mahsun kırmızıgül

kendini bugüne kadar ifade edememiş, sevgi dolu, duyarlı, duygusal bir insan. sanatçıyım diye geçinen bir çok insanın bulunduğu piyasada gerçek anlamda bir sanatçı. üniversite mezunu, konservatuar bitirmiş bir müzisyen. ayrıca senaryosunu yazdığı, yönetmenliğini yaptığı ve oynadığı beyaz melek ile sinemada da başarılı olduğunu göstermiştir.

Türkiye'nin geldiği son noktayı en iyi özetleyen insandır. Son yıllarda bazı arbesk-fantezi tarzı müzisyenler birer entelektüel olduğunu iddia etmektedir. (bkz: Özcan deniz) Tamam film yap, finans kaynağı bul kendine bir lafımız yok. Ama ben eskiden beri sanatla, sinemayla iç içeydim deme! insan olmak ayrı, şu sanat denilen belaya karışmak; hele sinemaya el atmak ayrı. Duyacaksın içinde, gerçekleri farklı göreceksin başkalarından. Sen yıllarca Küçük Emrah'ı aratmayacak şarkılar yap sonra gel ben sinemacıyım havalarında dolaş, kendini ifade edemediğini söyle. Yeter bağırmak istiyorum!

insani değerlerimizi kaybetme sürecinde iken, bizi biz yapan değerlerimizi yeniden kazanmaya davet eden, sinema hakkında hiç tecrübesi olmadığı halde oscar'a aday olabilecek bir sinema filmi çeken anadolu çocuğudur.

popüler müzik kültürünün etkisiyle kendi sanatından uzaklaşan sanatçıdır kendisi. asıl işi türkücülüktür. yüzyılın türküleri albümü eşsizdir. sanatçının türkü yorumu gerçekten çok kuvvetli. bunu da doğal karşılamak gerekir, şu zamanda herkes para kazanma derdinde.

(bkz: ben altı yaşimdan beri mahsun dinliyorum lan)

Keşke yönetmen ve oyuncu kişiliğiyle tanısaydım dediğim şahsiyet.gerçekten beyaz melek de kendinden beklenilmeyecek bir iş yapmış.takdire değerdi.

beyaz melekte pot yapmış tek oyuncu. kendi yönetmiş, bu alanda çok söz sahibi değilim yönetmenliğine söz söyleyemem ama oyunculuk olmamış. replik bekleme, abi abi derken ki küçük emrah ifadeleri... yapay olmuş mahsun beyaz melekte keşke sadece yazıp yönetseymiş.

köylü kırosu diye anılsada sanat adına iyi şeyler yapmaya çalışan türkücü. sesi vasat olsada, müzik dünyasında prestij faciasıyla yıkılmayan ayakta kalan insan. senaryosunu yazıp yönettiği beyaz melekle türk sinemasına başarılı bir örnek sunmuştur bizlere, her ne kadar bazı bünyelerin ısrarla görmezden gelmelerine rağmen.

çektiği filmi falan izlemedim ama nedir bu "ben sanatın her dalında başarılı olucaam" felsefesi anlaşılır gibi değil. teoman'da bir ara pek hevesliydi ya sinemaya. ne oldu? evi, mevi sattı bu uğurda sonuç?? fiyasko... yeteneğin yok işte kardeşim. daha klip çekemiyorsun adam gibi aşk kırıntıları klibini izleyin ne kadar soğuk. şarkının da ağzına tükürmüş. neyse dağıldık. mahsun da bir film çekti bir gazla gidiyor bakalım. örümcek adamlık yapayım birazcık bu adam bir film daha çekerse çok pis sıçıcakmış gibime geliyor benim. birader nedir bu tatminsizlik. sevilen bir türkücüsün, beste de yapabiliyorsun bu işin eğitimini almışsın. bildiğin işi yapsana. belki de binlerce sinema televizyon mezunu var bu işe yıllarını vermiş tek suçları tanınmış bir türkücü olmamak. herkes bildiği işi yapsın. sinemanın devşirme yönetmenlere ihtiyacı yok. ha başarılı olamaz mı mahsun? olabilir de. bilemem ama mankenlikten oyunculuğa geçiş yapan gerizekalı kızlara çemkirirken mahsuna hep destek tam destek biraz komik olmuyor mu sizce de?

bugünkü milliyet gazetesindeki röpörtajında "sanatçı dediğin ya ağlatmalı,ya oynatmalı. kafasını dinlemek isteyen gitsin rodrigo dinlesin" cümlesiyle hayat ve sanat felsefesini açıkça ortaya koymuş, sanıldığının aksine boş bir adam olmadığını da cümle aleme kanıtlamış nevi şahsına münasır sanatçı.

ne yaparsa yapsin dalsin, ciksin tee kizildenizlerde falan, ya da kendine klasik muzik calan sevgili yapsin, muhim artistleri toplayip, parayi basip film yapsin olmuyor, olmuyor. o baygin bakislar ve o agzinin yanindaki para, pul, sohret hepsine sahibim allasukur, ne istersem yaparim gorgusuzlugu, cigligi gozumu tirmaliyor. disina ne kadar cila surerse sursun bir insan, icinden dogru fiskirmadikca zeka, entellektuel durus, akil, fikir hep fena halde itici ve yapmacik duruyor. icine yatirim yapmali bence bundan sonra, ici zenginlestikce kurtulabilir ancak o arabesk bakisindan.

çeşmi siyah türküsünü, mahsuni serif ile birlikte en iyi söyleyen, sanatçı.

beyaz melek filminde duygusallık, aşk fln filan gibi duyguları işleyebilmek adına kendini aptal durumuna düşüren kro türkücülerimizden birisidir.. umarım bir kez daha senaryo yazmak adına bir uğraşta bulunmaz

pkk ile uzaktan yakından alakası olmayan sanatçı. o sözde kürdistan bayrağı önündeki fotoğrafın montaj olduğunu anlamak zor değil. ayrıca bu fotoğraf piyasaya çıktıktan sonra sanatçının resmi sitesinde fotoğrafların orijinal halleri yayınlanmıştı.

kendisini tanımlayanların genelde türkücü dedikleri müzisyen. türk halk müziği sanatçısı diye arif sağ'a, musa eroğlu'na, aşık veysel'e falan denir. mahsun ise kariyerinde bir defa türkü albümü çıkarmış her albümünde de 2 ya da 3 tane türkü okuyan bir sanatçıdır.

hayran kitlesinin gercekten inanılmaz oldugunu http://www.youtube.com/watch?v=gHMSs4S7S5I linkinden gorebileceğimiz şarkıcı insan.

Sanıldığı gibi kürt değildir. kürtçede konuşamaz.

(bkz: zaza)

(bkz: beyaz melek)

yaz aylarında new york'ta beş minare isimli filme başlamayı düşünen sanatçı.

(bkz: beyaz melek/#2735318) galiba bi ara buralara takılmış insan. sözde kürdistan bayrağı önünde çekildiği iddia edilen fotoğrafları yalanlamak için yazdığı yazıyı sonradan değiştirip şunları eklemiştir.

izlemeyenler varsa Beyaz Melek filmindeki Atatürk’le Gazi Cemal’in (Nejat Uygur) sahnesi benim bu ülke ile ilgili neler düşündüğümü fazlasıyla anlatıyor. Ben her zaman kaba kuvvetin, terörün ve savaşın karşısında oldum, sorunların dünyada ve ülkemizde sevgi diliyle çözüleceğine inanıyorum. Hepimizin sevgiye ve hoşgörüye ihtiyacı var.

bayağı etkiliyiz herhalde.

özellikle son yıllarda hakkında genelde "bunu mahsun'dan hiç beklemezdim bravo valla şaşırdım." gibi sözler söylenir. beyaz melek'le ilgili yorumlarda gül senin tenin, dinle, hayat ne garip, göçmen kızı.... gibi şarkıların altında hep bu yorum çıkar. mahsun da şaşırır bu insanlar beni eskiden nasıl biliyorlardı acaba diye. kro hanzo demeden önce önyargılarımızdan kurtulup bu adam ne yapmış geçmişte neler demiş bir bakalım sonra hakkında ahkam keselim.

ibrahim tatlıses'in 30 yıllık sanat hayatında rakibi olarak gördüğü tek isim.

(bkz: güneşi gördüm)

her fırsatta sanatçı ve şarkıcının farkından bahsederek konservatuar mezunu olduğunu gözümüze sokan itici insan.
konservatuar okumuşsun, sanatçı olamamışsın.

mahsun yerellikten evrensele kişiliğinden taviz vermeden geçiş yapabilmiş, yaptğı işe gerçekten saygısı olan, toplumsal barışa katkı sağlayan şarkılarıyla hepimiz kardeşiz... türk sinemasına getirdiği taze kanla gelecekte daha da sivrileceğini düşündüğüm sanatçı.