bugün

evet bazı arkadaşların dediklerine katılıyorum ancak; yurt dışına çıkmıyorum diye pasaport verme işleriyle ilgilenen memurlar neden benim paramdan maaş alıyor? diye hiç sormadım saçma çünkü.

yada ben fransızca seviyorum ingilizce öğretmenlerinin maaşını neden ben veriyorum? da demedim. buda saçma.

eğer toplumun ihtiyacı varsa, talebi varsa sen ne dersen de. yakinen şahit olduğum ironik bir olay var ondan bahsedeyim. alkolün su gibi tüketildiği bir köy bile imam verilmediği zaman, müftülüğü zorluyor hoca neden gelmiyor diye. adamın ölüsünü hoca yıkıyor cenazede kuranı hoca okuyor. hoca olmayınca köy öksüz gibi oluyor diyorlar.

ben burada bu konuya yazanların mantık süzgeci kullanmadığını düşünüyorum. evet boş beleş insanlar bu görevi yapanlarda da var her mesleğin iyisi kötüsü olduğu gibi.
eskiden bizim oralarda "hakınan imamlık" (hak ile imamlık) vardı. diyanet imamlara para vermez ama o caminin cemaati de imamı aç koymazlarmış. kışlığı yazlığı hazırlanır verilirmiş. belirli günlerde cami imamı için namaz sonrası para toplanırmış. böylece imam işini en iyi şekilde yapmaya gayret edermiş. şimdiki imamlar sadece namaz kıldırmaktan mes'ul. namaz öncesi taharet yapacağınız tuvaletleri bok götürüyor ama niyeyse imam efendi ondan mes'ul olmuyor! maaşları döner sermayeden faiz ve fuhuş paralarıyla ödeniyor! çok derin mevzu efendiler!
Bu kadar cehalet olmaz, burada imamların para alması almaması tartışması cehalet den öte aptallık desek az gelir.
Yapmayınız lütfen, biraz aklınızı ve ahlakınızı kullanın lütfen...

Daha da basit anlatalım.
Yolda kaza yaptınız, biri size saldırdı polis çağırdığınız. Bunun için polis sizden ek ücret isteyebilir mi?
Güvenlik hizmeti olarak sizden para alabilir mi!
Demez misiniz "kardeşim, senin maaşını devlet veriyor ve ben vergilerimle bunu ödüyorum" işte böyle bir durum.
Din hizmeti de böyle, Kur'an da Allah "sizden ücret istemeyenlere uyun" diye bize "Allah yolunda yapılan iş için bir ücret istemeyin" diye peygamberlere ve onlara inananlara emir veriyor. Bu yaptığınız hizmetlerin gayretlerin ödülü mükafatı ücreti benim katımdadır, ben vereceğim diye Allah bizzat kendisi yukarıda yapılan paylaşımda geçen ayetler de diyor.
Yani; garanti kapsamında bir ürüne verilen hizmet için para ödemeyi bize, bu ürünü bize satana da bu hizmet için para almayı devletin yasaklıyor olması gibi.
Polisin ya da askerin gelip sizden can güvenliğiniz için ücret istemesini, devletin "bunun maaşını ödülünü ben veriyorum" diye yasaklaması gibi.

Burada konu din islam Kur'an değildir. Burada konu inanmak ya da inanmamak da değildir. Burada konu bir işin nasıl yapılacağı ne olduğudur.
Eğer bu dine inandığını söyleyen bir kişi tüm bu açık hükümlere rağmen gelirini kazancını geleceğini geçimini din üzerinden yapar, dini bir mobilyacı boyacı marangoz nalbant gibi meslek haline getirir ise bu dinin ismi asla islam olamaz.

Bu ne cahillik böyle?
ilk önce inandığınız veya inanmadığınız bir olgunun ne olduğunu bilin de sonra bu olgu üzerinden değerleri tartışın.

Siz Allah'a dininizi mi öğretiyorsunuz? Hucurat-16
Gereksiz değil de maaş denilmese iyi olur. Ne bileyim hani satılan kuran için fiyat kelimesi kullanılmaz hediyesi denilir. Böyle bir şey denmeli. Hediyesi olmaz belki ama huzur hakkı olabilir. Zira onlar bizim huzurumuz için görev yapıyorlar. Haklarını almalılar.
Evet ya allah versin. Niye biz masum köylüler veriyoruz? Sonra "tarım bitti".
imam bir arkadaşım vardı...

Adamda her bok her yol vardı...

Gelde bu adamın arkadından amin de...
Allah hakkı için yapsınlar bence de...
herkes kendi bulunduğu ildeki müftülüklere sorsun, imamlara maaş vermek caiz midir diye.
Lan bu adam imam olmasa namaz kılmayacak mı? Zaten namazdan sonra camiyi kitleyip ek işine gidiyor eee? Ayrıca imamlar memur yani maaşları genel bütçeden yatıyor diyanet 8 milyar tl yi ne yapıyor aq? Az buz değil nerde baksan 1,5 milyar dolar
Gerekir diyenin dini islâm olamaz.
Maaş karşılığında namaz kıldıran, ölü cenaze vb dini hizmet verenlere din için çalışanlara da uyulmaz.
Valla ben değil, Allah insanlara diyor. Türkiye de onlarca Kur'an meali var. Herhangi bir Kur'an mealini alın bakın.
isterseniz ingilizce olsun ya da başka bir dilde olsun yabancı dil biliyorsanız ya da orijinal metinde Arapça açın bakın "sizden bir ücret istemeyenlere uyun. Yasin-21" Kur'an da yazıyor.

Aynı zaman da Hud-51 de,
şuara-41 109 127 145 164 180 de,
kalem-46 da,
Tur-40 da,
Sebe-47 de,
Şura-23 de,
en'am-90 da,
Kehf-77 de,
furkan-57 de,
sad-86 da
Allah'u teâlâ belki insanlar anlamamıştır diye (rabbim bilmez mi yarattığını, okuduğunu anlamayan nice diplomalı cahiller varken okumayanın ne halde olduğunu bilmez mi Rabbim?) Peygamberlerine diyor ki "insanlardan bir ücret istemeyin. Din için hizmetinizin karşılığı benim katımdadır" diyor.

Peygamberin din için yaptığına sünnet diyorsak ve bizim için bir prototip oluyorsa; Allah peygamberlerine "din için din yolunda yapılan bir gayretin işin sonunda bir ücret alma" diyorsa,
Allah bizim gibi sıradan insanlara da " ücret istemeyenlere uyun" diyorsa...

Nerede biz de Müslümanlık, geçmiş bizden insanlık bile.
Mehmet Akif Ersoy.
imam mı olsam acaba? Oh iş yerinin hemen dibinde sana tahsis edilen konut, günde 1 saat çalışarak elde edilen yüksek meblağ, bir de sela mela parası oh ohhh değmeyin keyfime.
Hem cennete girecek hem de dünya yaşantısında para kazanacak.
kurana göre din adamı maaş almamalı ama günümüz şartlarında neredeyse mecbur.
gereksiz değildir fakat çok olmamalıdır.
kimin parası, kiminin duasındaki dualar neden yetmiyor ki kendilerine?

kundura tamirciliği vs yapsalar, başka işlerle ekonomiye katkıda bulunsalar bari..

günde bilmemkaçkere ezanı arada gelir hayrına okurlar bence..

ne güzel tezgah dimi amına koyayım..
din görevlisi dini hizmetleri yerine getirmek için maaş alıyor. bunu eleştirebiliriz ama ejnebilerin dediği gibi proper burial istiyorsanız sanırım bunun için bir görevliye gerek var. birinin sizin arkanızdan 3 kere hakkınızı helal ediyor musunuz diye sorması gibi bir teamül var sonuçta.

diyanet işleri başkanlığının konumunu ayrıca tartışmak gerekiyor.
bir realite. madem her şeye gücü yeten bir allah var ve bunlar allahı temsil ediyor, neden bizi sömürüyorlar? allah bunları beslesin.
durmadan batıya öykünen dincilerin devekuşu misali görmek istemedikleri gerçeğin kırıntısı. diyanete ayrılan para eğitime ayrılanın 5 kat fazlası.

gerçek laisizmde yeri olmayan durum. türkiye'de laiklik kağıt üzerindedir. devletin dine verdiği korkunç maddi destek kalkmalıdır. cami inşaasından imam-hatip okullarına, oradan imam maaşlarına hepsi.

o vakit herkes kendi camiisini yapmak ve imamının maaşını ödemek zorundadır. laiklik denen sistemin evrensel izdüşümü budur. camii ve imamla ilişkisi olmayan en az % 40'lık kesimin vergileri eğitim ve bilime akıtılması gereklidir. laikliği bilmeyen cahillerin ''bakın amariga'da bile nikahı bapaz kılıyor, kemalistler bizi belediyeye bağladı'' demekle olmuyor bu işler. birsürü gereksiz kurum-insan din-devlet bağlantısı ile hepimizin cebinden para tırtıklamaktadır.

can alıcı ve yanıltan nokta da şudur; ''e abi bu kurumlar devletin kontrolünden çıkarlarsa o zaman tarikatlar alır-yürür'' birsürü camiinin zaten belli tarikat bağlantıları mevcut, dernekleri ve bağış toplama sistemleri yıllardır tıkır-tıkır işlemekte, para toplamaktadır. her türlü vole. ulan hiçbiri de geri-dönüşüm yapmaz yani cukka. insan (insan mı dedim) bari aş-evi falan yapar, sokaklarda yaşayan gerçekten bir dilim ekmeğe-bir tas çorbaya muhtaç garibanlar var.
gereksizlikten öte caiz değildir.

zira imamlık bir meslek değildir ki karşılığında para ödensin ya da düzenli maaşı olsun. sağolsun süleyman demirel zamanında bir kanunla imamları maaşa bağladı da bir nesil imamlığı bir meslek zannediyor artık.

imamlık ya da diğer din hizmetleri allah rızası için yapılır. para karşılığında değil.

bu yüzden tarih boyunca her imamın bir terzilik, marangozluk, yorgancılık vb. bir gerçek mesleği olmuştur.

bunun dışında osmanlı padişahlarının bile kendi meslekleri vardır.
bir imamın hiç malvarlığı olmadan başladığı işinde, hiç gitmediği bir memlekette on yıl içerisinde iki bahçe iki ev bir araba alabilmesini sağlayabilecek imkanlara şaşıran insanın feryadıdır. zira kendisi onaltı sene okuyup üniversite mezunu olmuştur ve on yıl içerisinde bir imamın kazandıklarının onda birini bile kazanamamıştır, haklıdır, maaş meblağından önce kafalardaki düşüncelerin değişmesi lazımdır.
Onlar da devlet memurudur, onlar da maas alir.
adam dinden çıkmışsa bile çaktırmaz. mesleğidir, ekmek teknesidir. işte gereksizliği bu noktadan fışkırmaktadır zannımca.
(bkz: imamının parasını kendin öde müslüman)
ulan bu kadar geliri varsa imam olmak lazım söylemini getiren cümle.
(bkz: hayrına ezan okumak)