bugün

(bkz: kurşun kalemin kalemtraşla aşkı)
kardan adamın, güle aşık olup Türk edebiyatının zirvesine oturan ve popüleritesini gün geçtikçe pekiştiren bülbülün tahtında gözü olduğunun kabak gibi kanıtıdır. ondan sonra "ben eridim, güneşe sarı rengini verdim" gibi saçmalamaları görün siz!
bülbülün güle olan aşkı gibidir. sonu kavuşma ve ölümle biter.
kardelenin güneşe aşkı gibidir.
güneşin bilmesi gerekenler vardır...
http://a4.sphotos.ak.fbcd...50_1464708_65565872_n.jpg
platonik aşktır.
platonik aşktır.
kardanadam, güneş'i çok sıcak ve görkemli bulur. kendisi ise soğuk ülke adamıdır. burnu havuç gibidir fakat gözleri çok güzeldir; adeta bir çift zeytin gibidir gözleri. fakat, kardan kadın bu aşkı anlar anlamaz , üzüntüsünden 18 kg kar erir ve karanoksiya olur. tedavisi ise güneş'in kaybolması ile mümkündür.

kardanadam, sadık yarini güneş'ten üstün tutar ve güneş'e "git burdan pislik, sevgilim eriyor. eritiyorsun bizi. " der.

güneş'te der ki; buralar eskiden hep kurak'tı. asıl siz sktirin gidin. 3 gün gelmedik anında ot gibi bitmişsiniz.

kardanadam'da der ki; güneş, kadar taş düşsün başına e mi!

o sırada gökyüzünden mucizevi büyüklükte bir meteor düşmeye başlar. gelir gelir güneş'i sıyırıp kardanadam'la kardankadın'ın üstüne düşer. anında geberirler.

güneş'te derki : - uffh, çok mu sıcak oldu yeaa.
aşktan eriyecektir.
(bkz: ironi)
aşkı anlatan çok güzel bir örnek.

yunusun dediği gibi:
benlik çıkarsa aradan geriye kalır yaradan

aşk yok olmaktır ve yoklukta anlam bulmaktır.
eriyip gitmesi mühim değildir,aşka uçmassan kanat neye yarar demiştir ya mevlana o hesap.yinede ümitsiz olmasın o kadar,buharlaşıp güneşe ulaşabilme ihtimali de var.
kara sevdalık dedikleri şey olurdu.

--spoiler--
sevdaluk yedi pitirdu benu.
--spoiler--
ölümüne sevmektir.
böyle daha iç burkucu görünen, aslında insanın insana aşık olmasından farksız olan durumdur.
gördüğü son şey sevdiği olmasını isteyenlerin aşkı kardan adamla güneşin aşkı.
bu ilişki yürümez.
sevginin adamı erittiğini bilmesindendir.
feridun düzağaçın aşkın önsözü ayrılık isimli şarkısında geçen küçük bir bölüm. tamamı ise şöyle;

konuşmadan anlatsam ya da
yüzüne bakmadan yapamam
gözlerin dolar şimdi ya da
önce benimkisi ne fark eder ki

kelimeler şu an kocaman birer yalan
konuşursam seni yakar susarsam kendime katlanamam

hiç durmadan yürürdüm yolumuz olsa
bu sana son susuşum son sözüm olsa
sonsuza gitmiyor aşk keşke gitseydi
alsa ikimizi uçup gitseydi
(bir hayat biriktirdim sana deseydi)

ne seninle ne sensiz anlatmak kolay değil
ve anlamak zor
hiçbirinde olmadı belki şimdi zamanı
bunu hayra yor

kardanadam güneşe aşık olmuş
bir sabah doğmuş güneş kara kışa
kardanadam mutlu yok olmuş

çok çok çok güzel yorum, öldürüyor.
aşkından eriyip gitmesidir.
"şem ile pervane"nin aşkına benzer. ölüm-kalım meselesi haline gelir aşk, yine de sevilir.
bir erkeğin bir kadına aşık olmasıdır. aşk adamı eritir, bitirir. sonra bir bakmışsın ki artık yoksun. o kadar yoksun ki sen aslında o'sundur. o da sen...

ha kardan adam, ha etten adam... fark etmez, aslında kadın diye aşık olunan o kadını yaratandır. kişi yaradanın eserine aşık olarak başlar o yolculuğa. o yol eser sahibine gider aslında, ama bu çok sonra anlaşılır. yani dostlar aşk güzeldir be...
sevdiğinize verebileceğiniz tek şey hayatınızsa, nasıl vermemezlik ederdiniz?*
ERiYEN KAR TANELERiNiN BUHARLAŞIP BULUTLARA ULAŞMASI iLE SEVDiĞiNE BiR ADIM DAHA YAKLAŞMIŞTIR.
ÖZÜNDE BiR OLMAK, SEVMEK EYLEMiNiN SAHiPSiZ TARAFI DEĞiLMiDiR ZATEN. KiM KiME KAVUŞABiLiYOR Ki.
öldüren aşk.