bugün

istiklal mahkemelerini eleştirip ergenekonu savunan bir zihniyetin söylemidir. oysa hukuki olarak farkları nedir? bakalım.

Devletin bekası için yapılmış mahkemeler söz konusudur şu sıralar gündemde. Birinde ne hikmetse darbeciler yargılanmaktadır. Suçlular, devlete, hükümete karşı gelenler, demokrasiyi "hazmedemeyenler"* ernegekonda yargılanmaktadır. Hukukumuz son derece gelişmiştir, böylece delilden sanığa değil, sanıktan delile*** gidilmektedir. Hukuk tüm kuralları, muhakeme usulleri ile uygulanmaktadır. *
Aynı zamanda da bir diğer mahkeme olan istiklal mahkemeleri söz konusudur. Suçlu olanlar yargılanmıştır. Devlete, devletin bütünlüğüne, anayasal rejime karşı çıkanlar hak ettikleri cezaya çarptırılmıştır.
canım arkadaşım** bir hukuki süreci* hataları çok olduğu halde kutsal amaçları uğruna savundun da, diğerini neden savunmadın? ne o canın mı yandı? haksız kişiler mi dava edildi ve lekelendi? bana gözünü kapayıp ergenekona bulaşan herkesi suçlayan sen değil miydin?
şimdi şöyle cevap verelim:
ergenekondaki herkes ne kadar vatan haini ise, istiklal mahkemesindekiler de o kadardır. Uydu mu? uymaması gerek değil mi? bu gerçekten boku çıkmış bir söylem değil mi?
O halde neymiş, gidip de küçücük beyninle hukuk sevdalısı ayağı yapmayacakmışsın.
Gelelim bilimsel ve tarihsel söylemlere! Devletler kurulur, fakat kemalist tarih anlayışının hatası ile osmanlı - türkiye bütünselliği dile getirilmemişse de gerçek böyledir. istiklal mahkemeleri, "Türkiye cumhuriyeti'ne yapılmış ayaklanmalar sonrasında kurulmuştur" derler ki bir ölçüde doğrudur. Oysa sorun, Türkiye cumhuriyeti'nden çok yönetim biçimine yapılmış saldırılara karşı olduğudur. halifelik kaldırılması, saltanat kaldırılması vs.(kürtleri geçtim onları meselesi daha farklı!). Yani istiklal mahkemeleri kurulduğu her seferinde, ülkede yapılmış bir darbe girişimine karşı oluşturulmuştur. 1924-5 kürt said ayaklanması, 1926 atatürk'e suikast girişimi gibi durumlarda kuruldu. Ne yapılsaydı? Bu süreç olmasaydı, cumhuriyeti benimsemeseydik, bugün acaba ergenekonlara gelen "intikam süreci" gerçekleşir miydi, orası kesinlikle muamma!
Ancak hepsini geçtim. Böyle özgürce tartışılan ve istiklal mahkemelerine, hatta bu ülkenin kurucusuna kolaylıkla laf edilen bir demokrasi ortamına nasıl geldik? düşünmeli insan bunları. yok özal ile, menderes ile geldik cırt curt! onların da etkisi oldu elbette. ama darwinci gördüm sizi. herşeyin başlangıcını kaçırıyorsunuz bakıyorum da. cevabınız yok başlangıca dair.(elbette kanuni esasiyi unutmadım beyincik).
ERgenekon meselesini savunmak ile buna karşı çıkmak, açık biçimde hukuktan çok ideolojiyle hareket etmek demektir. (bkz: beyin kıtlığı).
Neyse siz eğlenmenize devam edin, bu devran gelir geçer. Baki olan Türkiye Cumhuriyeti'dir. Onu kuranlar, yönetenler değil. Ama bu zihniyetle nasıl bu yaşa gelebildiniz anlamak zor!
atatürk'ün bile zaman zaman bu gibi konular için "diktatörlükle suçlanıyoruz ama şartlar onu gerektiriyordu" dediğini görmezden gelen bünyelerin kral'ın kendinden çok kralcı olabileceklerini gösterdiği önerme.
nutuk'u okuyun gelinde öyle konuşalım.
ittihjatcıların gerçek hukukla alakası olmadıgı için, bunlar yassı ada mahkemesinden de utanmazlar, "sizi içeri tıkan hukuk böyle istiyor", bunların hukluk anlayışlarıdır, bunların insanlıktaki amaçları kendilerini en çok çıkara kullandırmaktır, ulusalcılıgın tanımı nedir ki başka?

tarih sürekli sucsuz öldürülmüş binlerce insandan bahsediyor, yassı adada şehit edilenler bugün anıt mezarda, ya onları yargılayan haysiyetsizler? kim biliyor onların nerde hangi çukurda öldügünü?
tarihten bihaber gençlerin aşırı şekilde savundukları kuruluştur istiklal mahkemeleri. evet, şartlar gereği asker kaçaklarına, padişahı destekleyenlere çok çabuk ve ağır cezalar vermiştir. buna itirazı olan yok. zaten o zamanlar bu yapılmazsa daha büyük bir kargaşa çıkardı. yani şartlar olağanüstüydü ve bunların yapılması gerekiyordu. ama kaç kişi, istiklal mahkemesi hakimleri olan (genelde üç kişi olurlardı)kişilerin meclis te milletvekili olduğunu biliyor? yani yargılamayı yapanların hukuk kuralları hakkında büyük ihtimalle bilgileri yok. bu yüzdendir ki birçok kez, çok gereksiz yere idam cezaları verilmiştir. haksız yere... incelendiği zaman, istiklal mahkemelerinin cumhuriyetin kuruluşunda büyük katkıları olmuştur ama bunu yaparken haksız yere birçok kere de canlar yakmıştır. bunları söylemek "bok atmak" demek değildir. gerçekleri söylemektir.
savaş ortamında çoğunluğu haksız idamlara imza atmış mahkemeleri eleştirmeye bok atmak deniyorsa, seve seve atılır.

lan kurunun yanında yaş da yanar diyeceğim de, kuruya yaşa bir bakın bakalım; hangisi daha çok ?
bir mahkeme daha ne kadar adaletsiz olabilir ki?
(bkz: isklipli atıf hoca)
olacak iş değildir. gören de mahkemelerin "önce idamına sonra yargılanmasına" diye hüküm verdiğini zanneder.

statükocu dostlar için edit: ya hakikaten önce idam edip sonra yargılıyorlarmış. ama bir bildikleri vardır bencede...
Yobazların eylemidir, her tarafa sıçtıkları için ellerinde en çok bok bulunur.
sadece mahkemenin verdiği kararları bilmeyenlerin bok atmak olarak nitelendireceği eylemdir.
durumu ve şartları, tarihi göz önünde bulundurmayarak, geçmişte olması gereken bir olguyu günümüz şartlarına göre değerlendiren insan davranışı...
zaten öyle olan seye luzumsuz bir işlem yapmaktır.