insanların kuyrukları olsaydı şu an hayvanların kullandıklarından çok daha farklı şekillerde kullanırdık. çoğu zaman bir moda akımına alet olurdu eminim kuyruklarımız. sinek kovmak için kullanmazdık belki ama serinlemek için yelpaze tutabilirdik. dövüş filmlerinin vazgeçilmez hareketleri kuyruklardan çıkardı eminimki. ve tabiki kadınlarda, kesinlikle bir seks imgesi olarak düşünülürdü. "kuyruğa bak beee" gibi.
erkeklerdeki penis ölçüsü kuyruğa bakılarak tahmin edilmeye çalışılırdı.
kız milleti kuaföre gider ona da fön çektirir, ördürür, perma yaptırır, boyatırlardı. *
-depresyona girdim galba şekerim, kuyruğumu sarıya boyatıcam
-ay boyat boyat, ben de perma yaptırmayı düşünüyorum.
kadınların kuyruklarının kapalı olup olmaması konusunda toplumsal tartışmalar hatta krizler yaşanırdı.
(bkz: bir cinsellik objesi olarak kuyruk)
kadın için kullanılan "kuyruk salladı aşifte" * benzetmesi tam anlamında olurdu.
o zaman kişisel düşünceye kalmazdı kuyruk sallamak. bak arkaya sallıyosa tamamdır. *
sırada bekleyen insanlara "bu ne guyruğu abü" şeklinde bi soru sormak abesle iştigal olabilirdi.
* tek kişi bir kadına hem anal, hem vajinal takılabilirdi.
* vibratör diye bir şey olmazdı.
* ergen gençlerin kendini tatmin esnasında değişik arayışlar içine girmesi hasebiyle ibne sayısı çığ gibi büyürdü.
kuyruk acısı deyimi gerçek olurdu.
sinekleri, ellerimizi kullanmadan rahatça kovalardık
farklı versiyonlar için;
(bkz: halamın ta akları olsaydı)
(bkz: amcam olurdu)
bi de kuyruk temizliği çıkacaktı başımıza. akşamdan bastır omolu suya, sabaha kadar suyun içinde kuyruk salla. ı ıh olmamış.
(bkz: kuyruğun kadar konuş)
bir şeyden hoşlanıp hoşlanmadığımız hemen belli olurdu.
(bkz: maymun)
çok komik olurdu.*
kızların eteklerinin altına bakabilmek için merdivenlerde sotaya yatmaya gerek kalmazdı.
kuyruklu yıldız gökbilimi terimi olmaktan çıkar, dünyaca ünlü yıldızlara kuyruklu yıldız denirdi. (bkz: ööğğh)
pantalonların arka kısmı delikli olarak üretilirdi.
mafya, borcu olanın kuyruğunu keser, eline verirdi.
"ulan acaba kuyruksuz olsak nası olurdu" geyikleri çevrilirdi.
- yemin et lan harbi mi?
+ yeminle oğlum.
- kuyruk salla.
+ dumurrr

diyaloğunun gerçek anlamda yaşanması.
her işe kuyruklarını sokarlardı.
-BEYEFENDi KUYRUGUMA BASMIŞSINIZ.
-NE YAPAYIM BEYEFENDi BENiM KUYRUGA DA BASMIŞLAR HATTA O KADAR COK BASMISLARKI UCUNDA KIM AYAĞI VAR ONU BULMAYA CALISIYORUM.
burunlarını kuyruklarıyla karıştırırlardı.
bir ceza yöntemi olarak suçluların kuyruklarına teneke bağlanıp pantolonlarının içlerine de bir yılan sokulmaktan mütevellit ahalinin dahilinde sokaklara gark edilirdi. *
-kuyruğuma basma-
diyoloğunun daha fazla geçmesi...