bugün

tapdk denilen kurumun yeni düzenlemesi ile gündeme gelen içki yasağının insana söylettiği gerçek...
evet kimimiz üzüldü, kimimiz sevindi bu duruma.
ben keyf için rakı içenlerden olmama rağmen sevindim işin açıkçası.
zira insanımız keyf için değil sapıtmak için alkol tüketiyor, iş olsun diye, cesaret bulsun diye vesaire vesaire...
ve ne yazık ki içmeyle övünüp de içmeyi bilmeyen bir milletiz.
içip direksiyon başına geçiyoruz, içip havaya ateş ediyoruz, içip birbirimizle kavga ediyoruz, içip bayanlara tacizde bulunuyoruz...
ağzımızla değil, götümüzle içiyoruz adeta.
hele hele bazı kesim var ki çoluk çocuğunun nafakasını yatırıyor bu merete. içmese olmuyor, müptela olmuş artık...
yahu içeceksen ağzına iç.
anlamıyorum sizi...
maç öncesi içersiniz, düğünlerde içersiniz, asker uğurlarken içersiniz, sevgiliden ayrılınca içersiniz.
hasiktirin ulan.
bir güzeli karşına alıp iki kadeh parlatan insanlar olsanız zaten yasak masak gelmezdi ibneler.
iyi oldu.
100 sene içmesem aramam, ama içersem de bir büyük deviririm.
hadi siktirin gidin şimdi.

not: günde 2 paketten ziyade sigara tüketen biri olarak da şunu belirteyim, umarım sigara da kökünden yasaklanır da kurtulurum o meretten de...
bir de şu versiyonu olan söz:

"insanlar çooook zaman önce ağızıyla içseydi, içki haram olmazdı"
padişahçı gençler tarafından alkışlanan söz. devler kimseye nerede içeceğini, ne zaman içeceğini söyleme hakkına sahip değildir.

içki içen kişi eğer sonunda sapıtıyorsa devlet o anda orada meydana çıkmalı ve sorunu halletmelidir. sen her içene sapıtacak muamelesi yaparsan insanları ne yaptığını bilmeyen ve çobana ihtiyacı olan koyunlar gözüyle bakarsın.

Zaten bu yasak yıllardır uygulanmaktadır ancak devlet eliyle değil. mahhale kanunları ile yönetilen bazı mahallelere siz elinizde bira ile zaten giremessiniz. halihazırda ankaranın göbeğinde bile içkiyle dolaşamıyorsanız bu yasağa ne gerek vardır.

bu gibi ysaklar insanları bazı şeylere hazırlamak için başlangıçlardır. hani o dün haberlerde çıkan, kız ve erkekleri 45 cm ile ayıran müdür mantığıdır bu mantık.

hiçbir devlet vatandaşına içtiğince ne yapacağını bilmeyen ebleh muamelesi yapamaz.
(bkz: şarap ve kek yan yana gelmeyecek)
aslında doğrusu herkesi kendine benzetmek isteyen orospu çocukları olmasaydı içki yasak olmazdı.
peki bundan sonra ne gelecek? sokakda sigara içmek yasaklanır, sevgiliyle el ele dolaşmak yasaklanır çünkü tahrike girer, sonra sokakda yemek yemek birşeyler atıştırmak yasaklanır çünkü yiyemeyenler var ve boyle uzun gidecek bir olaylar söz konusu olur...
şahsen içkinin olup olmaması bende bir eksiklik yaratmaz. kullanana saygı duyulacak bir durumda söz konusu değil. bence tek sorun yasakçı mantık, yasaklar her nedense daha çok tüketmeyi tetikliyor..

örneğin avrupanın birçok ülkesinde sigara on sekiz yaş altına kesinlikle satılmıyor. aksine yaşını doldurmuş fakat on sekiz göstermiyorsa satıcı kimlik sorma hakkına sahip. mevzu şu, yaşı tutmayanlar tekel ürünü satan dükkanların önünde bekleyip diğer müşterilerden sigara ve içki satın almaları için yalvarıyorlar. tabi bunun çok büyük cezaları var, satan ve satın alan için.
bu sebepten kaynaklı olduğunu düşünürsek, avrupanın bir çok kentinde sigara ve içki tüketme yaşı 13-14 olması normal gibi geliyor..

bizim ülkemizde ise, her yaştan çocuğu, bakkala veya tekel bayisine göndererek, o yaştaki çocukların sigaraya ve içkiye aşına olmaları sağlanmış oluyor. bu da kültür ve eğitim sorununu ortaya koyuyor. kısacası yasaklar daha çok arzulamasını sağlar diyorum ve aykırılık kat kat artar, gizliden satışlar, sahtekarlıklar alır başını gider, cezası olsa dahi, bu işi yapanlar mutlaka ankaradan bir dayı ya da ensesi kalın birini bulur kendine.

yasaklar para babaları için ne kadar istikrarlı olacak göreceğiz.
halk cahil mottosu için
(bkz: halk cahil olmasaydı içki yasağı olmazdı)
Kendisi için neyin iyi neyin kötü olacağına devletin karar verebileceğini sanacak kadar ezik tiplerin hezeyanı bu. Lan hayvan herif, o hükümet orda bana hizmet etmek için var. Bana emir vermek, özgürlüklerimi kısıtlamak için değil. O başbakan benim efendim değil, ben ve bu halk o'nun efendisiyiz. O taş kafanız şu denkleme bir bassa belki ezikliğinizi atabilecekseniz üstünüzden ama nerde.
bu söylem akp ve politikalarını korumak savunmaktır. başka mantıklı açıklaması olmaz, olamaz. yazık ki inandığınız insanlar aslında yapmak istediklerini yaparken, siz kendi aklınızca bahaneler uyduruyorsunuz. kandırın kendinizi...
yada açıkça diyin "bu yönetim çok bahsettiği özgürlük muhabbetini kendince şekillendiriyor", "din ile ilgili bütün safsatalara özgürlük kılıfını giydirip yancı toplamaya, kendini güçlendirmeye çalışıyor". ama diyemezsiniz, çünkü kendinize bile itiraf edemiyorsunuz. yazık ulan size...
disarida alkol tuketiminin yasaklanmasi sonucu, evde aile ici siddetin artma ihtimalinin doguşudur.
Saçma sapan bir söylem. içip içip bayanlara tacizde bulunuluyormuş. bu başlığı açan saf öyle buyurmuş.

ulan dangoz! en baba pedofilleri, en büyük tecavüzcüleri araştır bakalım şu ülkede. çoğu bir yudum alkol almayan, dinine çok bağlı tipler. Ulan onu da geçtim hani trafik kazalarını örnek gösteriyorsunuz ya; bu ülkede senelerdir dini anlayamayan cahil halk yüzünden binlerce insan öldü. Dini de yasaklayacak mısınız?

Şuraya satırlarca entry döşeyecektim ama biliyorum ki ne yazsam boş. Embesil geldiniz, embesil gideceksiniz. Acıyorum sadece.

edit: başlığı açan ironi yapsa dahi farketmez; böyle düşünen saflara gitsin bu entry..
bunu iddia eden bünye henüz ingiliz ve hollandalı içki muhabbetiyle karşılaşmamıştır. garip gelebilir ama içkide oturaklı bir milletiz.*
cam tavan sendromudur. pireler üzeri kapalı bir cam kavanoza konarak üzerine de camdan bir kapak kapatılır ve izlenir. uzun süre zıplayarak bulundukları yerden kurtulmaya çalışan pireler her zıplamalarında sınır mesafesinde cam tavana çarpmak suretiyle yeniden aşağıya düşerler. belirli bir süre sonunda cam tavan kaldırılır gözleme devam edilir ve görülür ki; pireler cam kapak olmamasına rağmen aynı seviyeye kadar zıplayarak yere düşmeye devam ederler. bu öğrenilmiş başarısızlıktır.
milletimin geldiği son durum bu cam tavan sendromudur işte.sürekli engellemelerle karşılaşan yurdum insanı artık bunu kabullenerek içe dönük sorgular ve suçlama sonuçlarıyla kendince sebepler üretir.

ben içiyorsam ve farzedelim ki rezillik çıkarıyorsam sana nedir canım tehlikedeyse kendimedir zararım atın ölümü arpadan olsun der tercihime müdahale lüksü vermem sana, yok eğer etrafıma ise zararım gel al beni yargıla kes cezamı at içeri. olan olduktan sonra neye yarar mı dedi biri duyamadım aslında duymamış da olayım zaten zira duyarsam derim ki;
olanlar oldu, domuz bağları bağlandı, üstelik alkol de yoktu peki şimdi nerdeler. hesabı kim sormalı kime sormalı içkimi neremle içtiğim mi gerdi şimdi.dir.
ülkemizdeki bazı insanların sosyal gerçeğini ve mental yaklaşımını, beyni yerine başka tarafı ile düşünen, gözü yerine başka tarafı ile gören yaklaşım.
yazık.

tıpkı, taksimde yeni yıl etkinliklerine katılan bayanlara bazı insanımsılar tarafından yapılan tacizleri ''canım o saatte ne işleri var orda'' diyerek bayanları suçlayan zihniyet.
gerçekten çok yazık. eski tabir ile muhakeme yeteneksizliği örneği olan durum.
(bkz: din adına cinayet işlenmeseydi din yasağı olmazdı)
(bkz: alkol olmasaydı içki olmazdı)
(bkz: icki yasagi olmasaydi insanlar agiziyla icerdi)
(bkz: iktidar yobaz olmasaydı içki yasağı olmazdı)
(bkz: halamın taşakları olsa amcam olurdu)