bugün

ülkücüleri göt edeyim derken kendileri göt olan kızılay'da 300 kişi toplanıp sallamalarla arasına dalan iki(!) kişiden kaçan, öd desen arkasını dönen, kavga nedir bilmeyen, her işte başarısız, her zaman ezilmeye ve dayak yemeye mahkum kişiler olup bizim okulda çok az vardı, ya da kendilerini belli etmiyorlardı.
ergenlik saçmalıklarıdır. Lisede ülkücü olmak da, solcu olmak da. Çünkü o dönemler herkesin kafası tek bir şeye çalışır genellikle.
demokratik liseler birliği olarak istanbul da da faaliyet gösteren oluşumu vardır.

amaç apolitik gençleri politikleştirmekmiş.

(bkz: her kuşu siktiniz bi kaldı leylek)
ahmet kaya dinleyip ,deniz gezmişten bahisler açmak, birde che'nin malum fotosundan üretilmiş popüler kültür ürünü eşyalar kullanırlar 'nasıl bir solculuksa artık' daha ileri gitmez efendim.
efendim ben lisedeyken de vardı böyle tipler. ama sadece solcu diye bakmamak lazım . ülkücülerde aynı şeydir zira. mesela bizim sınıfta bir solcu kızımız vardı , yani bizim derken sınıfça yapmadık lan biz sınıfa geldiğimizde hazır olarak gelmiş , böyle gösterilere falan katılırdı. sonra da gelir , annesinin buna 300 milyonluk çizmeyi almaması nedeniyle , annesiyle yaptığı kavgaları anlatırdı. bir başka gün yine böyle pahalı bir şeyi almayışını anlatırdı. ülkücülerimiz vardı mesela. siyasi görüşerinin yapma dediği her şeyi yaparlardı. yani anafikir şu ; ne komünizm ne faşizm en güzeli erotizm . fakat böyle dedik diye de 7/24 sikişmeyin. siyasi kitaplar , makaleler okuyun ama körü körüne bağlanmayın bir ideolojiye , cancanlar.
lise çağlarında olan; biraz romantik, biraz epik, biraz da insan sevgisi taşıyan gençlerimizin girdiği eylemlilik ve de duygu durumudur.güzel gençlerdir bunlar. en azından varolma mücadelelerini saçma sapan yerlerde değil de siyasette aramaktadırlar. özellikle istanbul'da zaman zaman ciddi eylemler yapmaktadırlar. bazen de hiçbir eylem yapmamakta , bağlama ve gitar eşliğinde fikir tartışması yapmaktadırlar. biz de zamanında yaptık, güzel günlerdi...
genelde "darağacında üç fidan" ve "gülünün solduğu akşam" adlı kitapları okuyarak duygusallaşan ve deniz gezmiş hayranı olan insandır. sonralarında deniz gezmiş ve ernesto che guevara posterleri ve t-shortleri alarak devam eder ve artık o "devrimci"dir. bir iki gösteriye katılır ve bütün ekşını yaşamıştır. bundan sonra yavaş yavaş bırakma aşamalarına gelir ki kısa bir zamanda o da normal insan moduna geçer. başlangıç hep duygusallıktan gelir. sorsan komunizm, sosyalizm nedir diye mal gibi bakar. amaç marjinal görünmektir belki de. iyi bilirim bunları. "kahrolsun emperyalizm" der ama ayakkabısı nike, pantolonu d&g, montu adidas, sigarası marlboro'dur. bazıları marx'ın hayranıdır. ama baksan camiden çıkmaz, ateistlerle din tartışır. yok efenim ben komunizmin din tarafını almıyorum mik mik mik... hani komunizm dinin kurduğu otoriteyi yıkmaya çalışırdı? komunizm dinsizliktir demiyorum ama dinci bir komunist de düşünemiyorum.

çelişkilerle dolu insandır.

ve coğrafya hocamızın bir lafı vardı: "ulan götünüzün boku kurumamış daha. siz kimsiniz komunizmi faşizmi tartışıyorsunuz?".
geçicidir.

hatta bunların üniversiteli abileri de öyledir. diplomayı alınca mümkünse bir amerikan firmasına kapağı atar, daha bir sene evvel sövdükleri kapitalizmin köpeği oluverirler.

çünkü köpeklik kanlarında vardır.
*idam edilmeleri gerekirse bir anda yaşları büyüyüverir, üniversitelilerle akran oluverirler.

(bkz: erdal eren)
yıllar sonra komik gelen şey.
bir zamanlar en koyusunun da içinde bulunmuştum, o zamnlar faşist bunlar denilen en orta yol solcularının da. emep'e az gitmedik lisedeyken ve "parasız eğitim hepimizin hakkı" yazan yapıştırmayı müdürün kapısına yapıştırdık diye okuldan atılıyorduk az kalsın.*
yani işin özü o dönemler insan birşeylere bir yerlere ait olma ihtiyacı içinde oluyor ailesinden destek göremiyorsa eğer. bu bazen ülkü ocağına gitmek olur bazen tkp'ye katılmak. ikisi de birdir aslında. ikisi de çoğu genci mahveder en güzel zamanında.

düşünmeyi öğrenmeden düşündüğünü sanmaktır bu aslında. ve o dönem için herkes kendince haklıdır. ama kimse karşı tarafın ne kadar haklı olduğuna aldırmaz. büyüdükçe bunu aşabilenler zaten kendilerini yetiştirir.

aşamayanlarsa solcuysa saç sakal uzatıp broşür dağıtır, sağcıysa pardösü giyer adam döver!
siyasi görüşün yeni yeni oturmaya başladığı yaşlarda sol görüşe meyil verilmesi olayıdır.

en baba solculara taş çıkarılması beklenemez elbette o yaşlarda, ancak insanın zihninde, saçına hangi marka jöleyi sürmesi gerektiğinin değil de bir siyasi oluşumun oturmaya başlamasının o kişiyi mahvetmeyeceği ortadadır. solculuğu, sağda solda eylem yapmak sanmasın, ülkücü olmayıda çevre genişletmekle karıştırmasın yeter.
lisede siyaset yapmak komiktir. nerden bakarsanız bakın. hele hele hele günümüzde dizilerle, facebookla, sözlükle kafası bulanmış genç dimağların yaptıkları hepten rüsvadır.

-hocam devrimciyle komunist aynı şey mi?
-hocam mehepeliler faşist mi?
-hocam hadis dediniz siz akepeli misiniz?
-hocam bu işaretin anlamı ne? *
-hocam bence özal öldürüldü *...
bir babayigit'in okula yenilik getirdigini sanma edasıyla bizi 1980lerdeki zamanlara götürmesidir.
en az sağcıyım diye geçinenler kadar gereksiz kişilerin yaptığı eylemdir. hele bi oturup soluklan yeğenim denilesi tiplerdir.
lisede yeni yeni çıkan akımdır saçmalıktır okulda sol yada sağ olayının konusulması. Okula siyaset getirilmemelidir ne sağ ne sol.
90'lar lisesinde, kat başkanlığı gibi görevler verilen, daha sonra kat manyaklığına varan, polisçilik, mafyacılık, hizaya çekicilik oynayan, kavgacı, sert, köşeli suratlı kat başkanı çocukların güzel kızlarla çıkmasından başka hiç bir şeye yaramayan diğer bir alternatif ideolojiye oranla nispeten daha iyidir. Şarkıyla, şiirle, eşitlikle falan uğraşan ergendir. Bu yüzden zararsızdır. Tabii ki adidas üstüne Ernesto Che Guevara t-short giyilmemesi gerekir. "Lise'de solculuğa destek" gibi bir yazı oldu sanırım. Hey gidi benim lise 90'larım.
siyasi görüşler için çok erken bir dönem olduğu söylenebilir. 'devlis' diye bir organizasyonları vardır. özenti kişilikler burada çok fazladır. solculuğu sadece sigara-bira içmek ve ahmet kaya dinlemek olduğunu düşünürler.
anaokulu'nda evcilikoynamaya benzer. çocukçadır.
parka giymektir, cahilce körü körüne sol görüşe inanırsın hep tek bir pencereden bakarsın olaylara. bırakın sağı solu ileriye bakın.
bıçakla gezmeyi, kavga etmeyi marifet sanan beyinsizler tarafından alay konusu olmuştur. ayrıca her işte başarısız olduklarının ve hep dayak yediklerinin istatistiği de nasıl tutulmuş merak konusu. tüm ömrünü sokakta serserilik yaparak geçiren, bırakın vatanı milleti, kendisine bile zerre yararı olmayan ergen ülkücüleri sinirden hoplatmışlar gördüğüm kadarıyla. n'oldu lan? adamlar başarısız, dayak yiyor, bir şeyden anlamıyor... daha ne diye kuduz köpek gibi saldırıyon oraya buraya?
kimileri için gereksiz bir kimlik arayışıyken (bkz: marjinal görünme çabaları) kimileri içinde bir başlangıçtır.
gerçekten(!) solcu düşünebilen genç iyidir,pek hoştur.Ama soluda kalıplara sığdırmak yanlıştır.
Dinle-komünizm ters düşer mi düşer. Çünkü komünizm toplumsal baskılara karşı çıkar,özgürlük ister.
Ama kesinlikle bireysel inançlar kişinin kendisini ilgilendirir.
Savunulanla ters düşmemek gerekir.
edit:yeter bu kadar eksi.
en güzel solculuk çeşididir. ne güzeldir o günler. gider che tshirtleri alırsın, böyle sert sigara içersin, anlamsız anlamsız uzaklara bakarsın. kızlar zaten hemen biter sana. oofff sonra karı kız olayının haddi hesabı olmaz. babadan parayı alırsın para nereden gelmiş umurunda olmaz. baban emekçi ise o emekçi adamın sana oku diye verdiği parayı karı kızla yersin, fabrikatörse kaç emekçinin sigorta primini düşük gösteripte sana laptopu aldı umursamazsın. koy götüne rahvan gitsin dersin. en güzel dönemdir. daha sonra buna abileri bir kaç kitap verir bir kaç kelime ezberletir özel üniversitede okuyan sosyalist genç evresine yükselir.
-Hocam akepe yanlıs yapıyor sırketlerımızı ve fabrıkalarımızı amerıkalılara satıyor. ısraıl ve abd fılıstınlı cocukları acımadan olduruyor.
-Otur yerıne desıne bak sen, sen kendını kurtar gerısını bosver senı ılgılendırmez ole seyler sen öss'ye bak.
Genelde okulda dıslanırlar. Sosyaldırler. Belli bir yakın arkadas cevresı vardır. Cebınde çakı ıle gezmeyı marıfet sayan ülkücülerin hedefidir.