karısını çalıştıran erkeğe erkek demek

çalışmıyorsa bozuktur. kapat aç düzelir.

Hastamısın evladım tabi ki çalıştırıcan. Kocam beni dövmüyor diye kocasından davacı olanların dünyasındayız...

bence sen bu gidişle seni çalıştıran adamla da evlenemeyeceksin selia.

git az insana karış.

hayat sokakta.

Evli değilim böyle bir sorunum da yok.

Burada nara atanların çoğu bekar ve anneleri bacıları çalışıyordur eminim.

Boş muhabbet yapmayın.

karısının turşusunu kurmayı unutan erkektir. yazıktır, en yakın zamanda kurması gerekmektedir.

(bkz: güneş görmeyen yerde muhafaza ediniz)

sakıncalı bir durumdur ve buna izin veren erkeğe de erkek demek, biraz komiktir açıkcası. karısı işte meslektaşlarıyla kaynaşırken bunların içinde erkekler de olacak, insan hiç mi demez benim karıma şuan yazıyor olabilirler diye? gerçekten midesizlik.

ben git çalış demem. evde oturacaksa pekala bakarım kendi maaşımla. ha ben evde oturmak istemiyorum derse hayatı cehennem edip, eve de hapsetmeye gerek yok. çalıştığı yeri bilirim, diğer çalışanların çoğunluğu da kadın olursa sorun teşkil etmez.

insanı hayrete düşüren başlıktır. zira geri kafalılığından geçip yaşadığı ülkenin gelir gider seviyesinden bihaber olduğu aşikardır. insan gerçekten hayret ediyor.

biz ona kısaca fakir de diyebiliriz. Tatlım kızlar çalışmak için yaratılmamıştır. Net

Sadece kek de diyebilirsiniz.

Çikolatalı olursa da lezzetinden yenmez yeminle.

insanı hayrete düşürecek durumdur. evet.

Karısını hergün binlerce erkeğin içine salmaktır. ilerleyen günlerde arada samimiyet kuracak bir bey bulup iki gün sonra feys falan bunlar hunharca gibişmeye başlayacaktır. Bir ay sonra boşanma davası açarsınız ama. Karınızı başkası siker sizde mal gibi aylık 1500 2000 tl nafaka verirsiniz. Evden salmayın. Hatta evlenmeyin kadınlara güven olmaz siktir et evlat.

Değişik bir olgudur. Evet.

bu dönemde tek başına çalışan erkeğin maaşıyla bi sik olmayacağından çok zor bir iş olmamakla birlikte çalıştırılabilir.

Zorlamadır.

Karı kısmı evinde oturur yani.

bizim komşu, biz 'gavat metin' diyoruz zaten. durun hemen eksilemeyin giri'yi.adama gavat dememizin sebebi 4,5k maaşı ,2tane kirada dairesi olduğu halde karısını yatılı olarak başkalarının evine işe göndermesi. yoksa kadının çalışma hayatında yer almasına hiçbirimizin lafı yok.

çalışan kadın kavramını götünden sokturmuş insan kelamıdır, fazla üzerinde düşünmemek, konuşmamak gerekir...

karısı başka bir kadının yanında da çalışıyor olabilir. günümüzde kadın işverenlerin sayısı azımsanmayacak derecede.

eşini sadece seks için kullanan , aralarında hiç güven olmayan , eşi ne zaman dışarıya çıksa ona buna verecek olan insanların yada anneleri böyle olan bebelerin cahilce düşünmesi.

çalışan her kadına potansiyel suçlu gözüyle bakan ilkel kafalı bir zihniyetin sarf ettiği sözdür.

sen yiyorsa geç bakalım savcı hanımın karşısına önünde iki büklüm olmak zorundasın.. koca koca adamlar 23 yaşındaki genç savcı hanımın önünden geçerken bile altlarına ediyorlar..
oo alay ettiğin bayan isterse seni yetkisiyle mahvedebilir.

okulun eğitimin kıymetini bil.

görür görmez sağ alttan tarihi kontrol etmeme neden başlık. baktım 2014'teyiz.

günümüz dünyasında hiçbir farkı kalmayan kadınla erkeği düşünürsek oldukça saçma durumdur. iş hayatında kadınlar oldukça önemli bir yükü çekmektedir. özellikle iletişim gerektiren meslek dallarında erkeklerden daha başarılı oldukları ayan beyan ortadadır. geçmiş yüzyıllardan kalma bu ilkelce düşünce derhal yerini eşitlik ilkesine bırakmalıdır. insanlar cinsiyet ayrımı olmadan aldıkları eğitim ve ilgi alanları sonucunda meslekler icra etmelidir.

diğer bir yandan inceleyecek olursak günümüzün zor geçim şartlarında çalışabilecek bir kadını çalıştırmamak oldukça saçmadır. evi tek maaşla geçindirmeye çalışmak, ailenin temel ihtiyaçlarını karşılamasında sıkıntı yaratabilecek bir durumdur. sırf "erkeklik" * olacak diye çocukların masraflarından kısmak, ailesini tatile götürememek saçmalıktan öteye geçemez. ayrıca günümüz kadını bilinçlenerek, gerekli eğitimi aldığı takdirde, evde durmayacaktır, bir şekilde çalışmasını bilecektir.

yazımı önderimiz atatürk'ün bir sözüyle noktalamak istiyorum:
insan topluluğu, bir ulus erkek ve kadın denilen iki cins insanlardan oluşmaktadır. labilir mi ki, bir kitlenin bir parçasını ilerletelim. diğerini göz ardı edelim de, kitlenin tamamı ilerlemiş olabilsin? Mümkün müdür ki bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça diğer kısmı göklere yükselebilsin? Şüphe yok, ilerleme adımları, dediğim gibi iki cins tarafından beraber, arkadaşça atılmak ve gelişme sahalarında ve yenilikle birlikte mesafe almak gereklidir.

aptalca beyandır.
artık devir değişti. kadınlar her yerde , her iş kolunda bulunabiliyorlar. eskiden , "elinin hamuru ile erkek işine karışma" şeklinde hor görülen, iş dünyasında pek olumlu karşılanmayan kadınlar, her alanda kendilerini kanıtlamış durumdalar.
bu ,erkek işidir denilen işlerde dahi başarıyı yakalayabiliyorlar. bu da hayatın müşterek olduğunun en yegane kanıtıdır. hadi çok maçosun ve çok eski kafalısın ( yanlış anlaşılmasın, eski yaşama önem veren ) e senin kadının kendi kariyeri için çalışmak ,çabalamak istiyorsa ne yapacaksın? bir bölüm bitirmiş , o bölümde ilerlemek, planlarını, hayallerini hayata geçirmek isterse ne yapacaksın? çalışma mı diyeceksin? dersen, terk edilirsin bir süre sonra. o kadın , yıllarca evde kös kös oturup yaşlanmayı beklemek için okumadı.

Bir çalışan kadın çocuğu beyanıdır.

eger kadın çalışmak istiyosa o ayrı ama istemediği halde mecbur bırakılıyosa acizliktir.

karısının çalışmasına izin vermeyerek kadını kısıtlamak istemindeki şahsın erkek değil. ezik, buram buram özgüven eksikliği kokan kültürel yozlaşma maduru olması sebebiyledir.