bugün

kavuşamamaktır, dokunamamaktır, zevk verirken acı da verir.
seni uzaktan sevmek aşkların en güzeli diyerekten kendimizi teselli edebileceğimiz bir durumdur..
yakınında olup dokunamamayı yaşadığım andan itibaren hayatın en berbat duygusu olmadığını anladığım.
Hiç şüphesiz ki kötüdür.Hele dokunacak kadar yakın ama uzakta durmak zorundaysanız.Yaralayıcıdır.
daha ziyade sevdiğin kıza uzaktan bakılır ince ince yağan yağan yağmurda. kesmekte denir buna lakin yakışmaz ela gözlere. bütün bu rezillik sevgili olmak için o yar ile.

edit:ben böyle bi entry girmedim.
sevgiliye ulaşamamaktır. onunla hayatı paylaşamamaktır. sevgili adı altında farklı hayatlarda farklı yönlere savrulmaktır belkide. kendini kandırmaktır bi gün gelecek yanıma diye ve bi gün fark etmektir; uzaktan baktığınız sevgilinize ruhunuzun da uzaktan bakmaya başladığını.
süpermarketin yürüyen merdiveninden çıkınca kasada bekleyen eski sevgiliyle göz göze gelir, sizi reddettiği için ona olan kızgınlığınızı selam vermemek, gülümsememek şeklinde göstererek satınalmasız çıkıştan gözünüz ona takıla takıla çıkışınızda sizi hiç gözünü kaçırmadan izlemesi aklınızda soru işaretleri uyandırmıştır. (bkz: lan yoksa o da mı bir mesajdı)
' uzaktan çok güzel/yakışıklı ama yaklaşınca çok çirkin.' diyen kişilerin yapması gereken eylem.
gözlerini dikip kendi içinden bağıra çağıra "seni seviyorum" demektir.
sevgili iseniz neden uzaktan bakasınız. karşı tarafın sizden haberi yoksa o zaman

(bkz: platonik aşk)
zihinde oluşan fiillerin hiçbirinin de gerçekleşmediği olaydır. (bkz: mihriban)
küçük bir çocuğun parkta dondurma yiyen diğer çocuğa bakması kadar acıdır.
Aynı havayı alırsın lakin görüp de bakamazsın, bakıp da dokunamazsın.
gözlerinde şekillenir hayatın, kan rengi dudaklarında atar kalbin. aşk ya bu, sen onu seversin o başkasını. platonizm bir bina daha diker melankoli diyarına.
Gözleri bazen uzaklıklar değil göze alamadığımız yakınlıklar alır sözünün cuk oturduğu durumdur. Can yakar.
ikinci kişi olup bakmaktır. bir olduğun insanı başkasının gözünden görmek, her halini izlemek, "biz" olduğunun "o" halini görmek...

en iyi bildiğinin bilinmeyenleri görmeye çalışır gibi dikkatle incelemek, özlemek, özleme yol vermek...

her haliyle güzel değil mi ki ona bakmak? uzaktan yakından, yanından ırağından...

sevdiceği başka bir gözle daha sevmek, daha da sevmektir...

ayrıca çok iyimser, çok romantiğim! kedi canımı benim!
(bkz: yüzüne bakarken sana hasret kaldım)
bu hale gelebilmişse insan altından büyük bir hata yatmaktadır olayın.*
(bkz: kedi uzanamadığı ciğere pis dermiş)
(bkz: seni uzaktan sevmek aşkların en güzeli)
kedinin, ciğeri sulanması durumu ile aynıdır.
soğuk bir kış gecesinde sıcacık bir eve, ışığın yansıdığı pencereye bakmak gibidir. hele o evin içinde sevgili varsa aslında eve, pencereye değil sevgiliye bakmaktır bu.
her gün yapılan.
Bu er kişi en sonunda unut onu gitsin gönlüm diyerek bu zat-ı unutmaya çalışır. Unutulur mu? Bilinmez..