bugün

insanların ahlakını tüketenin kapitalizm olduğunu görmek istemeyen kişinin söylemidir. art niyetli bir söylemdir.
(bkz: beyinsizlik emareleri)
marx manifestoda şöyle değinir meseleye,

"aile ve eğitim konusundaki, ana-baba ile çocuk arasındaki kutsal ilişki konusundaki burjuva safsataları, proleterler arasındaki tüm aile bağları modern sanayiin etkisiyle parçalandıkça, ve bunların çocukları basit ticaret nesneleri ve iş araçları haline geldikçe daha da iğrençleşiyor.
ama siz komünistler, kadınların ortaklığını getirmek istiyorsunuz, diye bağırıyor tüm burjuvazi bir ağızdan.
burjuva, karısını, salt bir üretim aracı olarak görüyor. üretim araçlarının ortaklaşa kullanılacağını duyuyor ve, doğal olarak, ortaklaşa olma yazgısından kadınların da aynı şekilde paylarına düşeni alacaklarından başka bir sonuça varamıyor.
hedeflenen gerçek noktanın, kadınların salt üretim araçları olma durumuna son vermek olduğunu aklına bile getirmiyor.
kaldı ki, burjuvalarımızın sözümona komünistler tarafından açıkça ve resmen yerleştirilecek olan kadınların ortaklaşalığı karşısında gösterdikleri erdemli öfkeden daha gülünç hiç bir şey olamaz. komünistlerin kadınların ortaklaşalığını getirmelerine gerek yoktur; bu, çok eski zamanlardan beri zaten var.
burjuvalarımız, kendi proleterlerinin karılarını ve kızlarını ellerinin altında bulundurmakla yetinmiyorlar ve resmi fuhşu bir yana bırakırsak, birbirlerinin karılarını baştan çıkarmaktan büyük zevk duyuyorlar.
burjuva evliliği, gerçekte, evli kadınlarda ortaklık sistemidir, ve dolayısıyla komünistler, olsa olsa, kadınların ikiyüzlüce gizlenmiş ortaklaşalığı yerine açıkça yasalaştırılmış olanını getirmeyi istemekle suçlanabilirler. zaten, apaçıktır ki, bugünkü üretim biçiminin kalkmasıyla birlikte, bu sistemden çıkan kadınların ortaklaşalığı da, yani resmi ve özel fuhuş da kalkacaktır."

buraya dikkat,

"burjuva, karısını, salt bir üretim aracı olarak görüyor. üretim araçlarının ortaklaşa kullanılacağını duyuyor ve, doğal olarak, ortaklaşa olma yazgısından kadınların da aynı şekilde paylarına düşeni alacaklarından başka bir sonuca varamıyor."

okuduğumuzu anlayalım lütfen. böyle bir ders vardı değil mi? gerekliymiş meğer. evet kapitalist sistemde üstü örtük neler yapılmıyor ha. para karşılığı karısını satan adam dahi vardır. ah o para ve ticaret... ama içinde yaşamadığımız bir sisteme ve hatta hiç incelemediğiniz bir sisteme bok atmak en büyük becerimizdir.
bir takım araştırmadan uzak bok atmacıların cahil salyasıdır.sosyalizmde aile kavramı çok önemlidir.hatta o kadar ki lenin döneminde yeni kurulan sovyetlerde boşanmak dahi yasaklanmıştır.tabi bu baskı devletin ilk yıllarına tekabül eder daha güçlü bir toplumsal zeminin oluşması için.

ek olarak,içinde bulunduğunuz kapitalist/tüketim toplumu sizin zaten her gece başkasıyla olmanızı ayrıca mümkünse eğer evlenip boşanmazını oldukça ister.boşuna da değildir sürekli cinsellikten ve seksten bahseden popçu ve popçu kırması rockcuların televizyonlarımızdan hiç çıkmaması.

evet cinsel özgürlük temel haklarımızdan biridir(en azından anlamını araştırmanızı öneririm) ama her gece bir başkasıyla yatmayı cinsel özgürlük sananları eğitime ve kitap okumaya sevkediyoruz.
kadınları daha aşağıda gören bir zihniyet komünizme bakmaya çalışırken bu konuda sakat düşünceler üretebiliyor. belki de bilinçaltındaki arzulardır kim bilir. birden fazla eş alma konusunda "ama" diyen, kadınları "seçerek" alan bir zihniyetten zaten herkesin eşit olduğu bir düzeni anlamalarını bekleyemeyiz. fakat en azından arsızlık yapılmasa, yalan yanlış konuşulmasa.
(bkz: yar yanağından gayrı her şey ortak) *
yahu arkadaşım anlamıyorum. şimdi komünizm denen teori ortadadır. tezleriyle, şekliyle şemaliyle. bu fikri ortaya atanlar aile yapısından - dine - dinden ırka kadar binlerce sayfalık kelamlar etmişler. aç oku. ayrıca kısmende olsa bazı ülkelerde uygulanmıştır. hangisinde her gece yan komuşunun karısıyla yatılmış. bir kanıt varsa görelim lütfen.
componella'nın ütopyasında olduğu gibi eşler halkın ortak kullanımına açıktır herhalde...
(bkz: gavat) bilen bilir.
Kapitalizmin kadınlara bakış açısından habersiz ve gerizekalıyım dedilerin kendi kafalarından uydurduğu saçmalıktır. Kapitalizm kadını sadece cinsel obje olarak görür ve öyle yansıtır. kapitalizme göre kadın ikinci sınıf insandır ve söz hakkı yoktur ama komünizm hakkında tek satır okumayıp, burada abazanlık yapanlara bir şeyleri anlatmak mümkün müdür bilemiyorum.
(bkz: komünizmin abaza bünye üzerindeki tesiri)
hepimiz her an, her yerde, herkesle sevişiyoruz desek önce kendileri atlayacak olanların bok yemesidir. kadın kim ki kendisi eşini seçsin, özgürce yaşasın cinselliğini. yazılmış ama bir daha geçelim;

''burjuva, karısını, salt bir üretim aracı olarak görüyor. üretim araçlarının ortaklaşa kullanılacağını duyuyor ve, doğal olarak, ortaklaşa olma yazgısından kadınların da aynı şekilde paylarına düşeni alacaklarından başka bir sonuca varamıyor.''

anlıyor musunuz? türkçesi; karılarınızı sermayeniz, hammeddeniz vs. niz gibi gördüğünüzden paylaşmak deyince onları da paylaşmak zorunda kalacağınızı sanıyorsunuz. halbuki komünistler kadınları erkeklerle eşit birer varlık olarak görürler. erkekler kadınların sahibi değildirler, dolayısıyla paylaşamazlar da.
"herkes herkesindir."

(bkz: cesur yeni dünya)
fikstür çekilişi olması lazım.
komünizmin cinsel özgürlük mottosunu yanlış anlamış insan saçmalaması. eşimizi bakkal, bizi de muslukçu şaapsın, bu mudur? değildir arkadaşım. ha söylem provake etmek, ve hır çıkarmak amaçlı. neymiş? trolik çığlıklarmış.
komünist düzenin üretim araçlarının ortak kullanımı üzerinde durduğunu kabul eder, kadınlarıda araç veya mal olarak kabul edersek doğru olan önermedir ki komünist düzende insanlara mal veya araç gözüyle değil de toplumdaki düzeni sağlayan en küçük birim olarak yani birey olarak bakılır. anlayamayanlar için parçanın ana fikri ' yalan oğlum öyle şeyler, sapıklık yapmanın luzümü yok. '
komünizmi kötülemek için saçmalamak.abi madem okumuyorsun bilmiyorsun kör cahil olma,sırf kötülemek için bu kadar ezikleşme.ben komünist görüşü desteklemiyorum de geç.
(bkz: yarin yanagindan gayri)
saçma sapan bir söylemdir. içinde godoşluk olan insanlar bunu kapitalist düzende de gerçekleştirebilir.
(bkz: bir yazarın fantezileri)
(bkz: deli saçması)
komünistlerin sürekli inkar ettiği bir durum. sıkışınca da demek kadınları mal olarak görüyorsun demeleri de ayrı bir tez konusu burada.

şöyle oluyor.
--komünist manifesto--
the communists have no need to introduce free love; it has existed almost from time immemorial.
--komünist manifesto--
türkçesi;
komünistlerin özgür aşkı ortaya koymalarına gerek yoktur. çünkü o eski zamanlardan beri zaten vardır.

halk arasında;
komünizmde karılar da ortak kullanılıyormuş.

evet aşağı yukarı böyle.
(bkz: komünizmi karısını paylaşmak olarak anlayan adam)

- karıyı kızı paylaşıyomuşuz amk. doğru mu o?
+ yok lan. olur mu öyle şey!
- abi o zaman yengeyle bizim bakkal...
burjuvazi kadını mal olarak gördüğünden özel mülkiyetin olmadığı komünizmde kadını da paylaşılacak mülk sanmıştır. bunun detaylı açıklaması "komünist manifesto" da bizzat marx ve engels tarafından yapılmıştır fakat bunnu için fikir sahibi olmadan bilgi sahibi olmak gerek ve komünizmi karalamadan önce bir okumak gerek ama okumadan düşünmden salt hakaret olarak "bunlar karılarını paylaşıyor vb." zırvalarsan, birileri çıkar senin allahına, peygamberine, kitabına giydirdirip "madem ki havva ve adem'in ilk insanlar olduğuna inanıyorsun demek ki hepiniz piçsiniz, herhalde sizde kardeşlerinizi beceriyorsunuz adem gibi..." zırvalamalarına karşı ciyaklamayacaksın.
ey peygamber! mehirlerini verdiğin hanımlarını, allah'ın sana ganimet olarak verdiği ve elinin altında bulunan cariyeleri, amcanın, halanın, dayının ve teyzenin seninle beraber göç eden kızlarını sana helâl kıldık. bir de peygamber kendisiyle evlenmek istediği takdirde, kendisini peygambere hibe eden mümin kadını, diğer müminlere değil, sırf sana mahsus olmak üzere (helâl kıldık). kuşkusuz biz, hanımları ve ellerinin altında bulunan cariyeleri hakkında müminlere neyi farz kıldığımızı biliriz. (bu hususta ne yapmaları lâzım geldiğini onlara açıkladık) ki, sana bir zorluk olmasın. allah bağışlayandır, merhamet edendir.

ahzab suresi 50. ayet

zorla dinden imandan çıkarıyorsunuz adamı.
komünizmi kıçından anlayan burjuvanın salakça söylemi.
kadına mal olarak bakan kafaların ortak mülkiyetten anladıklarıdır.

bu iğrenç propagandayı zamanında en çok kullanan, şimdinin "ombudsmanı" demirel denen adamdır.