bugün

yıllar boyunca oynanılan, bagımlılık yaratan tasolardır. üzerlerinde toprak, su, ateş hava gibisinden şeyler yazmaktaydı.
bir zamanların çocukları için para birimi gibi birşey.
veletlerin sabahtan akşama kadar kaldırım köşelerinde birbirlerini zikmeleri, pardon kökmelerine neden olan tasodur.
kendini pikaçu zannedip 100. kattan aşağıya atlayan ferhat sayesinde üretici firma taso üretimini durdurmuş ve evlatlarımız bu illetten kurtulmuştur.
teşekkürler ferhat.
asla tiny toons* tasolarının yerini tutamayacak tasolardır.
(bkz: 90 larda çocuk olmak)
ufak çocukları kavga ettirmek için kullanılan yuvarlak gereç. ne günlerdi be...

görsel
görsel

bir de sevimli kahramanlar tasoları vardır ki, onlar ilktir, hiç birşey onun yerini tutmazdır...
biriktirmek için marketlerde cipsleri açıp içindeki tasoyu çaldırtcak derecede pisikopatlaştıran şey.
takas sisteminin en iyi uygulandığı oyun aracı. bir pikachu 2 tane balbasaur eder, bir mewto 3 tane pikachu eder. bir ash 30 tane normal pokemon tasosu eder. candır, kandır pokemon tasosu. hele bir de aynı cipsten 2 tane çıkarsa tadından yenmez.
işte benim çocukluğum ... yağlı ve cips kokan yuvarlak resimli plastikler...
başlığı görünce duygulandım lan yazmak istedim. bütün harçlığımı yerdi zamanında keratalar. o zamanda zekiydim evet. yok o tasoya 3 tane bilem kim tasosu veririm muhabbetleri vardı. hemen kabul ederdim taso stratejimi en iyi değil en fazlaya endekslemiştim. hay aq ne günlerdi.
çocukluk aşkı.
küçükken yoktu elimizde i-phone
kalem defter gibiydi pokemon
misty e kayma hayalleri yoktu hiç aklımızda
sorarım sana; allah mısın pokemon ? *
ondan sonra digimon da çıkarmışlardı.*
cipslerdeki pokemon tasosunu çıkarıp cipsi çöpe atardık.*Arkadaşlarla oynayıp kaybedince de ağladığımı hatırlarım
çok acayip sevilen şeylerdi.*
asıl konu ise:
olum geçen okul bahçesinde konuşuyorduk aklımıza geldi çok pis takmış durumdayım satın alıcam.
apartman girişlerinde arkadaşlarımızla oynardık. bazıları bunun bağımlısıydı. poşetle falan taşırdı tasolarını bu tipler.

(bkz: eski günler)
kumara ilk adımım.
bir ash tasomun olduğu tasolardır fakat nerde diye arar sorarım.*
nası bi illetti bu arkadaş, bi keresinde cipsin içinden iki taso birden çıktı diye bütün gece mal gibi gülümsedim. üzerinde ash ketchum olanını bulsam bünye kaldırırmıydı bilmem.
çocukluğumu yiyip bitiren tasolar. sonradan herkesin tasolarını ütüp* mahalledeki en kodaman tasocu olduğumda işi ticarete vurup bir de ordan dönmüştüm köşeyi.*
oynadığım tek kumar düştüğüm çocukluk batağı çocukların ahını alma sebebim...cüzdanımın köşesinde durur hala bir tane.
çocuğun günleri verip alnının teriyle sokaktaki çocuklardan kazandığı,

yeri gelip bakkalın azarlaması pahasına, gizli gizli içinde taso olan paketi almak için cipsleri yokladığı

sonunda bir poşet dolusu biriktirip sakladığı, ama ev ebeveyninin taşınırken fazlalık diye hepsini atmasıyla son bulduğu tasodur.

(bkz: ağlıyorum kahrımdan)
taso dünyası ayrı bir durumdu. gizli bir kumar dönüyordu resmen. çocukluğumuzun vazgeçilmezi pokemon tasoları için nice mahalle kavgaları çıkmıştır.
hala 200 kadarını atmaya kıyamadığım, çocukluğumun en büyük eğlencesi pokemon çizgi filminin tasoları.ilk 3 serisi güzeldi, daha sonraları yeni jenerasyon pokemonlar çıkınca bozdu, tadı kaçtı...
tv taso versiyonu tam bir hayal kırıklığı. Hiç oynanmazdı lan dokunur dokunmaz bükülür kırılırdı.
şu anda satan birini bulsam parayı basıp alacağım çocukluk şeysi. esasında bizim çocukluğumuzda pokemondan değil looney tunes karakterlerinin * dünyanın meşhur yapılarının * önünde resmedildiği pasolar vardı. yine çıksa, yine alsak dedirtir.