bugün

(bkz: muhtemel hürriyet manşetleri)
(bkz: nerde o eski bluevelveler)
kuranı anlatan ayettir.

(bkz: grup yapalım grup)
(bkz: peygamberlerin kendine torpil geçmesi)*
(bkz: skan-dal)
islamın doğuş zamanlarındaki zor koşulları idrak edemeyip peygambere dil uzatma cüretini gösterenlerin ayıklanmasını sağlayan ayetlerden biri.
aynen oyle... tek zeki, bu ayetin nasil bir skandal oldugunun ilk farkina varan kisinin acmis oldugu gereksiz basliklardan biri ile karsi karsiyayiz.
eski arap toplumundaki igrenc evlilikler islam vesilesiyle 4 eslilige indirildi ve bu tavsiye degil sınırdır. tek eslilik daha uygundur ve allah tek esliligi tavsiye etmektedir. once bunu belirtmek gereklidir...
ancak; zamanin sartlarinin gerektirdikleri sebebiyle sahabeler 4 kisi ile evlenebilmislerdir.
efendimiz sav e allah bu ayeti ile:

1-mehirlerini vermis oldugu eslerini. (buna diyecek birsey yok)

2-cariyeleri, hz peygamber sav in oglu ibrahimin annesi cariyeydi. hz maria. bundan buyuk seref olur mu bir kadin icin. o cariyeler ne ile gecinecek ne ile hayatlarina devam edeceklerdi? bu sekilde fuhus, hirsizlik vs her turlu ahlaksizlik onlenmis oldu.

3-iman etmis kuzenleri, bunu soyleyerek kisinin kendi kuzeni ile evlenmesinde dinen bir sakinca olmadigi vurgulanmaktadir. kuzeniyle evlenmek isteyen evlenebilir. evlenmek caizdir.

4-kendisini peygamberimiz sav e hibe eden kadinlari helal kilmistir.

bir kadin icin peygamber esi olmaktan buyuk seref yoktur.

sozun bittigi yer iste burasidir!
--spoiler--
sonuç olarak böyle bir sözlükte böyle bir çamuru paylaşarak, ruhsal açıdan sallantıda olan müslüman kişileri etkileyip kendine çekmeye çalışan, tiksinilesi kişidir ve başlı başına sorunsaldır bu skandala sebebiyet veren karakter.
--spoiler--

ulular ulusu hazretlerine atılan iftiradır.
iftirayı atan da yine kendisidir. dur lan burda bir tuhaflık var..
islamı kötülemeye angaje algı körü zihinlerin iftirası. bağlamların kendine özgülükleri vardır...
tüm bu ''skandal'' yorumlara rağmen asıl cevaplanası soru şu olsa gerek

''hazreti muhamed ona verilen tüm bu ayrıcalıkların hepsini kullanarak mı örnek olmuştur yoksa kullanmayarak mı?''

belki de önemli olan ve burada da asıl anlatılmak istenen budur.

hakkı olduğu halde kullanmayan ve diğer insanlarla ''eşit'' olduğunu gösteren bir peygamber yollamak.
düşünen bir insan için hiçte sözün bitti yer değildir. hazreti adem'den bu yana insanların ne şekilde çoğaldıkları da yazmaktadır aynı kutsal kitapta. havva, her seferinde iki çocuk doğururmuş ve doğurduğu bir diğer iki çocuk ile hiçbir kardeşlik bağları bulunmazmış. bu şekilde çoğalıp geldik bu doğanın kanunudur. burada ayet skandalı yazan kişi dahilinde hepimiz bir varoluş içerisindeyiz. hazreti peygamber zamanını ve o zamanın kaos durumunu göz önünde bulundurursak eğer teyzesinin kızı yada halasının kızının ona helal sayılması normaldir. sayıldığı halde hiçbir şekilde o helallere yaklaşmamıştır hazreti peygamber. bu sadece ona bir bildiridir. etrafında kimse bulunmasa da bak sana yakın helaller sunuyoruz şeklinde yorumlanması lazımdır ama nerde kuran'ı okuyan insan nerde bu yazılanlardan bu kutsal ayetlerden bu yorumu çıkaracak zihniyet..
http://www.diyanet.gov.tr/kuran/meal.asp?page_id=424
50-
ey Peygamber! biz sana mehirlerini verdiğin eşlerini, allah'ın sana ganimet olarak verdiklerinden elinin altında bulunan kadınları; seninle beraber hicret eden, amcanın kızlarını, halalarının kızlarını, dayının kızlarını ve teyzelerinin kızlarını sana helal kıldık. ayrıca, diğer müminlere değil de, sana has olmak üzere, mehirsiz olarak kendini peygamber'e bağışlayan, peygamber'in de kendisini nikahlamak istediği herhangi bir mümin kadını da (sana helal kıldık.) müminlere eşleri ve sahip oldukları cariyeleri hakkında farz kıldığımız şeyleri elbette bilmekteyiz. Bütün bunlar, sana herhangi bir zorluk olmaması içindir. allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.

evvela ayette hz. peygambere husus...
devamıî bir muamelenin yapıldığı, dörtten fazla kadın almak yalnız ona mahsus olduğu, diğer müslümanların bu konuda onu örnek almalarının ''yanlış'' olduğu hususu vurgulanmıştır.

peygamberin amca, hala, dayı ve teyze kızlarını alabileceği hususu seslendirilerek, insanların bu derecedeki yakınlarıyla evlenebileceklerine, ve dolaylı olarak(yaygın kanaatin aksine) bu yakın evlilikten ötürü çocuklarda anormal bir durumun olmayacağına işaret edilmiştir.
ki çocuğun sakat doğması yanlış zamanda döllenme ve kan uyuşmazlığından dolayı olduğu bilimsel olarak bilinen birşeydir.

onun devamı olan 52. ayette
''bundan sonra sana (başka) kadınlar ve zevcelerinden birini, güzelliği hoşuna gitse bile (başka bir hanımla) değiştirmen helâl değildir. Elinin (altında) sahip oldukların (cariyeler) hariç. ve allah, herşeyi murakebe (denetleyen) edendir.''diyor

yani peygamberin o kadınları boşaması, bırakması, mümkün değildir buda onu sınırlayıcı birşeydir.
ama bir başka müslüman evlendikten sonra, boşanabilir bir başkası ile evlenebilir.
yani surenin sadece bir ayetini okursan bu yanlış anlamaya yol açar elbette.

ayrıca
(bkz: diğer insanlara helal iken peygambere miras bırakmak haram.)
(bkz: insanlara namaz sadece beş vakit iken peygambere ayrıca gece namazları da farz kılınmış.)
(bkz: diğer insanlar sadaka ve zekat malı alabilirlerken peygambere ve ''soyuna'' haram)

Yıllar sonra gelen imla editi.
--spoiler--
ruhsal açıdan sallantıda olan müslüman kişileri etkilenmesinden korkmak, zaten başlı başına yapının zayıflığını gösterir
--spoiler--

vurgulanmak istenen nokta kimin kim ile evlendiği yada evlenmeyi seçenin sevabı değil, kur an gibi böylesine ileri görüşlü ve öğretici kitap içerisinde hz muhammed e özel verilmiş helal emri. yani seçeceği eş için iltimas geçilmesi. o peygamberdir o na caizdir deyip işin içinden sıyrılmak değil, sorgulamaktır bunun adı.
--spoiler--
onun devamı olan 52.ci ayette
''bundan sonra sana (başka) kadınlar ve zevcelerinden birini, güzelliği hoşuna gitse bile (başka bir hanımla) değiştirmen helâl değildir. Elinin (altında) sahip oldukların (cariyeler) hariç. ve allah, herşeyi murakebe (denetleyen) edendir.''diyor

yani peygamberin o kadınları boşaması, bırakması, mümkün değildir buda onu sınırlayıcı birşeydir.
ama bir başka müslüman evlendikten sonra, boşanabilir bir başkası ile evlenebilir.
yani surenin sadece bir ayetini okursan bu yanlış anlamaya yol açar elbette.
--spoiler--

(bkz: http://www.turandursun.co...tirisi/p2009_articleid/55)
bu kadar üzerine gidip kötülenmemesi gereken ayetmiş, ne de olsa onun devamında diğer güzel kadınlarla kendi karılarını değiştiremezsin diyormuş, cariyeler hariç... aman ne güzel, aklandı paklandı herşey. hadi dağılın şimdi!
- sen kimsin?
- bluevelve.
- çayı şuraya bırak.

'abi bişey duydum çok acayip lan, tüm islam'ı çöpe atacağım bununla' mantığının üretimi. bir de bize dogmacı dersiniz. önce bir sorun-öğrenin yormayın bizi burda.

örnekler:

1- rölativiteyi anlamıyorum o zaman saçmalıktır. ne o öyle çubuk hızlanınca kısalır falan. saçmalık.
2- sicim teorisini anlamıyorum, o zaman yoktur öyle bir şey. hem bu sicimler birbirine dolanır kördüğüm olur. di mi ama.
(bkz: zoruna mı kaçtı)

o yaptıysa dogru yapmıştır. o yaptıysa bir bildigi var oldugu için yapmıştır. o yaptıysa allah istedigi için yapmıştır. o yaptıysa canlar feda olsun. o yaptıysa en dogrusunu yapmıştır.

siz kötüledikçe inançlı insanların inancı daha katmerli artar merak etmeyin. sizler gibileri için kuran 1400 yıl evvel bilgiler vermektedir. istediginiz kadar kötüleyin ebreh leheb cehil torunları.
normal insanlara evliliğin 4 ile sınırlanması, adaletsizliği, sapıtmayı, aşırılığı önlemek içindir. şimdi bir soruyu beraberinde getiriyor bu tespit...

bu tespiti yapan kişi hz muhammed in * allah'ın peygamberi olduğuna inanıyor mu? inanmıyor mu?

eğer inanmıyorsa (ki öyle görünüyor) sadece tepki almak, dikkat çekmek için aşırılık yapmaya, küçükken aile büyüklerinin bir araya toplandığı zamanlardaki gibi ortada durup herkesin kendisi hakkında yorum yaptığını duymayı arzu ediyor. (ki öyle görünüyor)

ama inanıyor ve yine bir kur an ayetine skandal gibi bir anlam yüklemekten de çekinmiyorsa (ki hiç de öyle görünmüyor) demek ki bunu bilgisizlikten yapıyor.

peygamberler masumdur. masumun asıl anlamı, istese dahi günah işleme hakkı kendisine verilmeyendir.
hz. muhammed mustafa, peygamberlerin peygamberidir. onun masumluğu tartışılamaz dahi...
bu sebepten dolayı allah * ona bazı hak ve ayrıcalıklar vermiştir. ha'şa yoldan çıkmayacağı kesin olan allah'ın habibinin, her karısı ile konuşması, her yaptığı mübarek hareket bizlere sünnet olarak kalmış, bugün dahi hayatımızı etkilemektedir.

bu yüzden onun ne kadar çok insan ile birinci dereceden ilişkisi olsa, bize allah'ın istediği gibi bir kul olmayı öğrenme açısından devrolunma ihtimali olan bilgi sayısı ve aktarılma ihtimali daha da artmaktadır.
yani bu işin islami berekettir.

hayata hürriyet gazetesinin manşetinden, aslanlı yollardan, etnografya müzelerinden bakan insanlar da haklı olarak bereketi görememekte, kur'an ı hz muhammed'in yazdığına inanmakta, ahiretini tamamen yakmaktadırlar.

bir de madem kur'an ayetleri hakkında konuşuluyor inanmayanların sonunda karşılaşacağı skandalı yine kur'an özetlemiş.

andolsun, onları hayata karşı (diğer) insanlardan ve şirk koşanlardan (bile) daha ihtiraslı bulursun. (onlardan) her biri, bin yıl yaşatılsın ister; oysa bunca yaşaması onu azabtan kurtarmaz. allah, onların yapmakta olduklarını görendir. (2/96)

andolsun, mallarınızla ve canlarınızla imtihan edileceksiniz ve sizden önce kendilerine kitap verilenlerden ve şirk koşmakta olanlardan elbette çok eziyet verici (sözler) işiteceksiniz. eğer sabreder ve sakınırsanız (bu) emirlere olan azimdendir. (3/186)

gerçekten, allah, kendisine şirk koşulmasını bağışlamaz. bunun dışında kalanı ise, dilediğini bağışlar. kim allah'a şirk koşarsa, doğrusu büyük bir günahla iftira etmiş olur. (4/48)

hiç şüphesiz, allah, kendisine şirk koşanları bağışlamaz. bunun dışında kalanlar ise, (onlardan) dilediğini bağışlar. kim allah'a şirk koşarsa elbette o uzak bir sapıklıkla sapmıştır. (4/116)

de ki: "şahidlik bakımından hangi şey daha büyüktür?" de ki: "allah benimle sizin aranızda şahiddir. sizi -ve kime ulaşırsa- kendisiyle uyarmam için bana şu kur'an vahyedildi. gerçekten allah'la beraber başka ilahların da bulunduğuna siz mi şahidlik ediyorsunuz?" de ki: "ben şehadet etmem." de ki: o, ancak bir tek olan ilahtır ve gerçekten ben, sizin şirk koşmakta olduklarınızdan uzağım. (6/19)

onların tümünü toplayacağımız gün; sonra şirk koşanlara diyeceğiz ki: "nerede (o bir şey) sanıp da ortak koştuklarınız?" (6/22)
eyy aklı evvel bluevelve kuran araştırmalarının yanında birazcık da incil'den ve tevrat'dan ahlaki zayifetler ve günümüz görgü kurallarına aykırı konuları sözlüğe taşı da hristiyanlık ve museviliğin ayıplarını da öğrenelim. Nasıl olsa onları da indiren aynı melek değil mi?
alimleri çoşturan skandaldır. helal olsun!
bazı ayetlerde peygamber efendimize çok kişiler haram kılınmıştır bunu neden yazmıyorsun o devirde çok evlilik gayet normaldi hatta okadar normaldiki 250 500 karısı olan bile bulmak mümkündü o yüzdendirki peygamber efendimizin düşmanları bile ona bu durum için birşey dememişlerdir günümüzde tek evlilik nasıl normalse o dönemdede o durum gayet normaldi..
Yazılanı nasıl anladığımızla igili bir durumdur.

Mesela 4 karı 1 erkek olayına gelelim ;

Bazı din adamları direkt olarak 4 karı almak caizdir derken !

bazı din adamları büyük savaş sonrası dul kalan kadınların açıkta kalmaması adına 4 karı alınabileceğini belirtmiş ve bunuda şarta bağlamış !!

Şimdi bizim bildiğimiz savaşa katılan erkek ganimet kazanan erkek oluyorsa savaşa katılmadan şehirde savaşta ölen erkeklerin karılarını kapatarak harem kurmuş erkek ne kazanmış oluyor ? bence asıl ganimet savaşa katılmayana !

Dini kendi çıkarlarımıza göre yorumladığımız sürece kaldıki bu hep olacak o zaman en iyi yönetim dinin alet olmadığı yönetim tarzıdır.
aslınad skandal sadece 50 de değildir. ahzabın tamamı skandaldır. trilyonlar üstü trilyonlarca güneşin gezegenin onların içinde varoldukları evrenin yaratıcısının tutup küçük bir gezegende bulunan deve hırsızı çöl bedevilerinin liderinin misafirleri ve eşlerinin nasıl olması gerektiği hakkında fikirlerinin anlattırıldığı ve kruanın insan yazması olduğunun en büyük kanılarından biri olan bir suredir.

(bkz: ahzab/@jackskellington)

--spoiler--
allahın pek sevdiği peygamberi adına diğer müminlerine açıkça "muhammed biraz içine kapanıktır, sizin çağrılmadan evine gelmenizi istemiyor, hadi geldiniz yemekten sonra uykusu geliyor uyumak istiyor ama siz car car konuşurken uyuyamıyor. ama bunları da açıkça söyleyebilecek kadar terbiyesiz değil. ama ben öyleyim. dediğimi yapın adamı rahatsız etmeyin" dediği

53 : ey iman edenler! siz zamanını gözetlemeksizin, bir yemeğe davet edilmedikçe, peygamber'in evlerine girmeyin. ancak davet edildiğiniz vakit girin. yemeği yediğinizde hemen dağılın, sohbete dalmayın. çünkü bu hareketiniz peygamber'i üzmekte, fakat o (size bunu söylemekten) utanmaktadır. ama allah, hakkı söylemekten çekinmez. (ahzab/53)

peygamber hepinizin eşlerini canı ne zaman isterse koynuna alabilir ama siz onunkileri o öldükten sonra bile alamazsınız dediği :

peygamber'in hanımlarından bir şey istediğiniz zaman perde arkasından isteyin. bu, hem sizin kalpleriniz, hem de onların kalpleri için daha temiz bir davranıştır. sizin allah'ın resûlünü üzmeniz ve kendisinden sonra onun hanımlarını nikâhlamanız asla caiz olamaz. çünkü bu, allah katında büyük (bir günah) tır. (ahzab/53)

o zamanki bilinen dünya üzerindeki bütün kadınlar helal olsun sana, evliyse de helal olsun yiğidim dediği :

ey peygamber! mehirlerini verdiğin hanımlarını, allah'ın sana ganimet olarak verdiği ve elinin altında bulunan cariyeleri, amcanın, halanın, dayının ve teyzenin seninle beraber göç eden kızlarını sana helâl kıldık. bir de peygamber kendisiyle evlenmek istediği takdirde, kendisini peygambere hibe eden mümin kadını, diğer müminlere değil, sırf sana mahsus olmak üzere (helâl kıldık). kuşkusuz biz, hanımları ve ellerinin altında bulunan cariyeleri hakkında müminlere neyi farz kıldığımızı biliriz. (bu hususta ne yapmaları lâzım geldiğini onlara açıkladık) ki, sana bir zorluk olmasın. allah bağışlayandır, merhamet edendir. (ahzab/50)

hadi diyelim ki bir kadından sıkıldın kafanı bozdu içerledin kırıldın boşadın, ama gene yatağına alasın var. hiiç bak aramızda böyle şeyler sorun olmaz. istediğin gibi istediğin yerde ve zamanda dediği:

onlardan dilediğini geriye bırakır, dilediğini de yanına alırsın. boşadığın hanımlarından arzu ettiğini tekrar yanına almanda, senin üzerine bir günah yoktur. böyle yapman onların mutlu olmalarına, üzülmemelerine ve hepsinin, senin verdiklerine razı olmalarına daha uygundur. allah, kalplerinizde olanı bilir. allah hakkıyle bilendir, halîmdir. (ahzab/51)

muhammed kendi evlatlığının karısına göz koyduğunda da sorun çıkmaması için gerekli ayarlamayı zaten önceden yapıp kadını muahmmed için baştan çıkacak şekilde kalbine düşürdüğü şimdi de muhammedin dilerse evli hem de kendi evlatlık ona belki de baba diyen adamın karısına göz koyup yatağına alabilmesi için uygunluk ve izin verdiği:

37. (resûlüm!) hani allah'ın nimet verdiği, senin de kendisine iyilik ettiğin kimseye: eşini yanında tut, allah'tan kork! diyordun. allah'ın açığa vuracağı şeyi, insanlardan çekinerek içinde gizliyordun. oysa asıl korkmana lâyık olan allah'tır. zeyd, o kadından ilişiğini kesince biz onu sana nikâhladık ki evlâtlıkları, karılarıyla ilişkilerini kestiklerinde (o kadınlarla evlenmek isterlerse) müminlere bir güçlük olmasın. allah'ın emri yerine getirilmiştir. (ahzab/37)

suredir.

ki bu 37nci ayet 53 nolu ayetteki gibi sen içine düşürdün kadını yatağına alasın var ama belli edemiyorsun ben senin yerine edeyim beni bağlayan bir şey yok nasılsa demektedir.

hatta ayşe isimli eşi de bu surenin gelmesi ile birlikte :

"Bakıyorum da, senin Efendi Tanrın , yalnızca senin şeyinin keyfini (hevanı) yerine getirmek için koşuyor." demiştir.

--spoiler--
skandal kelimesinin yanlış yerde kullanılmasyla galeyan sebebidir. ekmek teknesi dizi repliği hatırlatır. 'bilip bilmeden konuşmamak lazım' 'allah çok büyük korkmak lazım' 'sen kimsin ki kimi yargılıyosun? bir sormak lazım'
(bkz: kurani yanlis anlama sebebi olarak imansiz olmak)
bilinmedik bir konu değildir. hadi sıradan müslümanlar bi kere okuyup üzerinde düşünmeden vardır bir hikmeti deyip geçiyor gidiyor. benim anlamadığım, tefsir yazan koca koca adamlar var, o kadar araştırıyor, ölçüyor, biçiyor, tartıyor bu adamlar, hala bir acaba diye nasıl düşünmüyorlar hayret.
bu arada skandal demeyelim de kuran'ın koca bir yalan olduğunun ispatı diyelim.