bugün

Gidiyorsun arkandan bakacak gücüm yok , arkandan nefes alacak gücüm yok. Sadece döneceğin günü beklicem. O zaman hayat yeniden başlıcak, çiçekler rengarenk açıcak, ağaçlar yeşerecek. Sen geleceksin hiç olmadığın kadar huzurlu, hiç olmadığın kadar mutlu bakacaksın gözlerime. Artık nefes almaya başlıcam. Bunun hayaliyle geleceğin günü bekleyeceğim. Ama gidiyorsun şimdi. Bir bilinmeze ne geleceğin gün belli bu yüzden sayılı gün çabuk geçer yalanına da inanamıyorum. Kendimi avutamıyorum. Gidiyorsun kalbim, gözlerim, nefesim hepsi tek tek terk ediyor beni. Hepsi seninle bir bilinmeyene gidiyor.
(bkz: şimdi sen gidiyorsun ya herkes sana benzeyecek)
Üşüyorsun ceketimi al günün en güzel saatleri bunlar.
Lavinia yanımda kal.
Sana gitme demeyeceğim
Ama gitme lavinia.
Adını gizleyeceğim,
Sen de bilme bilme lavinia.
(bkz: daha karpuz kesecektik) evet romantik değilim.

gitme sen gidince buralar kuzey olur,
gün gelir gün gelmez olur.
Gelin olmuş gidiyorsun
Bana veda ediyorsun
Sakın ağlama diyorsun
Ağlamamak elde değil

Şaçlarında sırma telin
Neden sustu tatlı dilin
Dün benimdin bugün elin
Ağlamamak elde değil

Duvagına teller takıp
Dertli pınar gibi akıp
Gül yüzüne bakıp bakıp
Ağlamamak elde değil

Saçlarında sırma telin
Neden sustu tatlı dilin
Dün benimdin bugün elin
Ağlamamak elde değil *
nereye gittiği önemlidir.

tuvalete gidiyorsa;
-umarım ellerini yıkayıp gelir.

bakkala gidiyorsa;
-umarım bira alır gelir.

eve gidiyorsa;
-umarım kırmızı don giyip gelir.

işe gidiyorsa;
-umarım mesaiye kalmadan gelir.

terkediyorsa;
-umarım sevişmek için gelir.

ölüme gidiyorsa;
-yazacak birşey yok...

"hayat ciddiye alınacak kadar değerli değildir" (efespilsencamelsoft)

!sevgiliye göre yazdım. bunun arkadaş, akraba, kanka modelleride var ama yazmak istemedim.
"iyi ol, sağ ol, uzak ol ama birdaha görme beni."
sadece iyi ol, gerisi umrumda bile değil.
eğer bir gün gidersen, lütfen gidişin sessiz olsun.
ben seni gitmedin bileyim, ve bir ömür boyu seni, sanki uzun bir yoldan dönecekmiş gibi bekleyeyim.

eğer çok kızılmışsa sen şimdi gidiyorsun ya, cehennemin dibine git! de denebilecek alternatifler arasındadır.
(bkz: siktir git)

en iyisi budur. tabii geleceği varsa da gelmez. sonra ağlamayın.
Bir Gün gelir de unuturmuş insan
En sevdiği hatıraları bile
Bari sen her gece yorgun sesiyle
Saat on ikiyi vurduğu zaman

Beni beni unutma
Beni beni unutma
Beni beni unutma
Çünkü ben her gece o saatlerde
Seni yaşar ve seni düşünürüm
Hayal içinde perişan yürürüm
Sen de karanlığın sustuğu yerde
Beni beni unutma
Beni beni unutma
Beni beni unutma

O saatlerde serpilir gülüşün
Bir avuç Su gibi içime, ey yar
Senin de başında o çılgın rüzgar
Deli esiverirse bir gün
Beni unutma
Ben ayağımda çarık, elimde asa
Senin için su yollara düşmüşüm
Senelerce sonra sana dönüşüm
Bir mahşer gününe de rastlasa
Beni unutma. . .
bu yeterlidir aslında. birgün yeni sevgilinizle otururken saat tam da 12 de bu şarkı çalıverir radyoda, gözleriniz dolar ve unutmadım dersiniz. evet yeterliymiş.
keşke sevmeseymiş.
"Git! git kendini çok sevdirmeden!!!"
aslında sana söylemek istediğim çok şey vardı. mesela bu kadar çok sevdirmeseydin kendini. neyin bedelini ödedik bilmiyorum. aslında sana da kızmıyorum, kızamıyorum.neyse boşver açım durulduğunda bir şarkı söylerim belki. belki o zaman anlarsın. bu ayrılık bu aşka hiç yakışmadı ve bu ayrılık bizde hiç iyi durmadı.
(bkz: go home yanky)
domuz gribi ol inşallah.
"durdum baktım arkandan
sen, giderken
bana bir hoşçakal bile demeden
giderken

insan neler duyar anladım
o zaman
can alıp başını bedenden
alıp başını giderken"
döneceksin diye söz ver - yüksek sadakat
hayata seninle düğümlendim ben asla yalnız çözülmek istemiyorum.
şimdi sen gidiyorsun ya beni kim sevecek??
(bkz: git güle güle gel güle güle çok bekletme bizi)*
gitmesen olmaz mı?
Ne kal derim nede git
Dökülse de içim için için
Diyemem
Kalana git gidene kal

Bak bakalım yüreğine
Kim kimden gitti
Kim kimde kaldı daha canlı
Anmaların geri dönüşü zikzak
Ayrışırken bizdeki ben sen

Gelişlerin bahar kokusu sarınca
Gece suskun gözler suskun
Nerelerde kaldım der gibi
Yalnızlığı takmak istercesine
Derinden derine dalarsın yıldızlara
Sessizliğin pimini çeker bombası
Benli anlara takılı saatin tik takı

Sarmala gözlerimi pusunun sızısı
Sıra sende
Yaşı içinde başını eğen bakış
Bilir alevin kızılı
Köz olsa da ateş
Çözüldükçe tenleşir
Dilde ağlayan unutamanın donmuş isyanı

Gönlümün yanık kokusu
Ele vermemek için seni
Düşsem de düşse de dilim
Yazılanların okunmadığı kelime mezarlığına
Yanmak için zaman zaman
Serilir dilimdeki kırmızı halıya
Rüzgar soluğunda saklım

Bak bakalım yüreğine
Kim kimden gitti
Kim kimde kaldı daha canlı
Anmaların geri dönüşü zikzak
Ayrışırken bizdeki ben sen

Zaman belleğinde kalsa da aşk
Bilir kılıcından damlayacak sızıyı
Ancak ve ancak
Bilse de bulut tek mekanını
Dönecek umuduyla düşer toprağa
Güneş bilmez siyahlar dolansa da
Bilir aydınlığın terk etmeyeceğini

Söyle sevgili
Kal diye sever mi gönül
Yar söyle
Gecenin sustuğu noktada
Vedası olmayan yol hangisi

Savrulma benzi soluk
Tilki uykusundan esen şimal
Kimdi kimin peşinde
Uykusuzluğun çakmak taşı
Aka aka hüzün yaşları
Yatağımın lekesi oldu
Düş gölgesindeki belki kırıntıları
Kıran kırana geceyi yaran
Yokuş yukarı gelip geçen hayal
Yarınım olmayacaksan
Bundan böyle ben
Ben aşkın tuzuyum

Zamana akan ömür nehrim
Erit erittikçe beden yağımı
Kursağımdan çıksa da canım
Bırak canımda cananı
Nalanlaşan ruhumla yazacak
Hiçliğin sınırları kadar sevdiğimi

Bak bakalım yüreğine
Kim kimden gitti
Kim kimde kaldı daha canlı
Ayrışmadan bizdeki ben sen
Söyle
Anmaların geri dönüş zikzağı.

(bkz: Nurten Tarım)
-gelirken sigara almayı unutma.
biliyorum gitme desem bile gideceksin. onun için *.
sen sevdiğin halde sevdiğine değmeyecek biriymiş meğersem diyorsan: su gibi git bir daha da gelme naşşş.