izmir biz bu işi beceririz zirvesi

suların kesilmesi nedeniyle katılamayacağım zirvedir.

geç öğrendiğim zirve. daha erkenden bilseydim, giderdim. bir dahakine artık.

Daha nekadar eğlenilebilirki denilen zirvedir
umarım devamı gelirdir
kestane şekerleride güzeldi haaa...

Siyaset meydanı tadında olup tartışmalara müzik arası verip kaldığı yerden devam eden bi nevi bilgi zirvesi oldu diyebilirim. Hayatında görmedğin insanlarla bir araya gelip ilk önce ''meraba efendim öhöhö öhö tarzında yaklaşım olsada iki saaat sonra puhahaha zuhahah şeklinde devamj eden diyaloglar olmuştur. Gelen herkesşn ne kadar mütevazı olduğunu görünce ben kimseyi tanımıyorum ne işim var orda diyenlere kapak olacağını da söylemeden geçmek istemiyorum. Herkesin farklı farklı düşünceleri olsada ortak noktada buluştuğunu anladık. Bu arada aramıza çalıntı nicklerle yani hiç düşünmeden dur şunu nick olarak kullanayım diyen arkadaşlarda vardı. Yani ne bi yaratrıcılık ne bi nick için isim düşünme yok. * Velhasıl kelam moonlight sonata kardeşime böyle bir zirveyi düzenlediği için teşekkür ederim * oraya gelen herkese tek tek teşekkür eder önlerinde eğilerek huzurlarından ayrılırım. * ajdaranikinyandasi seni unuttum sanma bilerek buraya yazmadım seninle sonra görüşücez teke tek deiyiym demekle olmaz *

gece 1 gibi sona ermiş zirvedir. katılan tüm arkadaşların ellerine ayaklarına sağlıktır. ancak şu saatlerde alkolün de etkilerinin azalmasıyla bu entry girilebilmiştir.

(bkz: düzenli içici)

20:30 gibi katılma şansı bulduğum zirve. daha önce bursa'daki zirvelere katılmıştım, izmir'de ilk zirvem olduğundan az da olsa gergindim; ancak bursalılar olarak her yerde olduğumuzu kanıtladık.

her şeyin ötesinde çok eski nesillerde kalmış uludağ sözlük mazime beni döndürmüş ve yeniden yazmaya başlamama yardımcı olmuştur. `

derin mavi`'nin yaz demesi de sanırım yazmam için en önemli etkenlerden biri oldu. az kaldı, az konuştu; ancak yerinde tespitleri vardı.

turkkahvesitadindanescafe değişik bir adam. age of empires ruhu taşıyan arkadaşımız farklı görüşleri ve muhteşem sesi ile (6 saniye kadar duyduk gerçi) eğlendirmeyi ve düşündürmeyi bildi.

bursa'dan zirveyi şenlendirmeye kestane şekeriyle gelen ve nicki aklıma geldiği an ekleyeceğim yazar arkadaşımıza memleket hasretimi giderdiği için ayrıca teşekkür ederim ve evet, olayımız erkan oğur'dur. büdüt: kendisi zephyra imiş.

moonlight sonata ile ilgili söylenecekler var.

birincisi bu kadar çok insanı bir arada tutmak zordur, bir araya getirmekten bile...

kendisi ayakta kaldı, güldürdü, konuştu ve hepimizi çok güzel ağırladı.

nickler konusundaki unutkanlık atıldığında kendime geleceğim elbet; ancak sözlükte bu kadar marxsever bir arada bulun muşmuydu daha önce çok merak ediyorum?

Katılamayanlar için bir kayıp olarak gördüğüm, en kısa zamanda tekrarlanmasını umduğum zirve. Moonlight Sonata'nın da dediği gibi: "izmir bu işi becerdi."

hakkında belki de uzun uzun yazmak gereken zirvedir...

öncelikle, organizatör olarak moonlight sonata ile iş yapmak iyiymiş, ayrıca sevdim de kendisini, daha önceki muhabbetimizden de tahmin ettiğim gibi yakın buldum. bir dahaki sefere ve benzer her türlü organizasyonda el birliğine her zaman açık olduğumu söylemeliyim.

türlü nedenlerle gelmeyenlerin günah çıkarmalarına gelince... açıkçası, bu konuda söz söylemekten bile acizim. kendi bilecekler iş tabi, tek kız, çift kız, iki kız arası bir erkek, az erkek çok kız, az kız üzeri kuru erkek... bunlar kulağa güzel gelen şeyler. ama salladığımı söyleyemem... bildiğim şu. birbirini yeni tanıyan insanlar için sanırım güzel bir gece oldu. gelindi, görüldü, eğlenildi. muhabbetimizi paylaşanlara şükranlar olsun...

mekan konusunda ufak tefek sorunlar yaşadık, hatta son anda mekanın organizasyonu iptal etmesi bile gündeme geldi. nedeni kendi aramızdaki iletişimsizlikti ama bi türlü halledildi tabi. fakat böylece anladık ki mekan sahibi "çerkezköy hıyarı" familyasından bir odunsu. kendi payıma ve bir özeleştiri olarak, bir dahaki sefere daha farklı alternatifler düşünülmesinen yanayım.

yazarları ve zirvede dönen tatlı muhabbeti anlatmam zor, yeni tanışan insanların kaprissiz, kavga gürültüsüz muhabbetlerine özenmemek elde değil. bunda "samimiyet tanrısı" yazarneyazarneyazamaz'ın ve ajdaranikinyandasi ile turkkahvesitadindanescafenin renkliliği de etkiliydi tabi. bi taraftan da sinemam1986 ve kardeşim besik dürtmesinin muhabbetlerine kulak misafiri oldum. * pek muhabbet edemedik ama dinledim kendilerini, bir kulağım hep oradaydı. *
müzik konusunda eksik kaldık, biliyorum. sahne ekipmanımız, gitarımız, hatta mikrofonumuz bile yoktu. bir dahakine daha iyisi olur, söz. *

velhasıl, zirveye katılan yazarların tümüne ve konuklarına teşekkürler. darısı diğer zirvelere...

çok eylenceli ve hoşmuhabbet geçmiş olan zirve. ayrıca uludağsözlük izmir yazarlarının kalitesini de ortaya koymuştur bence.

kendini bulunmaz hint kumaşı zanneden ve zaten bulunmaz hint kumaşı olan izmirin zirvesidir.

sanzelize canavarı ve türkkahvesitadındanescafe ile birlikte hernekadar 45 dakika teras katında beklemiş olsakta* harika bir zirveydi.

moonlight sonata ve bu zirvede emeği geçen herkese teşekürler.

Uzak diyarlardan gelen derin maviyi aldıktan sonra alsancakta biraz zaman geçirip zirvenin mekana geçilecek. kikimusamba , + 1 , derin mavi ve ben tam 7 de mekandayız.

Teras falan diyoruz, "alt katın bahçesinin de üstü açık orası da teras sayılır, nihahaha" tarzı bir kandırmacayla zemin kattaki,daha önce mahsen olarak kullanılan yere geçiyoruz. Enteresan ve güzel bir atmosferi var. Zirve için güzel olabilecek bir yer, sesimizi duyurabilmek adına bağıra çağıra konuşabildiğimiz ve etraftakileri rahatsız etmeden kendi halimizde sohbet edebildik.

Yavaş yavaş çoğalıyoruz. 6 + 2 olmuşuz birden, + 2 leri sözlüğe kazandırma çabaları gözlerden kaçmıyor. Çoğalıyoruz. Masa düzenini ayarlamaya çalışıyoruz, post modern bir düzen yapmaya kalkışanlar oluyor fakat kalabalık arttıkça bu sanatsal çalışma zorlaşıyor. Klasik düz adam düz masa mantığına dönüyoruz. Çoğaldıkça masanın diğer ucuyla iletişim kopuyor. Organizatörümüz Post it kağıtlarıyla nickleri dağıtıyor, fakat nafile, kağıtlar bizden inatçı çıkıyor. Çoğalıyoruz.

Aydınlı dan başlıyor her seferinde kendini tanıtma faslı, ilk gelenler olarak 3-4 defa kendimizi anlatıyoruz ve bir yerden sonra sıkıcı olup kısa kesiliyor. Çoğalıyoruz. Yeni gelenlerle karmaşa çıkıyor. oturulduktan sonra tanışmaya başlıyoruz tekrardan. Zirveye tek başıma gelicem kimseyi tanımıyorum sıkılırım, kimseyle muhabbet edemem ki nin ne kadar gereksiz ve saçma bir düşünce olduğunu kanıtlarcasına herkes sohbetin, muhabbetin belini kırmaya başlıyor. Çoğunun hayatında ilk defa karşılaşıldığı bir ortamda ortak paydanın samimiyeti ve sıcaklığıyla kaynaşılıyor ve izmir'e yakışır bir zirve oluyor. Durduramıyoruz çoğalıyoruz. Ve bizim için ayrılma zamanı geliyor.

Üzüntüyle, istemeyerek, ayaklar geri geri giderek çıkıyoruz mekandan. Sayımız azalsa da farkında olmadan çoğalıyoruz. Güzel insanlarla, saygı ve sevgiyle farklı fikirleri oturup konuşabiliyoruz. Yeni insanlarla tanışıyoruz ve ÇOĞALIYORUZ...

Organizatörler başta olmak üzere herkese sıcak bir izmir akşamı yaşattıkları için teşekkürler...

kisiselbirileti

erken ayrıldığıma çok pişman olduğum zirvedir.
*