bugün

devlet kitabında bahsettiği mevzudur.

sırtları mağaranın kapısına dönük, yüzleri duvara bakmakta bir grup insan var. elleri ve ayakları zincirli ve duvardan başka birşey görmüyorlar.

kapıdan ışık vuruyor ve dışarda olan şeyler gölge olarak duvara yansıyor. bu yansımalar, o kisiler icin gerçekten ibaret. tek bildikleri gercekbu gölgeler.

sonra birisi zincirlerinden kurtulup asıl gerçeği görüyor. bir yandan da gerçekle yuzlesmekten korkuyor. gelip diğerlerini inandırmaya çalışıyor.bu insanın psikolojisini hayal edebilir misiniz?

bu konu aslında cim keri nin the truman show filminde işlendi.

hakkında ciltlerce kitap yazılabilecek bir metafordur.
Epistemoloji içinde yer alan bir görüşü açıklamak için ortaya atılan metafordur.
ilk karşılaşılması durumunda kimine saçma gelmekle birlikte pek çoğunda hayranlık uyandırır.
Bahsi geçen eseri okumanız -Devlet- şiddetle tavsiye edilir.
toplumumuz şuan mağaradaki gölgelerle mutlu mesut yaşıyor. umarım zincirlerini kırıp ''gerçek''le karşılaştıkları zaman, bende orada olmayı çok isterim.
modern dünyada zincirler daha sıkı sanmıyorum ki kırmak nasip olsun insanoğlu için.