bugün

her zatin hayatinda kosarken basina gelen olaylardan bir tanesi olarak nitelendirilebilinir. cok berrak bir sekilde hatirlarim. istanbul disinde kucuk bir yazlik evimiz vardi, evimizin catisinda devamli kediler gezerdi. bir pazar sabahi uyandigimda disari baktigimda bir kara kedi gordum. neyse pazar aksami triatlon denilen yaris yapilacakti sitede. heyecanla yarisin baslama saatini beklemeye basladim. neyse en sonunda vakit geldi catti ve yaris basladi. yarisin ilk etabi yuzmeydi. enterasan bir sekilde kopekleme stili yuzerek bu etaptan birinci olarak ciktim. sudan cikar cikmaz hemen nike ayakkabilarimi giydim be bianchi marka bisikletime binim yarisin ikinci etabina gectim. ikinci etapta hizli bisiklet kullanan iki tane kadim dostum beni gecti ve bu etabin sonunda ucuncu siradaydim , en azindan boyle devam edersem bronz madalya adalacaktim. neyse yarisin son etabi olan kosu etabina gectik. bu etapta cok iyi bir performans gostererek ucuncu siradaki yerimi korumayi basardim taaki son 100 metrete kadar. ne olduysa bu etapda nike pabucum yoldaki ufak bir tasa takilarak beni yere dusurdu. dusmenin akabinde ayaga kalkmaya calistim fakat agridan kalkamiyordum. sonuc olarak yarisi bitiremedim ve madalya alamadim. sonuncu olduguma cok uzuldum ta ki yarisin hakemi benden once birinin daha diskalifiye oldugunu soyleyene kadar. en azindan sondan ikinci olmustum. garip bir sekilde bu yuzden kedimi cok mutlu hissettim. bu gunden sonra hayata daha olumlu bakmaya basladim. neyse onemli olan dusmek degil dustukten sonra kalkmayi becerebilmektir bence. o yuzden hayatta kosarken dusse bile insan pes etmemeli , cunku insanin icinde kalkacak irade var.
öğrenmektir kimi zaman.
27 temmuz metallica konseri* girişinde başıma gelen olay.girişte 7 saat ayakta beklemekten kaynaklanan tuvalet sıkıntısının had safhaya ulaştığı anda kapıların açılmasıyla ben ve bi arkadaşım tuvaletlere doğru gavura koşan yeniçeri edasıyla yardıra yardıra koşuyoduk ki gerisi biraz karışık. en son havada 2 salto bi parende attığımı hatırlıyorum. ulan bi de düştüm koruma bağırıyo ordan naapıyosun lan orda diye. düştüm mna koym düşmek yasak mı laağyn.
düşüceğinizi anladığınız anda kendinizi atıp yuvarlanmanız en sağlıklısıdır. aslında bu daha cok futbol maçları için geçerlidir ama normal zamanda da denenebilir.. gerçi şimdi düşündüm gayet saçma oldu ama.. neyse.
bilerek düştüm, sizi denedim, merhametinizi ölçtüm, tamam salağım ondan düştüm
sonuncusu en doğru olanıdır çırpınma batarsın.
insanın yere parelel 2-3 metre uçmasına sebep olan olay.
düştüğünüz anda hemen kalkıp etrafta birileri varmı diye bakan gözler oluşur.
soyutu da, somutu da can yakar şüphesiz.
dudak önemli.dudak bir yere kütlerse fena.
Hayatın en hüzünlü en can yakan bir anını özetler şüphesiz. En hızlıyken birden durağanlığa devinmenin verdiği acı...
durmak ve pes etmek için yeterli olmayandır. yerden kalkıp koşmaya devam etmezsen kaybedersin.
Ilkokulda pembe cicekli kulotlu corabimin yirtilmasina ve diz kapagimin kanamasina sebep olmustur. Yokus asagi ilknurrr diye bagirarak kosmustum. Ilknur senin..
Yürürken düşmeye kıyasla daha fazla can yakar.
Havada birkac saniye asılı kalmamızı sağlayan eylem.
Dusmeye basladiktan sonra yere inene kadar gecmeyen 2 saniyedir kosarken dusmek.
Öyle bir düşmek ki yerleri tüm bedenimle öpmek...
Acele vardı sadece gönlümde olan, bir yetisme, bir dersi yakalama telaşı. Sonrasında etrafımda dönen kuşlar kelebekler. Aslında çogzeldi. Ama onlar uçup gidince geriye yalnız iyi misin diyen sesler ve boynumda oluşan ağrılar kalmıstı. Hemen durumu o an kavradım ve icimden hocaya küfürler savurdum. iyiyim diyip digruldum. Üst kata cıkıp bir yerde oturdum. Kendime biraz daha geldim. Ama ne yazık ki kendime gelmemin yanı sıra gözlerim görme işlevini yarıya kadar kaybetmişti. Şuan bu entry yarı kör bir şekilde yazıyorum.

--spoiler--
Devletin bekaasında allah belasını versin marlboranın da...
--spoiler--
görsel
Budur.
yada düşerken koşmak! işte bütün mesele bu.