bugün

dumlupınar üniversitesinde siyaset bilimi öğretim üyesi. yüksek egolu, kendi amaçları için başkalarını kullanmaktan çekinmeyen, verdiği sözleri asla yerine getirmeyen, uzak durulması gereken bir insan.
doçenttir.
''belki görür buradan onun için egosunu biraz tatmin etsin diye tam ismini yazıyorum prof. dr. hüsamettin inaç. zatı halleri dumlupınar üniversitesi siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler bölümü öğretim görevlisidir. aynı zamanda bu bölümün başkanlığını yapmaktadır. kanımca bölümde en fazla derse giren öğretim görevlisidir. anadili düzeyinde ingilizce bilmektedir. ayrıca arapça ve fransızca bildiği de söylenmektedir. her yıl en az bir kitap çevirisi yapmaktadır. kendi kitapları da vardır. örneğin avrupa birliği entegrasyonu sürecinde türkiye'nin kimlik problemleri kitabı takdire şayandır. türkiye'deki kimlikler kitap ismi iken ortada ne bir kürt ne de bir türk vardır. yazılmak için yazılmıştır bu kitap. örneğin faşizm ve sosyalizmin sosyo politik kökenleri. bu kitapta ise marx ve pareto mukayesesi yapmaktadır. bu kitap da takdire şayan başka bir kitaptır. marx'ı pareto'nun seviyesine düşürmeyi bilmiştir yazar. bu kitapda yazar marx'ın teorilerini paretoyla açıklayarak çürütmeye çalışmıştır. dediğim gibi sadece çalışmıştır, başarılı olamamıştır.
yazar her sene çevirisini yaptığı ve yazdığı kitapları derslerde zorunlu ders kitabı olarak 'okutmak'tadır. bu durumun sadece tek bir açıklaması vardır. yazar satılmayan kitaplarını üniversite de sattırmaktadır. bu da üniversitenin ticarethane öğrencinin müşteri olduğunu göstermektedir. ve son derece etik olmayan bir durumdur.
bir de yazmadan geçemeyeceğim derlerinde çok güzel tartışma ortamı olmaktadır. örneğin hüsamettin bey genellikle akp yanlısı politikalardan söz ederken söz alıp bunun yanlış olduğunu belirtirseniz evet haklısın. çok iyi bir noktaya değindin demektedir.''

alıntıdır