir daha.

4 aylık bir erkek yeğenim var. bu çocuğun kesinlikle piç olacağına karar verdim. gezmeyi çok seviyor bir kere. sürekli bir şımarmalar, gülücük dağıtmalar filan. gördüğü her kıza mavi boncuk dağıtıyor. bir de insan seçiyor. mesela orta yaş üstü kadınlara bazen tepki vermiyor ama genç kız olunca bi cilveler, bi kahkahalar, bi şımarmalar. o yüzden çocuğu susturamadıkları zaman direk bana veriyorlar. büyük aşk yaşıyoruz.
işimden sıkıldım, çok güzel bir yer, istediğim bir alan aslında ama nedense sıkıldım öğrenciliğin arkasından gelen bir sıkılma halimi yoksa gerçekten bu alan bana göre değil mi bilmiyorum.

artık bu şehirden de sıkıldım sanırsam, akademisyen olmayı, x olmayı y olmayı düşünüyorum, uzaklara gideyim beş on yıl dönmeyeyim diyorum, bu şehirde doğdum büyüdüm ama her yerinde farklı hatıralarım var bazı yerlerinde yürüyemiyorum bile, gözlerim dolu dolu oluyor, "eşşek kadar adam bu noldu buna" demelerinden hoşlanmıyorum tabi ki, bazen de fikren o kadar çok uçuyorum ki ayaklarım yere basmıyor. allah sonumu hayır etsin. *
* kafaya kuş sıçması para çıkacağına dalalet değilmiş hacı.
* uzun zamandır rüya görmüyorum, boşuna mı uyuyorum lan.
* ortaokulda iken okul kapısında dr alban şarkıları çalan turşudan hep tırstım. o zamanlar bana göre böyle şarkıları kötü çocuklar dinlerdi.
* bu aralar ne yerde ne gökteyim, bir garip alemdeyim.
* kim ne derse desin kışı sevmiyorum arkadaş. ne o öyle lahana gibi kat kat giyin, mantoydu, çizmeydi, ıslak, soğuk... yazarken bile yoruyor la.
* bu yaşıma geldim, saatelerin bir ileri bir geri alınması işine kafam basmıyor. şimdi 30 ekim'de nolcak lan? daha az mı uyucaz daha çok mu?
* sevmem gereken insanları sevmekte nefret etmem gereken insanlardan nefret etmekte zorluk çekiyorum. salak mıyım ne?
* bir şey için 'umrumda değil' diyorsam gerçekten umrumda değildir.
* bazen ruhsuzluğum beni bile ürkütüyor.
başıma bir iş gelmeyecekse eğer.. ben kısır sevmiyorum.

oh söyledim.
sözlüğe sırf bunu yazmak için girdim. ilk itirafım bu olsun.
ikincisi burcu'mu çok özledim.. çok üzdüm onu sözlük. çok kırdım. çok ağlattım.
ama hepsi sevgimdendi sanırım. öyle çoktu ki sevgim boğdum onu. hep boğdum.
kıskandım, kızdım, kırdım. yaraladım minik kalbini.
sevgimin en sivri yerlerini yontamadan bir hançer yaptım belki de.
ve farkında olmadan yağtıgım bu hançeri sapladım ona.
sapladım, ama ben öldüm. ben gömüldüm.. o yaşıyor, bense öldüm..
üzerimde toprak yok, ama toprak altındayım ben artık.
o olmadan su içmek gelmiyor içimden, su içmek. hani yapmasanız öleceğiniz şey.
içmiyorum, her gün tükeniyorum. tüketiyorum. kanımda var sanki.
ne zaman gözümü kapasam gözümün önünde. gülüşü, bakışı.
en kötüsü de ağlayışı..
gözünden bizim için yaş akıttığı an. öperek silemediğim gözyaşları çıkmıyor aklımdan.
bu yalnızlık tehlikleli. kahroluyorum. çok sevdim ömrümde, çok acı çektim.
ama ilk defa kahroldum. buz gibi bir havada üşümüyorum.
ateş var içimde. kavruluyorum sürekli. acıyor sözlük.
alışığım oysa ki ben bu acılara. ama bu bambaşka.
şimdiyse ona ulaşamıyorum bile. ne düşündüğümü, hislerimi söyleyemiyorum.
yo hayır! gurur falan değil. ben gurur kıyafetinden kendimi onun için sıyırdım.
diz çöktüm resmen. onunla bir kez daha konuşabilmek için. ama mümkün de olmadı.
şimdi nerede ki o? napıyor? çıldıracağım. delireceğim.
gözlerini nasıl mıhlamışsa gözlerime bir an tek bir saniye atamıyorum beynimden.
içiyorum. içiyorum. ama geçmiyor. halbuki içince geçerdi. geçmeliydi.
geçmiyorsa bile en azından biraz olsun çıkmalıydı aklımdan.
dinlediğim her şarkıda aklıma düşmemeliydi.
o bunları asla okumayacak. bunu da biliyorum.
ama sen bunu görmesen de, ben seni çok seviyorum burcu'm.
burcu değil, burcu'm. sen benimsin çünkü.
ben de senin tabi.
sensiz öldüm, bittim.. kahroldum.
her şeyden geçtim.
her şeyi bıraktım.
yandım.
yandın.
kalbim ağrıyor yine..
itiraf ediyorum sözlük, çalınan i-phone'umun hala bana döneceğine inanıyorum.
bedük'ün automatik şarkısının klibi hayatımda gördüğüm en eğlenceli birinci klip seçildi kendi içimde sözlük.*

en saçması da ful animasyon ama o da güzel.

bedük kılas adam sözlük bence.
nedense mandalina yiyince tırnak etlerimin arası sarı oluyor.
son sigaramı içtim a.q içerken zamlara katkısı bulunanlara sağlam küfürler ettim.
puşt uçuk sahibi insanım.

puştun puştu uçuklarım bütün yıl sinsice gizlenip tam doğum günümde çıkmayı görev edindiler! her sene mi denk gelir ya?
üniversite 2.sınıftayım, tek adamakıllı arkadaşım yok. herkes çıkarcı ve piç. hayat beni neden yoruyosun.