bugün

(bkz: dost kazığı)
insanlara olan güveni taban yapan ve de unutulması çok zor olan hatta asla unutulmayan bir tür acı.
Önceden sezilemez ve ani olur. Ama çok büyük bir tecrübe olur, şöyle ki artık ailenizden başka kimseye güvenemessiniz.
inanılmaz bir biçimde intikam alma isteği uyandırır insanda.aslında ilkin de değil her kazıkta duyarsınız bu isteği ama eğer dostunuzu zamanında gerçekten sevmişseniz bu intikam asla alınmaz.kalan güzel anılarla hayata devam edilir.
belki alakası vardır.
(bkz: canım dediklerim canımı aldı)
dost kazığının tadını alma yoluyla kimseye güvenilmeyeceğini anlamaktır.

anaokulundaydık. sümeyye diye bir arkadaşım vardı, kim bilir belki de bu yazdıklarımı okuyacaktır.

oğulcan'a aşıktım, o yaşta ne kadar aşık olunabiliyorsa. 23 nisan kutlamalarında onun yanında yer almak için uğraşmıştım mesela.

okulun son günleri, kutlama yapıyoruz. güzel güzel giyinmişim, süslenmişim. eşli eşli dansediyoruz. oğulcanla dans etmeye başladık. sümeyye ise bana aşık olan alican'la dans ediyordu. 30 saniye doldu dolmadı, sümeyye geldi, eş değiştirme ayağına oğulcan'ı aldı elimden. işte kazık.

peki ben n'oldum? alican'la dans ettim, eş değiştirdik ya.

peki sonra n'oldu? oğulcan izmir'e taşındı. bir daha da görmedim.*
son olmayacak olandır. o günü bir yere not etmenizi gerektirecek kadar özel bir an değildir. nasıl olsa sıklıkla tekrarlanacaktır.
benim sanırım bir milyonuncu falan herhalde 5 ay önce siktiri çektim kendi bokunu yiyor şuan.
yememiş olduğum kazıktır.