bugün

stephen king'in vampirlerle alakalı bir romanı.
(bkz: peder callahan)
"vampire aşık olmak" konusunu "twilight"tan çok daha önce ele almış olan kitap. yanlız sorun şu ki bu kitap, şu anda toplumun aşırı bir şekilde tükkettiği "twilight" serisi gibi "çerezlik" edebiyat olmadığından ve karakterlerin gerçekçiliğinden -twilight'taki edward'ın kusursuz bir karakter olması gibi şeyler korku ağı'nda yoktur.- yine aynı toplumun değer vermediği kitaptır. oysa ki aynı konuyu korku ağı daha güzel açılardan ve çok daha iyi karakterlerle bulabiliriz.
filmi çekilen hatta 2. Filmi bile çekilen s.k romanı.
Yeni baskısı 25 yıl sonra Türkiye'de tekrar piyasada.

http://cdn1.ntv.com.tr/go...h&v=20170112091622628
Zanlar ile gelecek düşüncelerinin yarattığı durumdur.
yeni baskısı altın kitaplar tarafından piyasaya sürülen bir stephen king romanı. online kitap sitelerinde kitab incelediğimde yeni baskısı 592 sayfa olarak gözüküyor. Bu baskı öncekinden farklı mıdır?(tam baskı olabilir mi?)

bilen varsa ve bilgilendirirse çok mutlu olacağım.
Stephen king'in elli küsür romanını okumuş biri olarak şunu söyleyebilirim:iyi romanlarının arasına bunu yazarım. Gerçek manada Şöhreti yakaladığı kitap bu kitaptır. Yeni baskısını okumanızı şiddetle öneririm. Diyaloglar çok güçlü. Konu gerçekten ürkütücü, tırsmamak elde değil. Ki üstad Stephen king bile yazdıklarından korkan birisi. Bu kitabı yazarken sağlam Tırsmıştır diye düşünüyorum.

Bizim edebiyatımızda, son dönem, yazar olarak geçinenler lütfen bu adamı bir okusunlar. Hikaye üç dört koldan sizi sarıyor Sarmaşık gibi. Diyaloglar kurgu olamayacak kadar gerçek duruyor. En sevdiğim şey bir romanda budur benim: güçlü ve doğal diyaloglar.

Kitapdaki hikaye ise kalbinize soğuk bir elin dokunması gibi ürkütücü.

Üstad King'den bir alıntı ile bitirelim:
"Birçok bakımdan modası geçmiş sayılabilir(her zaman günü yazan bir yazar olmak istemişimdir) ama hâlâ bu kitabı en beğendiklerim arasına sokacak kadar severim.
Stephen king; Korku ağı kitabını bram stoker'ın Dracula'sından etkilenerek yazmıştır. Diyebiliriz ki korku ağı, Dracula kırsalda sakin bir maine kasabasına gelse ne olurdu fikrinden çıkmıştır. Bram stoker'ın kullandığı korku argumanlarını daha geniş bir karakter kadrosuyla ve daha bir güncel daha bir gerçekçi konusuyla üstadımız king denemiştir ve bence başarılı da olmuştur. Anglo-sakson korku Edebiyati, tuğlaların üst üste konmasıyla örülen bir duvar gibi. Ekolün peşinden koşanlar onu yükseltiyor.