Kuralları olan hayvandır.ilişkinizi onun belirlediği sınırlar içinde yaşarsınız.Sınırı aşmamanız tavsiye edilir*
zaman ve mekan tanımaksızın mala vuran üsturupsuz bir hayvan. * *
(bkz: kedilere ölüm) görüldüğü yerde öldürülmesi gereken yaratık.
ayrı kalmak zorunda oldugum andan itibaren her geçen gün daha fazla özlediğim yaratık.hiçbirşeyden pişman olmadım üstelik onsuz kalabileceğime inanmaktan başka..
aslında nankör değildir kediler... öyle yılışık olmadıklarından herkese kendilerini sevdirmezler, "seçicidirler", bu yüzden "nankör" olmuş isimleri.
nankör bunlar. geçen 8 defa balkondan aşağıya attım. ölmedi şerefsiz. ilahi huzuru da beğenmedi. it. pardon, kedi.
"kedi nankör değildir, verilen bir parça ekmeğe minnet etmez sadece.." ünlü biri demişti bunu adını hatırlamıyorum ama doğrudur.. kedi asil bir hayvandır.

rivayete göre; sırtının yere gelmeme hali, peygamberimizi namaz sırasında yılan sokacakken, yılanı öldürüp onu kurtarmış olmasından dolayı kendisine verilmiştir. * mübarek hayvandır ve herkesin bilmediği bir özelliği daha vardır kedinin; ruhani varlıkları gözüyle görebilen ve o evdeyken girmesini engelleyen birkaç hayvandan biridir. birçok hayvan hisseder ama kedi görür! bu yüzden satanistlerin öncelikli hedefidir kediler.. sahibini mırlayarak tedavi eder, hastalığını koklayarak hisseder, ölümü bile önceden bilir bu hayvan.. bizzat gördüm. mübarek hayvandır. nankörlüğü asaletindendir.
küçük kaplan
Gelir yanınıza o kafasını sürter bacağınıza sırtını yukarı kaldırır sev diye.yatar yere patilerini kaldırır yukarı. elini uzatırsın oda paticiklerini uzatır nereye gitsen oraya gelir. süper sevimli yaratık
kesinlikle yerküredeki en matrak hayvan. bu matraklığı merakından ve bitmeyen enerjisinden alıyor. ayrıyetten çok temiz şerefsizler. benim odamda yaşayamazlar o derece.
tüylü, küçük, mırıl mırıl, sevimli bir varlık olmasına rağmen neden çoğu korku fliminde oynatıldığını anlayamadığım hayvandır. bence böyle olması kedilere karşı kötü hisler beslemeye itiyor çoğu insanı.
henüz kendi kişiliklerini kazanmamış birer yavruyken yaptığı saçma hareketlerle son derece şirin görünen; ancak karakter kazanıp da ağır abi havalarına girdiklerinde; miskinlikten başka birşey yapmayarak ve yeri geldiği zaman posta koyabilme yeteneklerini de kullanarak adamı hasta edebilen; dört bacağı üstünde duran kuyruk sahibi insandan bozma hayvan türüdür.
bazen böylesine masum ve şirin olanları kesmek zor oluyor ama napalım. *
görsel
en şirini de budur.

http://i720.photobucket.c...209/izzki/dsc00436hz0.jpg
erkek kediler daha sıcak ve daha cana yakındır ama evin içine işerler...
sokakta size (bana) doğru bakarak yürürken boka basan versiyonu görülmüş, kopulmuştur.

sonrasındaki "hay allah belasını versin" ifadesi, oturup patisine bakması, yalamak istemesi ama yalayamaması, etrafa sürmesi süperdi lan.

(bkz: gülmekten sigara dumanının boğaza kaçması)

boka basan kedi mi olur be? *
bir buçuk aylık yavrusuyla 69 pozisyonunda birbirlerinin kafalarına karşılıklı olarak fittin fittin hareketi yaparak eğlenen hayvanlar. kedi ile 69 diye bir şey mevcutmuş yani.
güzel kadınlardan sonra yeryüzünün en şirin yaratıkları.
pencerenin altında ciyaklaması sonucu bir parça pideyi pancar turşusu suyuna batırıp attığım canlıdır. iyi mi ettim kötü mü ettim bilemiyorum.. ee orucun başa vurması bu olsa gerek.
nefret edilesi hayvan.
tekkeyi bekleyen çorbayı içer felsefesiyle kasapdükkanlarının önünde sabır gösteren hayvan.
bu aralar düşünce tarzı oldukça ilgimi çeken hayvan. bu başlığı okuyacak kadar kedilerle ilgilenenler zaten bilir, her kedinin ayrı bir kişiliği vardır. gerçi köpeklerin, kuşların, hatta balıkların bile ayrı ayrı kişilikleri oluyor. bitkilerde aynı şeyi göremedim ama. iki farklı saksıdaki aynı tür bitkiler birine 'çok güzelsin uleyn', diğerine 'ıyy iğrençsin' türü deneyler yapılmadıkça aynı şekil büyüyorlar.
her neyse, kediden bahsediyordum. çok absürd kişilik yapıları sergileyen kediler gördüm. ete rağbet etmeyip bezelye suyu içeni, kulak memesi fetişi olanı, evde oynayabileceği bilimum ıvır zıvır dururken illa ki priz deliklerine tırnak sokanı, sokakta yakaladığı kuştur faredir türlü ufak hayvanı öldürürken evdeki civcivi ellemeyeni var bunların. (bu bizim kedi oluyor. gördüğü köpeğin üstüne yürüyüp onu kaçıran, birlikte oynarken acıya dayanıp uzaklaşmayacak olsam beni de öldürecek olan bu canavar normal avı olan diğer ev hayvanlarına ses çıkarmıyor. limitlerini denemek için uzanırken civcivi üzerine koydum, şöyle bir kokladıktan sonra yürüyüp gitti.)
bu tür garipliklerin bir kısmını çevredeki insanlardan etkilenmekle açıklayabiliyorum. misal az önce bahsettiğim bezelyeci kedi sahibi yokken birkaç gün bizle kalmıştı. ikinci gün tenceredeki et suyuna sulandığını gördüm. bir parça haşlanmış et önerince de zevkle yedi. muhtemelen zamanında hayvan bu ne acaba diye bezelye suyunu koklarken sahibi 'yavrum benim, bezelye de yermiş' gibi sevgi ifadesi kullandı, kedi de iyi iş yapıyorum herhalde diye düşünerek o suyu içmeye başladı. (bezelye suyu deyip duruyorum, kastettiğim konserve bezelyenin içinde yüzdüğü şey.) veya bizim kedi küçükken bisküvi yerdi. ne zaman ben yiyecek olsam gelip miyavlar, bütün bir bisküviyi mideye indirirdi. fakat bu iştahı masanın üzerinde duran bisküviye göstermezdi, dönüp bakmazdı bile. eşlik ediyordu sanırım. geçenlerde kraker uzattım, kokladıktan sonra başını çevirdi. bir tane kendim yedikten sonra gene verdim, bu sefer nazlıca da olsa yedi.
bir diğer tuhaflık da çok kısa süre içinde bambaşka bir kişiliğe bürünebilmeleri. küçükken standart olarak şirin, oyuncu ve sokulgan oluyorlar. daha sonra belli bir davranış şekli oluyor, 'benim kedi musluktan su içmeyi sever' diyoruz mesela. derken birden bire bu kedi yerleri yalamaktan hoşlandığına karar veriyor, bardaktır şişedir ne bulursa devirip suyu yere dökmeye başlıyor. okşanmaktan hoşlanan hayvan kendisine dokunan bir el hissettiği an ters ters bakıp yattığı yerden kalkmaya başlıyor. henüz 'eskiden ne şirin hayvandı, ne oldu buna' evresi geçmeden bu sefer sokak serserisine dönüşüyor, başına bir şey gelmese barileri yaşatıyor insana.
öyle işte, hiç iletişime geçmeden uzaktan seyretmesi bile zevkli bu yaratıkları.
(bkz: pisi pisi)
nankörlük sıfatını üstelenmiş hayvan.
bazen sarı, bazen beyaz, bazen sarı beyaz, bazen siyah beyaz, bazen siyah sarı beyaz tüyleri olan miyavlayan, dört bacaklı hayvan.