bugün

sözlük yazarlarının hayatında yaşadığı ve hiç unutamadığı anlardır.

bir defasında bir mehmetçiğin şehit olmasından sonra televizyonda annesinin vatan sağolsun demesi ile ağlamıştım. gerçekten çok duygulanmıştım.
hissetemez oluş.
(bkz: anne ve babanın ayrılması)
edit: bu entry artı oy alınca iyimi algılamalıyım kötümü
düşünmek. bütün hayatımı mahvetti bu boktan eylem.
ruhuna sıçılması.
Büyük Efsane Lefter'in ölümü..
ön yargılı davranılması ve genelleme yapılması. uludağ sözlükte çok fazla var.
çok fazla eski sevgili başlığından yola çıkarak;
(bkz: terk edilmek)
birini adam yerine koymayıp görmemezlikten geliyorsun o illaki burnun dibinde pislikleriyle bitiyor. salvo atıyorsun kurtulmak için bu sefer onun pisliklerine bulaşıyorsun. üzücü. çünkü seviyen düşüyor ve istemediğin durumlara çekiliyorsun.
karşılıksız ilgim. "aslina bakarsan bu seni pek ilgilendirmez" cümlesini okumamla gerçekleşmişti. tam bu koltukta otururken.
hayvana eziyet. hergün okuyorum sözlük içim kan ağlıyor ve hergün bunu yapan seyirci kalanlara beddua ediyorum...
http://galeri.uludagsozlu...3%A7ok-%C3%BCzen-olaylar/
hayvanlara zulüm (özellikle o bolu'daki olaya nasıl sinirlendim)

edit: köpeklerin dışarda donması
geçmişteki hala anlatamadığım olaylar.
insana değer vermek veya insanlığın olduğuna inanmak.
dünyanın rezil düzeni.
annenin yemek yapmaması.

ühühühü, resmen 50 kiloya düştüm amk...
öleceğini bilecek kadar bilinçli olan ama bu soruna çözüm bulacak kadar akıllı olamayan tek türk olan insan olarak dünyaya gelmiş olması yeterince üzücüdür.
sonra vay efendim çocukluğuna inelim, yok efendim babasına soralım. bir gün asla madonna veya ronaldo olamayacağını bilen biri allah aşkına söyler misiniz, ne kadar sağlıklı davranabilir ki?
entrysine dokunulması.
sevgilim tarafından defalarca ekilmek.
terör illeti.
canından çok sevdiğin dedenin ölmesi. annenden ve babandan daha düşkünsündür ona babanın arabasının ön koltuğuna dahi oturamazken o büyük adam çok sevdiği arabasında size araba sürmeyi öğretmiştir. bigün der bigün bu araba senin olucak oğlum. kanser olduğunu öğrendiğinizde dünyanız başınıza yıkılır. küçücük ellerinizle ona daha sıkı tutunursunuz ama o kayıp gider ellerinizden. o çok sevdiği arabasını artık düzgün kullanamayacak hale gelir. saçları çoktan gitmiştir. aileniz onun ölüceğini sizden saklar ama eninde sonunda öğrenirsiniz. o gün işte o gün çok sevdiğiniz dedenizin çaresizliğini görürsünüz. o koca adam öylece yatıyor hiç bişey yapamıyorsunuz. başında kuran okunuyor son nefesini verdi vericek. bunu görüyorsunuz ama elden gelen bişey yok. ağlamak hiç bu kadar değerli olmamıştır sizin için. gitme dede gitme. sensiz ne yaparım ben. o çoktan gitmiştir. yalvarsanızda kendinizi parçalasanızda elden hiç bişey gelmez. dede hadi beraber araba sürmeye gidelim. sen yine bana kavrama noktasını öğret. anlayamasamda tekrar anlat. sen gittikten sonra hiç bişey eskisi gibi olmadı dede.
kocası tarafından terkedilmiş ailesinden* uzakta yaşayan 4 aylık hamile bir kadının verimli olmadığı gerekçesiyle gecenin bir yarısı işten çıkarılmasına tanık olmak. evine bırakırken kadının yol boyunca ağlaması. merdivenleri bile zor çıkacak durumdayken doğmamış çocuğuyla birlikte yaşam mücadelesi vermek zorunda olması.

ne hayatlar var sözlük bizimkiler dert mi?

not: o olaydan sonra türkan abladan aldığım tek haber; memleketine dönmüş ama ne sigortası varmış ne de doğumu karşılayacak maddi kaynağı.
(bkz: muhatabının insanlar olması)
(bkz: toplumda yaşamak zorunda olmak)
(bkz: ölüm)
eski sevgilimin aramızda yaşadığımız herşeyi *bir sinir harbiyle sırf benim canımı yakmak amacıyla ama herşeyi kuzenime anlatması, . kuzenimin bütün sülaleye bunları yayması bu olayların anneme kadar gelmesi * annemin panik atak krizi geçirmesi ve o dönemin üstünden iki yıl geçmesine rağmen annemin hala tedavi görmesi ve geçenlerde yaptığımız bi konuşma sırasında:
" estel sevgilin var ama bana söylemiyorsun değil mi, zaten heralde bundan sonra sevgilin olduğunda bana asla söylemezsin değil mi?"
"asla anne, söylemem"
"söyleme de zaten" demesi.
güncel Önemli Başlıklar