bugün

dayatma'nin modern zamandaki ismi.
latince, oluşmayan sınır anlamındaki modus dan gelir. belirli bir toplumda ortak zevkler, geçici yaşama ve hissetme biçimleridir. en kısa anlamıyla moda; toplum hayatına girmiş geçici yenilikler ve zevklerdir.
istanbul'un en güzel semtlerinden biridir. haa tabii bir de (bkz: adalardan modalara)
Modus : Maß (Alm.) measure (ing.) demektir. yani ölcü ya da yöntem. fakat yayginligi olan, kütlesellesmis olan. Moda iste anlasilasaci gibi genele ait olan method, sekil ve ölcüdür.
ayni zamanda modus : limit /manner anlamina da gelir yani sinir ve tavir. Ama herhalükarda bugüne ayittir, aktüeldir. O nedenle "modayi belirlemek" tabiri kitlenin tavir ve ölcülerinde ancak genele yayginlasan bir girdiniz varsa dogrudur. "bugünün modasini belirlemek" tabiri ise yanlistir cünkü zaten moda, bugün varolandir.
birine benzemek, onunla aynı tarzda giyinmek cinsinden taklitçilik...
(bkz: rıza paşa sokak)
(bkz: moda deniz kulübü)
(bkz: moda caddesi)
(bkz: baris manco moda 81300 istanbul)
mükemmel ve keşfedilememiş bir sahili olan gittiğiniz zaman tüm yorgunluğunuzu alan güzel yer.
"moda burnunda durmuşuz
nilgünsüz marmaraya dalmışız
ayşe gitmiş başka adama
gene cep kanyağına kalmışız" *
küçükken moda hakkında bildiğim tek şey;

barış manço moda 81300 istanbul
(bkz: moda cup)
(bkz: kemal in yeri)
(bkz: ali usta)
(bkz: sahil)
(bkz: moda iskelesi)

önce moda cup'a uğranır. sandviç ve minik pastalardan ya da waffle alınır. sonra kemal'in yeri'ne geçilir. şansınız varsa denize bakan kenardaki masalardan birine oturulur ve bir çay söylenir. alınan sandviçler ve pastalar yenir, gazeteler okunur, sevgiliyle sarmaş dolaş olunur, ya da arkadaşla dedikodu yapılır. sonra hiiç üşenmeden moda cup'ın oraya dönülür ki ali usta'dan dondurma alınabilsin. dondurma alınır ve direkt sahile gidilir. sahilde yürüye yürüye dondurma yenilir. yorulunca biraz kayalıklarda veya çimenlerde oturulur. sonra da isterseniz moda iskelesi'nde bir çay keyfi ya da bira keyfi daha yapabilirsiniz. emin olun eve giderken süper bir gündü dersiniz. huzurlu bir yerdir moda, günübirlik tatildir.
(bkz: sürü psikolojisi)
(bkz: barış manço)
(bkz: şükran taksi) *
insanın ağzına sıçanı sevmesidir.sevme lan!
(bkz: moda teras)
''moda bizim için sadece bir semt adıdır''.
(bkz: tekerrür)
herkesin giydiğini giymek, herkesin taktığın takmak. herkesin giydiği moda oluyor yani. siz giyerek onu moda yapmıyorsunuz.
moda o kadar çirkin bir şeydir ki, altı ayda bir değiştirmek zorunda kalırlar.
lisede arkadaşlarla toplaşıp gittiğimiz, kendimi tam anlamıyla özgür hissettiğim deniz kenarından ve çimenlerin üzerinden oluşan oturup içilesi, sızılası kara parçası.
şimdilerde tek bir arkadaşımı yanıma alıp gidiyorum..
çok şey değişti beee..
of offff..
Şarkılarda karşımıza çıkan küçük ve sevimli yerleşim yeri.
(bkz: ajda pekkan moda yolu)
istabul'un en yaşanası semtlerinden biridir. karşısında adalar, kalamış manzarası ile sessiz sakindir. huzur doludur. diğer taraftan bahariye ve kadıköy çarşılarına yürüme mesafesindeki yakınlığıyla büyük şehirden de kopmamışsınızdır. yalnız emlak fiyatlarındaki pahalılık ile de istanbul'da ilk ona rahat girer.
hala sokaklarında dolaşırken barış manço'yu görecekmiş gibi olduğum kadıkköy'ün incisi. boşuna aşığı değildi barış.
istanbul'un en nefes alınan semti. sanırım daha önceki yaşantımda o sokaklarda çok dolaştım. birini ne çeker ki başka bu kadar.
Dirileceğim
''daha''sı var
bir vapur düdüğü kadar
bir ''daha'' ...

yok sayıp gidecek kadar
bir ''daha'' ...

kabullenmek buydu
susmak
koparmak
kaybetmek
ve
kazanmak...

sular akıyor
ben seyrediyorum
çağrılmamışlardan çağrılar bekleyen
olmazlardan olur bekleyen
ölmüşlerden dirilme bekleyen ben
deliliğimi kabulenip
delirmemek ve
tutmak için göğü
uçurtmalar bırakıyorum
ipi olmayan
ışıklı
belki de masmavi
eminönünde hayal edilip
hayale Moda'yı koyarak
kanyağım(ızla)
dizlerimi,
dizlerini,
dizlerimizi
kanata kanata
koşmak istiyorum...
*