bugün

kendileri kürtçe konuşssada öz be öz türktürler. hem de hemen her köyde korucu vardır. pkk ya adam vermezler. hakimiyet alanlarında pkk faaliyet gösteremez.
türkiye'de bulunan eski bir yörük aşiretidir. aşiret sistemi her ne kadar doğu anadolu'da devam etse de batı anadolu'da yoktur. benim de dahil olduğum yörük boyudur. bir de kızılkeçilili yörükler vardır.
--spoiler--
aşiret, oğuzların 24 kolundan biri olan bozoklar kolundandır. moğol hükümdarı cengiz han'ın orta asya’daki istilaları üzerine, 13. yüzyılda bugünkü türkmenistan topraklarında yaşamaktayken büyük bir göçle iran'a yerleşirler. bir süre iğdır ve çevresinde konakladıktan sonra güneye doğru göçerek ahlat, şanlıurfa ve suriye bölgelerine geçmişlerdir.
osmanlı zamanında, anadolu'yu türkleştirmek için eskişehir, elazığ, malatya, adıyaman ve batı anadolu'ya aşiret mensupları yerleşmiştir. bugün sadece siverek'te, karakeçili aşiretine ait 58 köy mevcuttur.*
--spoiler--
urfanın siverek ilçesine mensup aşirettir. özellikle son nesilleri eğitimli üniversite mezunlarıdır.
en çok orta anadolu'da kırıkkale ve eskişehir yörelerinde yaşarlar. 2. abdülhamid'in muhafız alayı bu aşiretin gençlerinden oluşurdu. 2. abdülhamid, alman imparatoru'nun istanbul ziyaretinde bu aşireti imparatora ''akrabalarım'' olarak tanıtmıştır.
bizler bugün anadolu’nun dört bir yanına yayılmış durumda olan, oğuzların bozoklar ana kolundan oğuz han’ın büyük oğlu gün han’ın mensup olduğu, oğuzların en büyük boyu olan kayı boyu’nun en büyük aşireti; karakeçili aşireti’ne mensup büyük bir aileyiz.

atalarımız gündüz alp (süleyman şah) önderliğinde moğol istilası ile birlikte aral havzasından ayrılarak önce merv-mahan bölgesine sonra sırasıyla maveraünnehir ve horasan, ahlat ve adilcevaz, muş, malazgirt, eleşkirt, sürmeliçukur, amasya, mardin, elbistan, halep, caber, şam, çukurova, urfa, diyarbakır, erzurum, pasin ovası, kayseri, kızılırmak vadisi, sivas, kırşehir, ankara-karacadağ’a kadar uzanan bir göçten sonra selçuklu sultanı tarafından domaniç ve söğüt’e yerleştirilmişlerdir.

gündüz alp (süleyman şah)’in dört oğlu vardı; sungur tigin, gündoğdu, dündar ve ertuğrul. sungur tigin ve gündoğdu ailelerini alarak türkistan’a geri dönmüşlerdir. (sungur tekin ve gündoğdu ile orta asyaya giden aşiretin akıbeti hakkında tarihler de bir kayıt ve bilgi yoktur. )

halep’e yerleştiklerinde aşiretin bir kısmı burada kalarak “şam türkmenleri”ni oluşturmuşlar. bir kısmı da çukurova yöresine gitmiş ve sonradan adanada kurulacak olan ramazanoğullarının kökünü oluşturmuşlardır.

sitemizin yeni kurulması itibari ile detaylara çok değinemedik. bilgileri aile mensuplarımızın da katkıları ile yeniden güncelleyeceğiz.

ayrıca “makaleler” bölümünde de atalarımız hakkında yapılmış olan makaleler ve tarihi araştırmaları da yayınlayarak daha zengin bir içerikle siz ziyaretçilerimize sunacağız.
http://www.karakecili-asireti.com/viewpage.php?page_id=1

aşiret, oğuzların 2 kolundan biri olan bozokların kayı boyundan gelmektedir. moğol hükümdarı cengiz hanın orta asya’daki istilaları üzerine, 13. yüzyılda bugünkü türkmenistan topraklarında yaşamaktayken büyük bir göçle irana yerleşirler. bir süre iğdır ve çevresinde konakladıktan sonra güneye doğru göçerek ahlat, şanlıurfa ve suriye bölgelerine geçmişlerdir.
aşiret mensuplarının bir kısmı, osmanlı döneminde anadoluyu türkleştirmek için elazığ, malatya, adıyaman ve batı anadoluya yerleşmiştir.
ankarada nallıhan, beypazarı, bala ve sincan olmak üzere 4 ilçede karakeçili aşiretine mensup aile vardır bugün sadece siverekte, karakeçili aşiretine ait 58 köy mevcuttur.
http://tr.wikipedia.org/wiki/karake%c3%a7ili_a%c5%9fireti
öz be öz türk aşiretidir. sivasta 1,5 yıl kadar ileri gelenlerinin yanlarında kaldım. çok misafirperverdirler. iyilik yapmak için dünyaya gelmişlerdir sanki. sözleri senet, isimleri imzadır.
"malesef" coğrafi nedenlerden ötürü zamanla "kürt"leşmiş oğuz soylu türkler'in mensup bulunduğu aşiret.

türkler'in baskın, empoze edici bir kültürünün olmamasından, yani türk kültürünün bir nevi çekinik olmasından ötürü türkler, farklı ırktan nüfusun baskın olduğu yerlerde bir şekilde baskın kültürü alıp oraya uyum sağlıyorlar ve neredeyse asimile oluyorlar. nitekim bu aşiretin güneydoğu'daki kolunun türkçe bilmeyen mensupları var.

türkler'in diğer ırkları asimile edememesi ayrı bir konu tabi. nüfus olarak yoğun bulunduğumuz noktalardaki yabancı ırkları bile asimile edememişiz. sanırım bu göçebe toplum olduğumuzdan. kim bilir? belki hoşgörü, belki de iyi niyet.

geçmişe baktığımızda türkler'in çin'e yaptığı seferler ve göçlerin sonucu sadece oraya yerleşen türkler'in asimile olmasıydı. geçmişte avrupa'ya yapılan göçlerin tek kalıntısı gagavuzlar. daha sonrasında ise osmanlı'nın iskan politikasının sonucunda yabancıların türkleşmemesi...

öte yandan ispanyollar ve portekizliler'e baktığımızda az sayıdaki nüfuslarıyla güney amerika yerlilerini nasıl latinleştirdiklerini görüyoruz. bu durumun onların baskın, empoze eden kültürlerinin sonucu olduğu aşikar.

belki de doğanın dengesi türkler'in asimile edici bir kültürünün olmasını kaldıramazdı. düşünsenize, dünya türk olurdu.
kürtleşmemiş yalnızca dilini yitirmiş türk aşiretidir. bugün bile ertuğrul gazi'yi anma ve söğüt şenlikleri'ne katılırlar.
asimile olmuş bir türk aşireti. (bkz: mahmut tuncer)
mensubu bulunduğum aşirettir. kırıkkale ilinin karakeçeli ilçesi ismini bu aşiretten alır. oğuz hanın en büyük torunu kayı'nın soyundan gelmektedirler. urfa tarafında yaşayanları kürtleşmiş olmalarına rağmen son yıllarda büyük bir hızla* tekrar türkleşmektedir. bizzat kendim tanıştığım bir tanesi osmanlı aslında kürt olabilir tarzı fantastik söylemde bulunsada sonradan türk olduğunu kabul etti.
kürtleşen bir aşiret olmasına rağmen hızla tekrar türkleşmektedirler.
kürt faşizmini en iyi özetleyen aşirettir.
türkiye'de çok geniş bir coğrafi alana yayılmış oğuzların Kayı boyuna mensup bir Yörük-türkmen aşireti.
(bkz: sarıkeçili aşireti)
mensubu olduğum aşirettir.yörüğüz ve türküz allah bozmasın.
karakeçili aşiretinin mensupları 2 yerde nüvelenmiştir. biri iç anadoluda ankara-kırıkkale-bilecik havalisinde, biri güneydoğuda antep-urfa civarında.

güneydoğudakiler kısmen kürtleşmiştir maalesef. hamidiye alaylarındada yer almışlardır. ancak iç anadoludakiler o birlik-bütünlüğü korumuş ve geleneklerini asla kaybetmemiştir. abdülhamid han bu gelenekleri koruyup kollama adına da çeşitli faaliyetler yürütmüş kayı boyu ve en büyük aşireti olan karakeçili aşiretinin geleneklerini bizati takip ettirmiştir.

güneydoğudakileride hamidiye alaylarında iyi rütbeler vererek bu aşirete gereken kıymeti yine vermiştir. ertuğrul'dan miras bize bunlar. mirası korumak bize düşer.
Bagli oldugum asirettir has turk soyudur . Osmanliyi kuran boydur .
Şanlıurfa'da kiler %99-100 Kürtleşti aynı Tırkanlar gibi Şırnak/idil'dede bir köyleri bulunmakta oda asimile olmuştur.
Karakeçililerin Kürtleşen kısmı kısmen Iğdır ve Şanlıurfa'da yaşarlar.Şuan gördüğümde ve youtubede video izlediğimde şok oldum,adamlar düğünlerinde pkk şarkıları çaldırıp 'biji kürdistan' diye bağırıyorlar bir Türkmen aşiretine yakışmadı....
Önce inanmadım tek bir taneye mensuptur dedim bir baktım Şanlıurfa'da ki nerdeyse bütün Karakeçili düğünlerinde aynı pkk yandaşlarının şarkıları ve 'biji kürdistan' şarkıları çalıyor.Sonra seçsis sitesinden bir kaç köylerinin seçim sonuçlarına baktım ve Hdp'ye %70'in üzerinde desteklerinin olduğunu gördüm,aynı şekilde gene Kürtleşmiş Tırkan Aşireti'de aynı onlarda Şanlıurfa Siverek'te yaşıyorlar Karakeçililerle yakın bir çoğrafyada yaşıyorlar(Karakeçililer Haliliye,Siverek,Viranşehir Tırkanlar Siverek) bölgesinde bunlardada aynı şekilde 58 köy olan Tırkan Aşiretinin tamamına yakınında Hdp çıkmış ve düğünlerindede devlete karşı bildiğin kin şarkıları çalıyor 'iLGiNÇ'...
aslen türkmen aşiretidir. osmanlı kaynaklarında da yörük türkmen aşireti olarak geçerler.
batıdakileri full türkçe konuşur. ama doğudakileri kürtçe konuşur.

ama buna rağmen türküz biz derler. asimile olmamıştır büyük bölümü.
Doğuda kalanları kürtçe de bilse hala türk olduklarını kabul ederler aslında kürtçe mi farsça mı konuşurlar belli değil...
Güneydoğu da yaşayan kürtçe konuşsa da göçebe olanı hala türk olduğunu bilir

Yerleşik gitti tabi.
henüz diriliş ertuğrul dizisi yoktu.
sene sanırım 2010 ya da 2011.
ofisimde söğüt'ten aldığım kayı boyu flaması asılı.
urfa'lı bir müşterim geldi.
teklif vermişiz, pazarlık yapacak.
hoşgeldin, beş gittin, çay-kahve faslından sonra adam bana "hemşerim" dedi.
adam urfalı, ben bursalı, bana hemşerim diyor.
şaşırdım haliyle.
"ne zaman geldin buraya hemşerim" diye sordu.
dedim "ben doğma büyüme buralıyım, bizimkiler mübadelede gelmişler."
şaşırdı, "sen urfalı değil misin?" dedi kayı boyunun flamasını göstererek.
gülümsedim.
anladım ne demek istediğini, bunun kayı boyunun tamgası olduğunu, kayı boyunun güneydoğu'da da yerleşmiş aşiretlerinin olduğunu bunlardan birinin karakeçili aşireti olduğunu, ne yazık ki bunların kürtleştiğini, kürtleştirildiğini anlattım.
adam şaşırdı.
"karakeçili türkmeniyiz" biz dedi, "ama ne türkler, ne kürtler bunu bilmiyor, bizimkiler bile bilmiyor, bizim evlerimizde de bu işaretten var..." diye devam etti.
bu adam ünlü bir tekstil firmasının sahibi, aşiretin ileri gelenlerinden biri.
o dönemden beri her projesinde birlikte çalışıyoruz. güzel de çalışıyoruz, pazarlık dahi etmeden.
çünkü o da ben de biliyoruz ki türk, türkü düdüklemez, kazıklamaz...
Diriliş yokken de bildiğimiz bir aşirettir. Hatta babamın anne tarafı kendine karakeçili derdi. Baba tarafı kabasakallı.

(bkz: KOZAN)
Akdeniz'de, iç Anadolu'da ve Şanlıurfa'de köyleri bulunan bir Türkmen aşireti.
görsel

Kadınlar başta olmak üzere Karakeçili aşiretinin 1932'de yapılan Birinci Dil Kurultayı'na Atatürk tarafından davet edildiğini biliyor muydunuz?

Bozokların Kayı boyundan olan ve "Ulu Yörük" olarak bilinen Karakeçililerin dil kurultayına çağrılmasının nedeni, unutulan Türkçe sözcükleri saptamak ve kullanıma almaktı.

Kadınlarımız Cumhuriyet'in direği olmuştu artık ...
Karakeçili aşireti Kürt tıpkı Kars Avşar aşireti gibi diyen bir mezopotamya eşeğini görmemizi sağlayan türk aşireti

Bir de Halil inalcık'a iftira atmış anüs deliğine çaktığım

Bakalım Halil inalcık ne demiş

"Hurafelerle, rivayetlerle tarihçilik yapılmayacağını belirten inalcık, “Kayı teorisi Osmanlı hanedanını yüceltmek için ortaya atılmış bir teoriden ibarettir” diyor ve şunları söylüyor:

“Osmanlılarda hanedanın menşei hakkında başka bir teori vardır. Oğuznâme'de Türkler'in dip-atası Oğuz Han olarak kaydedilir. Sözde onun 6 oğlu olmuş. Gün, Ay, Yıldız, Gök, Dağ, Deniz... Gün en büyük oğluymuş... Onun oğlu da Kayı... Oğuz Destanı diyor ki, Hanlık Oğuz Han'dan sonra Gün Han'ın hakkıdır ve ondan sonra da bütün Türk kabileleri üzerinde egemenlik Gün Han'ın oğlu Kayı'ya aittir. Osmanlı hanedanı da işte bu Kayı Han'dan geliyor. Bu şecereyi, ikinci Murad zamanında 1440'lara doğru Yazıcızade ortaya atmıştır. Yazıcızade diyor ki, Osman Gazi zamanında kabileler toplandı ve Oğuzhan'ın vasiyeti gereğince Kayı Han neslinden gelen Osman'ı han ilan ettiler... Osmanlı hanedanı Kayı Han neslindendir. Bu hikâye, 1440'larda ileri sürülmüştür. Yazıcızade neden bunu yazdı, açıklanması kolay. Timur, Osmanlılar'ı yendikten sonra Yıldırım Bayezid oğulları üzerinde egemenliğini kabul ettirmiştir. "

işin özü Halil inalcık oğuz adında bir türk kabile birliği yoktur veya kayı adında bir boy yoktur demez bunların varlığını kabul eder Osmanlı ailesinin kayı olduğunu reddeder

Hoş bu dallama iç Anadolu'da karakeçili yok dediği için normal yani halbuki az araştırsa Çanakkale,bursa'dan Karadeniz'e kadar uzanıyor araştırmak önemli

En tuhafı da yalnızca Urfa'da yaşayanları kendine Kürt diyor geri kalan alayı türküm diyor ama kesin karadeniz,ege,akdeniz, Trakyada ki mensuplarını hep foşik tece asimile etmiştir yoksa onlar da kürttür.