bugün
- anın görüntüsü9
- hadise'nin külotla marş söylemesi30
- bu gece intihar edeceğim47
- şarap içip entry girmek8
- sözlük abazanları kız bulduğu zaman olacaklar11
- hangi süper güce sahip olmak isterdiniz16
- icardi190511
- utanmadan fenerbahçe kollanıyor diyebilmek8
- galatasaray30
- ali koç12
- kocaeli de ders basan veli9
- allah neye benzer14
- ilkokuldaki sevgilinizle yaptığınız çılgınlıklar11
- okan buruk'un rakiplerine küfür etmesi22
- fenerbahçe30
- albay kemal11
- fenerbahçe taraftarı13
- fenerbahçe 38 de 38 yapsa olacaklar10
- bütün pitbullar uyutulmalı17
- son 22 yılın özeti12
- akp döneminde kürtlerin asimile olması9
- sinovac mı biontech mı12
- sözlük yazarlarına acı ama gerçek bir şey söyle9
- akp'nin galatasaray'ı destekleme nedeni8
- kulaklığını paylaşan erkek cuckold mudur8
- keyiflenmek için ne yapıyorsun9
- fettullah gülen'in ölmesi16
- kılıçdaroğlu'nun yeniden aday olacağım demesi19
- ateist ve deistler bunu açıklasın12
- karısının onlyfans açmasına izin veren erkek11
- düğün yapmak akıl dışıdır11
- allah intikam sahibidir15
- fenerbahçe amblemindeki ot11
- kur an çevirisi yapmanın haram olması34
- mauro icardi23
- ülkemde başı açık tavuk is te mi yo rum8
- fransız kızın üzerine işeyen göçmen15
- dilan dere ile evlenmek11
- müslümanların anadili arapçadır13
- sevgiliyle uyumak13
- kadın vücudunun olağanüstü bir tasarım olması8
- emre belözoğlu15
- sözlüğün en iyi yazarı olmak11
- mert hakan yandaş16
- abberrline9
- 2023 2024 sezonu süper lig şampiyonu galatasaray17
- israil'in refahta sivil çadırlarını vurmasi27
- fenerbahçe'nin gs'nin balonunu patlatmış olması20
- astrolog meral güven20
- galatasaray ın verilmeyen penaltısı9
Osmanlı tarihinin en büyük amirallerinden ve vezirlik rütbesini alan ilk denizci
ahmet haşim'in ikinci ve son şiir kitabına verdiği ad.
(bkz: piyale paşa)
Sıra hep son kadehe geliyordu
Dudakların başkalarının masasında lâle
Ben boynumdaki ipe bir düğüm daha atıyordum
Peşinden başka gidecek yer yoktu
Seni artık hiç sevmediğim halde
Senin o eskisi olmamana imkân yoktu
Ama inadından yapıyordun bunu Cemile
inattandı hep o içip içip gitmeler
Bense boşalttığın kadehleri satın alıyordum
Enayilik ettiğimi bile bile
Hele o çıkışın yok mu kapıdan
O Allahın belâsı herifle
Başkasının olmayı bir türlü beceremiyordun
Millet arkandan gülüyordu
Düştüğün hale…
cemal sureya
Dudakların başkalarının masasında lâle
Ben boynumdaki ipe bir düğüm daha atıyordum
Peşinden başka gidecek yer yoktu
Seni artık hiç sevmediğim halde
Senin o eskisi olmamana imkân yoktu
Ama inadından yapıyordun bunu Cemile
inattandı hep o içip içip gitmeler
Bense boşalttığın kadehleri satın alıyordum
Enayilik ettiğimi bile bile
Hele o çıkışın yok mu kapıdan
O Allahın belâsı herifle
Başkasının olmayı bir türlü beceremiyordun
Millet arkandan gülüyordu
Düştüğün hale…
cemal sureya
ahmet haşim'in 2. kitabıdır. piyale ifadesi mukaddime bölümünde geçmektedir.
zannetme ki güldür, ne de lale,
ateş doludur, tutma yanarsın
karşında şu gülgun piyale!
içmişti fuzuli bu alevden,
düşmüştü bu iksir ile mecnun
şi'rin sana anlattığı hale...
yanmakta bu sagardan içenler,
doldurmuş onunçün şeb i aşkı
baştan başa efgan ile nale.
ateş doludur, tutma yanarsın
karşında şu gülgun piyale!
zannetme ki güldür, ne de lale,
ateş doludur, tutma yanarsın
karşında şu gülgun piyale!
içmişti fuzuli bu alevden,
düşmüştü bu iksir ile mecnun
şi'rin sana anlattığı hale...
yanmakta bu sagardan içenler,
doldurmuş onunçün şeb i aşkı
baştan başa efgan ile nale.
ateş doludur, tutma yanarsın
karşında şu gülgun piyale!
kürtçe'de bardak.
ahmet haşim'in olgunluk dönemidir.
makarna üreticisi bir firmanın adıdır.
sosyopsikolojik tantuni : makarna üretmenin yanı sıra, vakti zamanında toplumsal duyarlılık adına çok önemli bir misyonu da üstlenmiş ve fakat başarılı olamayınca tekrardan düdüklü makarnaya odaklanmıştır.
bu milleti türk - kürt, alevi - sunni, sağcı - solcu, cimbomlu - fenerli * olarak bölmek isteyen şer odaklarına karşı, halkımızı tek bir çatı altında toplanmaya çağırmıştır.
maalesef tarihi bir fırsatı kaçırdık; hepimiz piyaleci olabilirdik.
--spoiler--
biz piyaleciyiz, onlar piyaleciler, siz piyaleci misiniz ? piyaleee...
--spoiler--
sosyopsikolojik tantuni : makarna üretmenin yanı sıra, vakti zamanında toplumsal duyarlılık adına çok önemli bir misyonu da üstlenmiş ve fakat başarılı olamayınca tekrardan düdüklü makarnaya odaklanmıştır.
bu milleti türk - kürt, alevi - sunni, sağcı - solcu, cimbomlu - fenerli * olarak bölmek isteyen şer odaklarına karşı, halkımızı tek bir çatı altında toplanmaya çağırmıştır.
maalesef tarihi bir fırsatı kaçırdık; hepimiz piyaleci olabilirdik.
--spoiler--
biz piyaleciyiz, onlar piyaleciler, siz piyaleci misiniz ? piyaleee...
--spoiler--
vurucu bir cemal süreya şiiridir.
piyale; ilk ve son şiirler başlığıyla; yky'nın eleştirel basımını yaptığı ahmet haşim eseri.
--spoiler--
şiir yüklü çocukluk ''hatıra''larını; su, çöl, akşam, gurup, ay, yıldızlar ve özellikle anne ''hayal''lerini; yolları, karanlığı, ulaşılmazlığı ve dinginliği ile uzak ''yerler''i hayali, sisli, bulanık ve bir o kadar da sahici olarak kurguluyor ahmet haşim.
--spoiler--
bu eser fonda sabaha kadar yaşanacak şiirlerle gönlünüze usul usul akacak bir kitap...
http://www.youtube.com/watch?v=hMxt2gHtp1k&feature=share
sonbahar
bir taraf bahçe, bir taraf dere,
gel uzan sevgilim benimle yere.
suyu yakuta döndüren bu hazan
bizi garkeyliyor düşüncelere...
yarı yol
nasıl istersen öyle dinle, bakın:
dalların zirvesindeyiz ancak,
yarı yoldan ziyade yerden uzak,
yarı yoldan ziyade maha* yakın.
orman
su değil, mevsimin havası akan,
duyduğun; yaprağın, dalın sesidir.
suda yıldızların parıltısıdır
bu karanlıkta bazı bazı çakan.
parıltı
ateş gibi bir nehr akıyordu
ruhumla o ruhun arasından.
bahsetti derinden ona halim
aşkın bu umulmaz yarasından.
vurdukça bu nehrin ona aksi
kaçtım o bakıştan, o dudaktan,
baktım ona sessizce uzaktan
vurdukça bu aşkın ona aksi...
şafakta
-dönsek mi bu aşkın şafağından?
gitsek mi ekalim-i leyale**?
bizden daha evvel erişenler,
ağlar bugün evvelki hayale...
-dönmek mi? ne mümkün geri dönmek,
düştüyse gönüller bu melale**?
bir eldir ufuklardan uzanmış
zulmet* bizi çekmekte visale*...
karanfil
yarin dudağından getirilmiş
bir katre alevdir bu karanfil,
ruhum acısından bunu bildi.
düştükçe vurulmuş gibi, yer yer,
kızgın kokusundan kelebekler,
gönlüm ona pervane kesildi.
bülbül
bir gamlı hazanın seherinde
ısrara ne hacet yine bülbül?
bil, kalbimizin bahçelerinde
can verdi senin söylediğin gül!
savrulmada gül şimdi havada
gün doğmadan bir başka ziyada*
karanlık
aşkın bu karanlık gecesinde
bülbül yine vahşi müterennim**,
mecnun'unu terk etti mi leyla?
vahşi sesi, firkat* sesi sandım.
aşkın bu karanlık gecesinde
hicranımı duydum, seni andım,
firkat-zede* bülbül gibi yandım.
bir yaz gecesi hatırası
işveyle, fısıltıyla, gülüşle
olmuş şeb-i sevda* yine bi-hab*,
oklar gibi saplanmada kalbe
düştükçe semadan yere mehtab...
buseyle kilitlenmiş ağızlar,
gözler neler eyler, neler işrab*,
uçmakta bu ateşli havada
vuslat demi bir kuş gibi bitab...
--spoiler--
şiir yüklü çocukluk ''hatıra''larını; su, çöl, akşam, gurup, ay, yıldızlar ve özellikle anne ''hayal''lerini; yolları, karanlığı, ulaşılmazlığı ve dinginliği ile uzak ''yerler''i hayali, sisli, bulanık ve bir o kadar da sahici olarak kurguluyor ahmet haşim.
--spoiler--
bu eser fonda sabaha kadar yaşanacak şiirlerle gönlünüze usul usul akacak bir kitap...
http://www.youtube.com/watch?v=hMxt2gHtp1k&feature=share
sonbahar
bir taraf bahçe, bir taraf dere,
gel uzan sevgilim benimle yere.
suyu yakuta döndüren bu hazan
bizi garkeyliyor düşüncelere...
yarı yol
nasıl istersen öyle dinle, bakın:
dalların zirvesindeyiz ancak,
yarı yoldan ziyade yerden uzak,
yarı yoldan ziyade maha* yakın.
orman
su değil, mevsimin havası akan,
duyduğun; yaprağın, dalın sesidir.
suda yıldızların parıltısıdır
bu karanlıkta bazı bazı çakan.
parıltı
ateş gibi bir nehr akıyordu
ruhumla o ruhun arasından.
bahsetti derinden ona halim
aşkın bu umulmaz yarasından.
vurdukça bu nehrin ona aksi
kaçtım o bakıştan, o dudaktan,
baktım ona sessizce uzaktan
vurdukça bu aşkın ona aksi...
şafakta
-dönsek mi bu aşkın şafağından?
gitsek mi ekalim-i leyale**?
bizden daha evvel erişenler,
ağlar bugün evvelki hayale...
-dönmek mi? ne mümkün geri dönmek,
düştüyse gönüller bu melale**?
bir eldir ufuklardan uzanmış
zulmet* bizi çekmekte visale*...
karanfil
yarin dudağından getirilmiş
bir katre alevdir bu karanfil,
ruhum acısından bunu bildi.
düştükçe vurulmuş gibi, yer yer,
kızgın kokusundan kelebekler,
gönlüm ona pervane kesildi.
bülbül
bir gamlı hazanın seherinde
ısrara ne hacet yine bülbül?
bil, kalbimizin bahçelerinde
can verdi senin söylediğin gül!
savrulmada gül şimdi havada
gün doğmadan bir başka ziyada*
karanlık
aşkın bu karanlık gecesinde
bülbül yine vahşi müterennim**,
mecnun'unu terk etti mi leyla?
vahşi sesi, firkat* sesi sandım.
aşkın bu karanlık gecesinde
hicranımı duydum, seni andım,
firkat-zede* bülbül gibi yandım.
bir yaz gecesi hatırası
işveyle, fısıltıyla, gülüşle
olmuş şeb-i sevda* yine bi-hab*,
oklar gibi saplanmada kalbe
düştükçe semadan yere mehtab...
buseyle kilitlenmiş ağızlar,
gözler neler eyler, neler işrab*,
uçmakta bu ateşli havada
vuslat demi bir kuş gibi bitab...
cemal süreya'ya ait şiirdir.
Sıra hep son kadehe geliyordu
Dudakların başkalarının masasında lâle
Ben boynumdaki ipe bir düğüm daha atıyordum
Peşinden başka gidecek yer yoktu
Seni artık hiç sevmediğim halde
Senin o eskisi olmamana imkân yoktu
Ama inadından yapıyordun bunu Cemile
inattandı hep o içip içip gitmeler
Bense boşalttığın kadehleri satın alıyordum
Enayilik ettiğimi bile bile
Hele o çıkışın yok mu kapıdan
O Allahın belâsı herifle
Başkasının olmayı bir türlü beceremiyordun
Millet arkandan gülüyordu
Düştüğün hale...
Sıra hep son kadehe geliyordu
Dudakların başkalarının masasında lâle
Ben boynumdaki ipe bir düğüm daha atıyordum
Peşinden başka gidecek yer yoktu
Seni artık hiç sevmediğim halde
Senin o eskisi olmamana imkân yoktu
Ama inadından yapıyordun bunu Cemile
inattandı hep o içip içip gitmeler
Bense boşalttığın kadehleri satın alıyordum
Enayilik ettiğimi bile bile
Hele o çıkışın yok mu kapıdan
O Allahın belâsı herifle
Başkasının olmayı bir türlü beceremiyordun
Millet arkandan gülüyordu
Düştüğün hale...
izmir bayraklı'da büyükçe bir fabrikası vardı eskiden. sonra uzun yıllar boş kalıp çürümeye terk edildi. geçen yıllarda ise tamamen yıkıldı.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar