solculuğun bu ülkeye verdiği zararlar

sol görüş olmasaydı bu ülke diye bir kavram da olmayacaktı.

edit:imla
edit2: noluyo lan başlığı ben açmadım

kasası ve cebi köküne kadar dolu vahşi kapitalistin gözünden bakarsan çok fazla olan, say say bitmez zararlardır. ha, objektif olarak artısını-eksisini görmeye çalışarak incelenir , o ayrı.

bazılarına hazımsızlık yaşatması, huzurlarını bozması.

dini rayına oturtmamış insanları yanlarına çekip solcu yapmaları. (bkz: solcular hiç bakmadılar bizlere hep önyargı hep)

solcuların bu ülkeye yegane zarar örümcek beyinlileri zamanında temizlememiş olmasıdır.

milliyetçilerin verdiği zararın yarısı bile değildir.

ve unutulmamalıdır ki 80 darbesinde en fazla zararı solcular görmüştür.

sağcıların sözde süpersonik ahlakı bu ülkeyi bu güne taşımıştır.

ve bugün bakıldığında diz boyu tecavüz, kaçakçılık, rüşvet, kadına dayak ve adam öldürme.

kadına dayağı kutsal kitabında barındıran bir görüşün karşıt görüşe diyeceği iki çift lafı bile yoktur.

tek din, tek dil diyenlerin ne yazık ki toplu bir soykırıma imza attıklarını gördüğümüz çok olmuştur.

hele kemalizm ile marksist solculuğu karıştırmak ise tamamen cehalettir.

23-25 yaşında asılan "denizlerin" ölmeden önceki son sözleri:

" Yaşasın tam bağımsız Türkiye, Yaşasın Marksizm- Leninizm'in yüce idolojisi. Yaşasın Türk ve Kürt halklarının bağımsızlık mücadelesi. Kahrolsun emperyalizm. Yaşasın işçiler, köylüler."

sol ya da sosyalizm hareketi bireyi merkeze alan yani onu kitle, ordu, sınıf olarak değil insan olarak gören bir sistemdir. Ülkenin başındaki en büyük bela olan ABD'ye sırt çeviren; tam bağımsızlıktan yana olan; insanı ırk, din, cinsiyet, sınıf ayrımına sokmayan; gelir bakımından eşit bir toplum yaratma savaşı veren bir değerler sistemidir.

sol ideoloji dışında kalan tüm düşünce biçimlerinde insanı doğuştan seçme şansı olmayan değerlerle yargılama yoluna gidilir. diniyle, ırkıyla, cinsiyetiyle bir tür sınıflamaya tabi tutulur. sol ideoloji insana birey açısından bakar.

şu ülke az çok bugünleri gördüyse ABD'ye ve AB'ye her daim sırt çevirebilmiş; köle olmayı kabul etmemiş sol ideoloji sayesindedir. eğer ilerde tam bağımsız bir türkiye olacaksa bunun temelinde de solcular olacaktır.

en az aşırı sağcılar kadardır. şimdi solcu var solcu var kardeşim elin pkk sempatizanıda ben solcuyum diyo, masumca Atatürkü seven, ilkeleri doğrultusunda yaşayanda.

aşırı sol olmadığı sürece faydaladır. Ülkeyi bir denge üzerinde tutarlar. ama bizde sol kavramı nedense dine ve dindarlara düşman olarak görlüyor ki bu da bizim ülkenin solcularından kaynaklanıyor.

ssk, iski, çankaya belediyesi ve izmir büyükşehir belediyesi'nde dönen dolaplar, erke dönergeci ismi altında iç edilen 2 milyar dolar, 28 şubat post modern darbesi döneminde hazineden uçup giden 8 milyar dolar, 27 mayısa darbe döneminde hazineden iç edilen 2 ton altın, 2001 krizinde yine hazineden hüpletilen 20 milyar dolar, güneş motel olayıyla türkiye'nin en büyük kaçaksını (bkz: tuncay mataracı) gümrük ve tekel bakanı yapma gibi operasyonlarda başrolleri oynayanların hep sol bir partiye mensup oldukları göz önüne alınırsa bayağı büyük zararlardır.

fikir zarar vermez.
sol fikirdir
-culuk tiryaki hali, müptela.
her soydan tiryakilik
fikrin sarhoş hali.
yönü, istikameti meçhul.
fikir biraz sabitedir
değişime refikse eğer.
yani yeni gelene hoş geldin,
tevazu.
solculuk sağcılık, çiviye takılı,
eteğini kaptırmıştır.
ne zaman arasan sorsan
aynı yerde, miskin.

gençleri beynini saçmalıklarla doldumak.
yeterli bi sebep.
zaman ve insan kaybı.

sağcıların verdiği zarardan daha fazla değildir.

zararı yoktur, aksine birçok yararı olmuştur.
(bkz: düşünebilme yeteneği)

solcu olmamama rağmen içlerinde sevebildiğim insanlar vardır deniz gezmiş gibi olmak isterdim filistinde islam davası uğruna savaşanların yanına gidip orada gerilla eğitimi almak gelip ülkemde bunu savunmak isterdim. onlar gibi dava adamı olabilmeyi isterdim inandığım şey uğruna ölebilmeyi isterdim. asılan fidanların fikirleri bu memlekete ağır geldi yanlış dönemde yaşadılar. amma velakin benim gibi dindar bir insana bile masumca savundukları ideolojileri sebebiyle kendilerini sevdirebilmişlerdir. filistinde islami direnişe katılıp onlara destek veren insanı vatan haini ilan etmek islam düşmanı ilan etmek vicdanlı insanın yapacağı iş değildir vesselam.

“Sosyalızm Islamıyetle aynı yondedırz. Islamıyetın oldugu yerde emperyalızm ve fasıtlık olmaz, sosyalızm'ın oldugu yerdede bu 2 sey olmaz 2 turde esıtlıgı belırtır“e benzeyen cumleler kuran Sultan Galıyev'dır.

Sol kaç sene iktidar oldu ki bu ülkede, ilk önce ona bir bakmak lazım.
Turgut Özal, Süleyman Demirel, Tansu Çiller, Tayyip Erdoğan hepsi sağ partilerin liderleri.
Arada bir Bülent Ecevit Çıktı bir de Erdal inönü. Onlar da azınlık hükümeti olarak...
2002 - 2011 --- AKP
1999 - 2002 --- DSP, MHP, ANAP Koalisyon hükümeti
11 0cak 1999 - 28 Mayıs 1999 --- DSP (Azınlık Hükümeti)
1997 - 1999 --- ANAP, DSP, DTP Koalisyon Hükümeti
28 Haziran 1996 - 30 Haziran 1997 --- Refah Partisi, DYP
6 Mart 1996 - 28 Haziran 1996 --- ANAP, DYP
30 Ekim 1995 - 6 Mart 1996 --- DYP, CHP
5 Ekim 1995 - 30 Ekim 1995 --- DYP (Azınlık Hükümeti)
1993 - 1995 --- DYP, SHP
16 Mayıs 1993 - 25 Haziran 1993 --- SHP
1991 - 1993 --- DYP, SHP
13 Aralık 1983 - 20 Kasım 1991 --- ANAP
21 Eylül 1980 - 13 Aralık 1983 --- Sivil olmayan Hükümet
12 Kasım 1979 - 12 Eylül 1980 --- AP (Azınlık Hükümeti)
5 Ocak 1978 - 12 Kasım 1979 (CHP, Bağımsızlar)
21 Temmuz 1977 - 5 Ocak 1978 (AP,MSP,MHP)
21 Haziran 1977 - 21 Temmuz 1977 --- CHP (Azınlık Hükümeti)
31 Mart 1975 - 21 Haziran 1977 --- AP,MSP,MHP, CGP
17 Kasım 1974 - 31 Mart 1975 --- Geçici Hükümet
26 Ocak 1974 - 17 Kasım 1974 --- CHP, MSP
15 Nisan 1973 - 26 Ocak 1974 --- Geçici Hükümet
22 Mayıs 1972 - 15 Nisan 1973 --- Geçici Hükümet
11 Aralık 1971 - 22 Nisan 1972 --- Milli Birlik Hükümeti (Partilerüstü Hükümet)
26 Mart 1971 - 11 Aralık 1971 ---- Milli Birlik Hükümeti (Partilerüstü Hükümet)
20 Şubat 1965 - 26 Mart 1971 --- Adalet Partisi
25 Aralık 1963 - 20 Şubat 1965 --- CHP, Bağımsızlar
25 Haziran 1962 - 25 Haziran 1963 --- CHP, YTP, CKMP
20 Kasım 1961 - 25 Haziran 1962 --- CHP, AP
27 Mayıs 1960 - 20 Kasım 1961 --- Sivil Olmayan Hükümet (Halen Türkiye Cumhuriyeti'nin en demokrat anayasasını yaptığı bilinmektedir)
22 Mayıs 1950 - 27 Mayıs 1960 --- DP

Bu tarihten önce çok partili döneme geçmediğimiz için yazmanın anlamı yok... Herhalde Mustafa Kemal'in iktidarına da laf söylemez kimse...
Çok partili sisteme geçtikten sonra Sağ partilerin ezici bir üstünlüğü görülmesine rağmen neden hala sol partileri karalayarak bok atılır anlamak mümkün değil.

iki kelime ile özetleyeceksek;
(bkz: beşinci kol)
her zaman dediğim gibi ülkeyi milliyetçiler kurmuş onlar yükseltmiş, kalkındırmış, solcular aleyhine faaliyetler yürütmüş, sağcılar ise sıçıp sıvamıştır.

ne sağı, ne solu olmayan, burnunun dikine, bodoslamasına giden orta yolcuların verdiği zararların yanında lafı bile edilmemesi gereken zararlardır.
bu ülkeyi sol sağ kavgası batırdı derlerya, inanmayın.
bu ülkede düşünen insan, aydın kafa, mücadele edilecek bir iki kavram varsa sağına ya da soluna bakanlar sayesindedir.
orta yolcuyum deyip, etliye sütlüye karışmayan, bir halt hakkında bir zart diyemeden sandık başında zortlayan sayesinde zararlar, ziyanlar bitmek bilmiyor.
fikri ile yol alandan değil, fikirsiz savrulandan kork.

türkiyede hiç bir zaman gerçek manada sol olmadığından dolayı, olmayan zarardır. düşünsenize bu ülkede chp gibi devletçi statükocu bürokratik bi parti kendini sol parti olarak tanımlıyor, üstelik de sırf deniz kenarı sosyetesinden oy alıyor, haaa bireysel veya küçük örgütler olarak mutlaka solcular vardır türkiyede ama büyük manada bir sol hareket türkiyede yoktur.

Malesef mevcut solcular da solu bi taraflarından anladıklarından mütevellit dindar insanlarla, sözde şeriatla mücadele adı altında sürekli mücadele vermektedirler, bu yüzden de kendilerini dindar insanlardan bir hayli soğutmuşlardır, bu yüzden de sol türkiyede %30ları aşamamaktadır, oysa ki gerçek manada solcu başı örtülü gördüğünde tiksinmez, sakallı diye kimseyle alay etmez, çünkü onun böyle estetik kaygıları olmaz, allah aşkına hangi solcu ordu göreve diye pankart açabilir ki, malesef bu ülkede kendine solcu diyenler, sokaklarda falancanın askerleriyiz filancanın askerleriyiz diyerek sokaklarda naralar atmaktadırlar, söylemleri bile sivil değil. postaldan haz duyan solcu olur mu demeyin, türkiyede oluyo.

sağcılığın verdiği zarardan farklı değildir.

zarar değil de, solcuların yaptığı hatalardan biri de şudur ki, sağcıları -sağcıların solcuları ezdiği kadar- ezmemek. kısasa kısas yapmıyorlar işte. hatadan kasıt o. sağ-sol siyaset kavramında kullanılsa sorun olmaz, şu türkiyede resmen ırk yaptınız bu konuyu, ne diyelim.

yumurta israfı olabilir. sdfgfdfgfd.

biz ne güzel devletümüzün verdiğinden fazlasını istemeyen, kendi halinde ve mutlu insanlardık. bu sol eğitimi teeeey köylerimize kadar getirmeye çalıştı, yeri geldiğinde hakkını aramak için devlete karşı gelinebileceğini de öğretti. çok ayıp etti. halbuki devlet bizim için en iyisini düşünür, zengin ve varlıklı büyüklerimiz bize iş lütfeder, başarılı çocuklarımıza lütfedip burs bahşeder.

eğer bu sol denen şeyden chp kastediliyorsa tarifi imkansız zararlardır. açık oy gizli tasniflerin mucidi, nazım hikmeti hapislerde çürüten, başbakanların ipe gitmesine gıkını çıkarmayıp, aslında hak etti filan diyen zihniyet, sürekli insanları "aydınlanma" adı altında şekillendirmeye çalışan, herkesi tek tipleştirme gayretinde olan parti, en büyük sloganı "istemezük"... eğer sol chp ise, gerçekten onun zararlarını buraya yazmaya kalkarsak herhalde bikaç günümüzü alır, roman olur, ansiklopedi olur.