bugün

koz maca ve maca kizi tabirlerinden azıcık anlamakla birlikte an itibariyle entrylerde sıkça kullanılmaya başlanan bir benzetme çeşidi.

(bkz: kara murat)

birisi açıklasa da anlasak...hatta olsa da yesek...
nazım hikmet'in hakkında yapılan eleştirilere karşı burjuva beylere yazdığı-ki sanırım peyami safa'ya karşı yazmıştı ama tam olarak bilmiyorumm- şiir. aşağıdaki gibidir.

behey!
kara boynuz gibi kaşlı
mukaddes apis başlı
adam;
behey!
kara maça bey!
sen şiirin asil kamusuyla konuşuyorsun,
ben asaletten anlamam.
şapka çıkarmam konuştuğun dile,
düşmanıyım asaletin
kelimelerde bile.
behey!
kara maça bey!
ben bilirim
bu tehevvür bu şikâyaaat niçin?
bilirim
beni uykumda boğmak için
bekliyorsun geceyi..
ben ki bileklerimde tel kelepçeyi
bir altın bilezik gibi taşımışım,
ben ki ilmikleri sabunlu iplere bakıp
kıllı kalın ensemi kaşımışım,
tehdidine pabuç
bırakır mıyım hiç?
behey!
kara boynuz gibi kaşlı
mukaddes apis başlı
adam,
behey!
kara maça bey,
behey, yüzü kara.
ruhunu bir zenci esir gibi çıkardın pazara,
bir orospu odası yaptın kafatasını...
hâki ceketli ölülerin ceplerinden
çalarak parasını
satın aldın kendine
isviçre dağlarının havasını.
ve işte bundandır ki, bugün
ablak sarı suratında senin
kanlı altınların kızıllığı var..

acayip rüzgârlar esmiyegörsün başımdan.
yoksa musahhih maaşımdan
haftada üç papel taksite bağlayıp seni
bir şamar oğlanı gibi kullanırım.
beyimin böyle işlerle ülfeti var sanırım,
mükemmel yapar vazifesini..

behey!
kara maça bey!
halka ahmak diyen sensin.
halkın soyulmuş derisinden
sırtına frak giyen sensin.
yala bal tutan beş parmağını
beş çürük muz gibi,
homurdanarak dolaş besili bir domuz gibi.
meydan senin...
mi dersin?
hata edersin,
bizde o göz var mı baksana!!
ben içirmek için sana
kendi kara kanını
bir ateş çemberle çevirdim dört yanını!
sağa git
yok geçit,
sola git yok,
ileri
geri
yok.
kıvır kuyruk kalemini kalbine sok
bir akrep gibi intihar et...
nazım hikmet yakup kadri'nin küfür ve hakaretlerine varan 3 şiir kitabında cevap şiiriyle cevap vermiştir.bu şiirde geçen kara maça bey yakup kadri'nin ta kendisidir. söylentilere göre mustafa kemal'in de hoşuna giden bu hiciv yakup kadri'nin de bulunduğu yemeklerde mustafa kemal'in isteğiyle okunurmuş.