bugün

izmirde ikamet eden kardeşlerim bilir izmir ulaşım için kent kart adında bir elektronik kart bulmuş. kartın içinde para sıkışması dışında bu kart iyidir, hoştur ama bu kartı okuyan otobüse navigasyon eşliğinde yerleştirilen cihaz için o kadar da hoş diyemem. otobüsün bindiğiniz zaman kartı manyetik alana götürürsünüz ve izmire yeni gelmişseniz şu iğrenç kadın sesiyle karşılaşmanız muhtemel: 'bakiyeniz bitmiştir. ' anlatırken bu cümlede hiç bir şey yok gibi gözüksede acı olan bu sesi bütün otobüsün duymasıdır. kıpkırmızı olursunuz ve lanet ederek o otobüsten inersiniz o iniş kısmı da o iğrenç kadın sesinden sonra daha da acı bir rezilliktir.
diğer şehirlerdeki otobüs rezilliklerini görünce,bu bir güzellik gibi gelmektedir.
"bir tek chp olsun bana bi şey olmaaaz" diyen izmir halkının fazla iplemeyeceği rezilliktir.
izmirdeki otobüs rezilliği, yeni alınan otobüslere alıştıktan sonra eskilerinin çekilmezliğinden ibarettir. Bakiyenin yetersiz olması hiçbir zaman bir rezillik değildir. Bu ülkede parası olmayan rezilse, rezalet bir ülkede yaşıyor olmamız en büyük rezalettir. Kaldı ki canım izmirimin otobüs şoförlerinin çoğunun bugüne kadar parası olmayan birisini yolda bıraktığı görülmemiştir.
-Arkadaşım uçağına geç kalmıştı, uçağa yatişebilmek için taksiye bindik ve ben cebimdeki tüm parayı taksiye verdim. nede olsa havaalanında bankamatik bulurum dedim. Ama yanılmışım, işbankası bankamatiği yok. yanımda 3 kentkart var hepsi boş çıktı. en son otobüsten inerken arkadaşımı arayıp beni almasını istedim. Konuşmamı duyan otobüs şoförü " belediye otobüsü bu, belediye vatandaşa hizmet için vardır diyip beni otobüse bindirdi." bu denli güzel bir şehirdir ve yeni gelen otobüsleride candır,kandır.
haftasonları 169 numaralı otobüse binmek bu rezilliği yaşamaya yeter.