bugün

hos sese sahip, sevdik sevdalandik isimli parcasiyla ünlenen, en dinlenesi sarkisi gölge cicegi olan sarkici bayan..
sevdik sevdalandık ile gölge çiçeği adlı parçasından kelli bilinse bile, maalesef pop piyasasında tutunamamış, eurovision'a da katılmış olsa da, defterden silinmiş bağyan popçu.
tiyatroda hergün değişik bir erkekle öpüşerek müzikal yapmaya çalışan, ancak magazin habere konu olabilen şarkıcı. oysa sesi birçok sanatçıyım diye ortalarda gezinenlerden daha kalitelidir.
izel ve can uğurluer ile birikte 1991 yılı eurovision şarkı yarışması temsilcimiz.
15 dakkada bir kral tv de yeni klibi gösterilmektedir.ama nedense şarkıyı söylemeyi unutmuş sanırım. fısır fısır bişeyler geliyor sadece...
onca yıl geçtikten sonra aman diyorum gibi cins bir şarkıyla geri dönüş yapan şarkıcı. dediğiniz gibi altta bir gürültü var, üstte de biri fısır fısır bir şey diyor ama aşk olsun duyana, anlayana. hayır kadında ses de vardı, kumaş da vardı. ne yaptı anlamadım.
birisinin tüm cesaretini toplayıp,"sende ses yokhemde konuşacak kadar bile yok" demesi gereken insan.
aman diyorum adli gubik, koftiden kelli sarkisinin "zamane" gudumlu klibini gorup de, "hay dinlemez olaydim bea" seklinde tepkilerle dinledikten sonra, kendisi hakkindaki goruslerimi iyice barajin altina dusurmus sarkici (msi) birisiymis bu abla...

orta bilmemkaclara giderken az mi dinlerdik, hele hele yaz aylarinda sevdik sevdalandik dedigi zamanlar, bulunduguz sahil ortaminda dinleye dinleye kusturacak kivama gelirdi kendisini, o kadar sene ele avuca gelen bir parca yapmamis olsa da, kimi zaman ama sabah sekerleri modunda programlarda kimi zaman da alakasiz yerlerde gozumuze gozumuze sokardi kendisini, nitekim yine de hanim hanim goruntusunten fire vermeyen, etli sutluye karismayan, ileri geri konusmayan formundaki goruntusu ile pek bir takdirlere mazhar da olmustu kendisi bunyemce...

bu sallapati sarkisini gorunce de tren cikti yalniz raylardan anacim dedim sanki, ne yaptin be teyze sen diyesim geldi, gelmissin teyzem yasina, ayakkabi boyacisina verirsin ya ayakkabilari, sonuna dogru cila surer, suratinizi dayasaniz karsinidan goreceginiz ayna kivamina getirir ayakkabinizi; iste reyhan abla da boyle olmus dedim; parlatmislar, cilalamislar, guya bir de zamanin sound (!) unu yakalamislar, reyhan abla miz 20 sene genclesmis, yuru be kim tutar seni diyorum...
an itibari ile türüt show'da olan şarkıcı.

gölge çiçeği'nde ne güzeldi sesi ah işte nerden nereye. yine de severim.
'Elektronik müziği 1997 yılında ilk ben albümümde yapmıştım' savında bulunan boguk sesli sarkıcımızdır
ABD'nin New Jersey eyaletinde Türkler'in yoğun olarak yaşadığı Paterson kentinin temsili anahtarının hediye edildiği şarkıcıdır.
sahi bir reyhan karaca vardı. ne oldu ona?
abd'de türklerin yoğun olarak yaşadığı bir şehirde katıldığı festivalde "türkiye'nin jennifer lopez'i" olarak adlandırılmış kadın.

(bkz: oha)
babasını kanserden kaybeden şimdi de kardeşi kanserle savaşan şarkıcı. *
hastalıklı köpek hapşuruğunu bilirsiniz.
sesi onu anımsatıyor insana.
Keşke şu söyledikleri doğru olsaydı dediğim bayan sanatçı.
yıllardır ortalarda görünmeyip son zamanlarda babasının ve kardeşinin hastalığını kullanarak reklam yaptığını düşündüğüm şarkıcı.
uzaylıların pipilerini kontrol eden kişi. nasıl bir teftiş ruhudur la bu?
--spoiler--
sabaha karşı 04.30 civarıydı. bir adam geldi, uzun boylu siyahlar giyinmişti. yatak odama geldi. kel, burnu büyükçeydi. aldı beni pencerenin önüne getirdi. uzay gemisini gördüm. birden beni ışınladı. ama o ışınlama değilmiş onlar benim odamı uzay gemisi haline getiriyorlarmış. 5-6 tane aynı görünüşte uzaylı vardı. düşünce yoluyla haberleştik.
--spoiler--

reyhan karaca: morpheus ile gorustum, haberler iyi.
(bkz: allah belanı versin sertaç)
kanserin ilacını uzaylılardan alan insan. fakat hazırlıksız yakalanmamız büyük kayıp.
mustafa topaloğlu ile komşuymuş.
beyin bölümünde krank mili kıran sanatçılarımızdan. acilen rot ve balans ayarına girip yeni modifiye şekli ile fazla saçmalamadan saglıklı hayatına dönmesini diler ve ailesindeki hastalıklar için acil şifalar dileriz.
uzaylıların bile dayanamayıp tekrar geri yolladıkları çekilmez kişilik. (bkz: reyhan karaca nın uzaylılar tarafından kaçırılması)
magic mushroom yada lcd yi fazla kacırıp ne gordugunden emın olmayan ,kullandıgı maddenın etkısıyle gordugunu sandıgı seylere yurekten ınanarak rezıl olma pahasına cıkıp televızyonda bunları anlatan sarkıcı musveddesidir..yada mustafa topaloğlu gıbı "reklamın ıyısı kotusu olmaz" deyıp kendını uzay kafasına sokmustur...yakınlarda albumu cıkarsa ozaman daha net anlasılır hadıse...