prince of persia the sands of time

oyundan uyarlanan başarılı bir film.
filmin akışı gerekse karakterleri, ambiyansıyla sizi kendine çeken bir yapıt olmuş.
verdiginiz parayı fazlasıyla hakediyor.
film sonrasında Perslerin tarihe kattıklarını tekrar hafızaya almak isteyebilirsiniz.

usta aktörlerin de eşlik ettiği, kadim zamanlarda geçen fantastik öğeler taşıyan keyifli bir macera filmi.

sonu güzel biten film. ama bu kötü bir şey. princ of persia oyunları kötü bitmesiyle ünlüdür. oyuna sadık kalınsa daha iyi olurmuş.

gittim izledim, eğlence filmi, filmin size vereceği hiç bir şey yok vakit geçirmek için izlenen film tarzında. yalnız nedense kendi kendime 'oğlum sen bu filmi izledin lan daha önce' dedim, film boyunca. hafızamı biraz yokladıktan sonra 'buldum lan' dedim. 'oğlum bu film kara murat, malkoçoğlu filminin aynısı lan' dedim, sadece bunda daha çok efekt vardı ve bir hollywood filmiydi. başka hiç bir özelliği yoktu. filmden sonra cüneyt arkın bir dahi olduğunu düşünüp 'ulan adamın 20-25 yıl önce yaptıkları filmi modernleştirip önümüze koymuşlar' diyerek sinemadan ayrıldım.

filmde prenses rolünü oynayan ağız sularımızın uğruna aktığı (bkz: emma arterton) aynı zamanda (bkz: clash of the titans) da da oynamıştır. 2 filmi de izleyip farketmemiş olanların olanı azımsanamayacak kadar azdır.

edit : arterton' muş lan

(bkz: prince of pennsylvania the execution of pedophiles)

yıllarca oyununu oynadım kötü çıkarsada yılların actionu boşa gitmesini istemediğim oyunun filmi.

--la paz spoiler--
matrix'in iran'a yayılmış hali. ha$a$iler çok psikopattı yalnız, onu demeden geçemeyecegim...

neymiş şu zamanın kumları? böyle geçmişe gidiveriyon, kaderi değiştirebiliyosun,zaten o hançeri kullandığında insanın sağ omuzunu bir sarı ışık kümesi kaplıyo, farsça yazılar falan. trailer'ına güvenip fazla bir beklenti içine girmeyin.

böykk. tırt, tu kaka...günü kurtaramaz...gidin scream izleyin, daha iyi valla.

dastan'ın havadaki uçuşları, bana cüneyt arkın'ı andırmadı değil...

iran'a giden matrix çekiyor anasını satayım...
--la paz spoiler--

insana izlerken Jackie Chan filmlerini anımsatan bir filmdir.

sadece pop hayranlarının değil, herkesin izlemesi gereken film.
(bkz: kelime esprisi)
--spoiler--
öncelikle ben bizzat kendim, şahsen yılan fobisi olan bi' insanım ve amısına koyduğumun yapımcıları her yere yılan koymuşlar. ev arkadaşıma önceden filmi hızlı bi' şekilde tarattırdım ona rağmen 2-3 yerde zbam diye karşıma çıktılar, elim ayağım titredi amısına sikiyim. nasıl uyuycam bu gece bilmiyorum.

neyse filme dönecek olursak, sahneler çok iyi. uçuyor, kaçıyor; ama hiç jackie chan filmi izliyor havası yaratmıyor dastan. efektler çok hoş. şu an açıp tekrar izleyebilirim, o derece. bittiğinde de insanın damağında bi' yerlere hoplayıp, zıplama, efenim ne söylüyüm birilerini bıçaklama arzusu bırakıyor.

sözlükçüyüz ya hemen eleştirelim o zaman, tek kötü yönde eleştirim filmin sonunda esas oğlanımız ve esas kızımızın bi' anda birbirlerine aşık olmaları. tamam anladık dastan zaten hatuna yanık; ama hatunceğizimizin bi' şeyden haberi yok. hani "böyle oldu, şöyle oldu beyaz gülüm. senin hançerini böyle koruduk, sen beni şöyle kurtardın mor sümbülüm" diyerekten anlatsaydı olanları dastan, hatuna.

neyse yine de güzel film koşarak izleyin.
--spoiler--
yılan fobiniz varsa bana mesaj atın, yılanlı sahnelerin dakikalarını söyleyeyim. öptüm şekerim.

filmi izledikten sonra buraya gelip "mütiş olmuş, söyleyecek söz yok, ikincisini bekliyoruz" demeyi hayal ediyordum. dayanamadım, kafam attı dersi mersi bırakıp gittim. açeydi biri gollarını, getme deyeyydii...

bu filmi çekenler, benim kadar dahi prince of persia dan anlıyorsa, ben o hançeri böğrüme saplarım filmi olmuş. oyunu oynayanlar için üzücüdür, ben üzüldüm. hikayenin saf ve masum duygularıyla oynanmış.
--spoiler--
bi' kere jake gyllenhaal! bu adamın orda ne işi var? hadi onu onu oraya koydunuz aktör diye, niye ona "dastan" diye destiny den bozma bi isim verdiniz? prensin ismi yok lan oyunda! unknown pirinçti o!

geçtim onu, hadi hepsi böyle ingilizce neyim konuşuyorlar, fi tarihinde pörjia dolaylarında; neden ingiliz aksanı abura koyim? bi jake amerikalı zaar... para mı yoktu? -ki bence var. kaç km.lik kameralarla çektiniz lan ! über ötesi sahneler vardı- he, övmeye başlamışken; kostümler eh işte, hızlı sahneler güzel...özellikle haşhaşilerin başındaki adam karizma. hatta paçalardan süzmüş böyle...duvara tırmanmalar, bi aktaksiyonlar falan, onlar tamam da
ama farah ın yerine neden bu tamina mıdır nedir, o geldi heç anlamadım! hem ok neyim kullanan bi' hatun olsa fena mı olurdu?
hikayenin içine ettiniz; bari devamını çekeriz lan belki, deyip de prensin ortalığı ateşe verdiği sahneyi, adet olduğu üzere sırtı dönük bi şekilde giderken niye köre gösterir gibi iki kılıç birden koydunuz? warrior withini çekmeye kalkarsanız n'etçeniz?

ayriyetten; bu benim kendi şahsi, münferit tespitimdir. şu, "alamut kalesin'de silah var onları almaya geldik" yalanıyla kaleye fethetmeye çalışma olayı, ırak'ın işgaliyle ne kadar benziyor değil mi ama...avatar kapitalizme ayar verir de, pop neden neden bush'a posta koymasındı? yorumum bu kadar. kesinlikle oyunun hikayesi çok daha mistik. *
-- spoiler`--

yeter artık şu yakın plan modası dediğim film. iyi güzel film ama sıradan. öyle eğlencelik olsun diye çekmişler sanki, vakit geçirmek için gidilebilir. ama arkadaş öyle sahneler varki ne olduğunu anlamıyorsun. o adam oraya nasıl gitti, nereden çıktı, nereden nereye atladı. atraksiyon yapacağız diye öyle hızlı geçmişler ki kopuk kopuk gidiyor film. az geniş açı verin aua goyin bir şey anlamıyoruz. kanal d filmi olmuş.

genelde bilgisayar oyunlarından sinemaya uyarlanan filmler için (-ki romanlardan uyarlanan filmler için de geçerlidir.) hep bir dezavantaj vardır. 5 oyunu da defalarca oynamış bir fanı olarak filmi bu gözle de inceledim. kesinlikle film çok güzel olmuş diyebilirim. oyunu hiç oynamamış olan biri için de oyunun müdavimleri için de kesinlikle tatmin edici. Bir solukta izlenecek bir film.

filmdeki hatun taş ötesiydi. öyle süperdi ki yanımda bir kız olsa ve bana sulansa bile gözlerimi filmden ayırmazdım.

giriş müziğine hasta olduğum film. nasıl tanımlayacağımı bilemedim, ama şöyle bir denemem var; mistik-kaotik-oryantal kıvamında bence. evet. filmi ard arda izleyince farkediyor insan o güzelliği. dinleyin lan. valla bak, şahane müzik.

aşmış filmdir.
hele ki kullanılan müzikler daha da aşmıştır.

müzikleri ve atmosferiyle bağımlılık yaptıran muhteşem oyun. filmi için ise vasatın üstü denilebilir.

ortalama filmdir kimin hain olacağı bir bakışta belli olmaktadır.
aksiyon sahneleri ise çok hızlı çekildiği için mundar olmuştur.
misal yılanların saldırdığı yerde bizim destan yılanların birinin ağzına meşale sokmuştur. evet efedim, birçok kişi bu sahneyi görememiştir.daha nicelerini kaçırdık kim bilir.

sonucunda 7/10 u almıştır benden.

bazı sahneleri cüneyt arkın ı andırmıyor değil. ama konu olarak baktığımız zaman ve genel kalite olarak baktığımız oldukça keyif veren bir film olmuş. bana biraz uzun geldi film bi ara sıkılmaya başladım neyse ki o arada film bitti.*

mükemmel ve izlenesi film. 8/10 alır.

acaba oyunlarını oynamasaydım filmini daha mı çok severdim diye sormaktan alamıyorum kendimi.

temposu hiç düşmeyen, efektleriyle seyirciyi bağlayan, sonu da güzel olan film. izlenir.

bir adamla, bir hatunun (hatunda hatun ama) dünyayı kurtardıkları, her sahnesi rahatlıkla tahmin edilebilen, bu nedenle ağızdan hiç hasiktir! lafı çıkartmayan, bol aksiyonlu eğlencelik film.

etkisinden uzun sürek kurtulamayan sinema filmi.

2011 altın küre ödüllerinde en iyi film müzikal ve komedi dalında ödül kazanması muhtemel başarılı bir film.