bugün

(bkz: never forget)
(bkz: never forgive)
içimizdeki yaradır. güçlü devlet olamamanın, soydaşları koruyamamanın sorumluluğu türk milliyetçilerinde olmasa da üzüntüsü tüm türk milliyetçilerinin kalbindedir.
katliamlara her zaman karşıyım masum insanlar öldürülmemeli fakat bu ülkede savaş esnasında gerçekten bir soykırım yapıldıysa bunun haklı bir nedeni olduğunu bize gösteren katliam.

Rusların el altından desteği ile yapılan bu katliamdan sonra bize sırtını çeviren ruslara kuçak açan azeri yönetiminede hiç bir şey söylemek istemiyorum.
Ne ermenilerin, ne rusların, ne de azeri Türklerin suçudur. Suç tamamen Türkiye'nindir. Sen Türkiye olarak güçlü olmazsan doğanın kanunu olarak Düşmanların seni yok edecektir. Senin görevin güçlenmektir, büyümektir ve Düşmanlarını seni yoketmeden önce çeşitli yöntemlerle yoketmektir.

19 yıllık yaradır içimizdeki, ne zaman aklımıza düşse utancımızdan yerin dibine girdiğimiz yaradır, tıpkı daha öncesinde yaşanan Türk katliamları gibi.

Allah bizi bütün bu katliamlar yüzünden affetmeyecektir.
(bkz: hepimiz azeriyiz)
yüz yıl öncesinin değil daha acısı taze büyük katliamdır. arşivleri açmayı dile getirenlerin bugün kamera kayıtlarıyla ispatlı bu büyük katliamın hesabını soramaması acıdır. ölen azeriler değildir ayrıca. onlar "biz yalnızca türk olduğumuz için öldürüldük" demekteler.
her kelimenin havada kalacağı durumdur. ermeni terörünün uç noktasıdır.
Arap sevdası peşinde koşan islamcı köpeklerin

Ermeni sevdası peşinde koşan Liberal köpeklerin

Kürt sevdası peşinde koşan AKPli ve komunist köpeklerin

1944 Kırım sürgünü gibi ilgilenmeyecekleri katliamdır.

Kara yanvar gibi unutulmayacak acıdır.

Rus'un, ermeni'nin ne köpek olduğunu bize unutturmayacak acıdır.

Tıpkı Kerkükte Kürdün, arabın, Yemende de arabın ne köpek olduğunu unutturmayacağı gibi

AMa daha da önemlisi içimizdeki köpekleri gösteren acıdır.

Türklük olarak, Türk olarak, birey olarak da utancımızdır, kardeşlerimiz orada katledilmişken Türkiye olarak hiçbir şey yapılmamasına ses çıkarmadığımız, onları savunamadığımız, Boraltan Köprüsü'ndeki gibi tepemizdeki arsızlara karşı sessiz kaldığımız için.

Liberal, Komunist, islamcı, AKPli, Kürtçü, kapitalist içinse eminim içten içe düğün günüdür.
Hrant dink in katlinin ardından hepimiz ermeniyiz demekten imtina etmeyenlerin, ardından tek satır yazmaya tenezzül etmedikleri katliamdır.

iki yüzlülük, ahlaksızlık, kalpsizlik nedir diye merak edenler, yukaridaki tanıma uyan herkesi bu kapsama alabilirler.
SÖZDE ermwni katliamı var diye taksim meydanında yürüyüş yapıp ermenilerden özür dileyen,binlerce şehit için yürümeyip hırant dink için ortalığı yıkan zihniyet,gözleri aç gerçek katliamı gör.
hakikatten soykırım filan diye kendilerini paralayan güruh acaba şu anda ne yapıyor, şu anda şimdi, unuttukları vicdan denen hadise ile bir kez bile olsun hesaplaştılar mı ki hiç.. 21 senedir?

bir de bu gerizekalı, kötü niyetli salaklar kendilerini deha bellediklerinden olacak ki, hocalı katliam imiş ama soykırım değilmiş, o yüzden ermenilerin uğradığı zorunlu göç ya da tehcir ile aynı kefeye koyamayacağımızı, evrensel hukuk yasalarının varlığından filan bahsedecek kadar da şereflerinden yoksun tipler ki sadece "yazıklar olsun" diyebiliyoruz.
unutmadık
613 dür.
sayının anlamını bilmeyen, hatırlamayanlara başka birşey anlatmaya zaten gerek yoktur.
kesinlikle araştırıp dünya kamuoyuna duyurmamız gereken bir insanlık suçu.
Birileri çeksin katliamın filmini,yazsın kitabını,unutulmasın.
karabağ savaşında ermeni teröristlerin türk köyünü basıp masum sivilleri öldürmesi olayı.

bu olaylar sırasında yaklaşık 200-300 kadar ülkücü militan dışında azerilerin yardımına kimse koşmaması olayın asıl üzücü tarafıdır. (bkz: yusuf ziya arpacık)
azeriler de milisleme yapmıştır buna, ama asıl üzücü olan devlet olarak azeri-ermeni savaşlarında azerileri yalnız bırakmamız hatta aynı savaşta ermenilere yakınlaşmamızdır.
ermenilerin asla kardeşimiz * olmadığının bir kanıtı da bu olaydır.
birleşmiş milletler kurallarınca bir katliamın soykırım olarak tanınması için 1945'ten sonra gerçekleşmiş olması gerekir.)bunun nedeni almanlaryahudiler'e karşı yaptıkları için cezalandırmaktır.)

tdk'da soykırım sözünün karşılığı " Bir insan topluluğunu ulusal, dinsel vb. sebeplerle yok etme" olarak geçer. birleşmiş milletler bu tanımı daha geniştir. bir bölgeyi etnik temizliğe uğratmak da soykırım sayılır.

20. y.y.'ın başında, osmanlı devleti döneminde yapılmış zorunlu göç hareketi nedeniyle türkiye cumhuriyeti'nin tepesinde tas kızdıran onun bunun çocukları 19 yıl önce yapılmış olan ve soykırım sözünün tam karşılığı olan hocalı katliamı konusunda üç maymunu oynamaktadırlar.

hepiciği ermeni olanların; kürt terörünün öldürdüklerini umursamayıp ve hatta şehit cenazelerindeki bayraklarla yürümeyi "provakasyon" diye tanımlayanların; leşi serilen kürt teröristin evine taziyeye giden soysuzların; ermenistan sınırını açan akp'ye destek olanların; ermenistan'a uygulanan ambargoyu delip kısa yoldan köşeyi dönen ülker'in; doğu türkistan soykırımı'nı sorsanız "ora nere" diye yanıtlayacakların...

hepsinin ben a.q.
bunlardan biriyseniz sizin de a.q.
http://www.khojaly.org/

http://www.khojaly.net/photo.html

girin bir resimlere bakın, tam 613 kişi, silah tutabilen kimse yok. hepsi yaşlı kadın yada çocuk.tek kişi sağ bırakılmamış.

yapılan işkencelere hayaliniz ermez.kanınız donar,titrersiniz.

ağlayan çocuğun ağzına öldürülmüş annesinin göğsünün kesip tıkamak- bunu kim yapabilir?

elim titriyor,yazamıyorum.

p.s:WARNING !!!
THESE PHOTOS ARE NOT ADVICED TO VIEW BY PERSONS WHO ARE PSYCOLOGICALLY WEAK !!!
tasmasını rusların tuttuğu ermeni köpeklerin yapmış olduğu vahşi katliamdır. gün itibariyle 19. yıl dönümüdür. katliamda can vermiş azerbaycalı türklerin acısı yüreğimizdedir sonsuza dek.
bugün yıldönümüymüş.

azeri faşistlerin ermeni kardeşlerimize yaptığı hunharca katliamdır. kınıyoruz devlet ve ülke olarak. bu yüzden azerbaycan bayraklarını çöpe attık.
oh ya...

türkiye cumhuriyeti'nin bu olaya yaklaşımı tam olarak budur...
solcu kardeşlerimizin umrunda olmayan katliamdır. sürekli gözardı ettı ettikleri olaylardır. görmezden geldikleri 25-26 şubat'tır. çünkü onlar halkların kardeşi, türklerin rakibidir. hocalıdaki insanların türk dostları vardır, huzur içinde uyusunlar. türk'ün kini yaşlanır, yaşlandıkça da daha net hatırlanır.

26 şubat'ta ne oldu?

diyerek bitirmek istiyorum.
19 senedir 613 masum soydaşın yerde kalan kanını düşünüp, en azından utanabilmektir hocalı..

allah' a, "ermeni" yi neden yarattın diye sordurtandır hocalı..

diri diri yakılan 10 yaşındaki kızın son çığlığıdır hocalı..

türklüğün namusunun ayaklar altına alındığı yerdir hocalı..

intikamının alınacağı tek yer yine hocalı' dır..

o mübarek güne kadar..

bağışlama bizi vatan.. bağışlama..
http://www.facebook.com/#...208985661972&comments
Elleri bir ağaca arkadan bağlanan hamile bir kadının başına dikilmiş olan
iki Ermeni yazı tura atıyordu. Bu kanlı kumarı yaklaşık 100 yıl önce
Anadolu toprağında Kars'ta Ağrı'da Van'da Erzurum'da da ataları oynamıştı.
Onlardan duymuşlardı.

Karnı burnunda çaresiz bir Azeri kadının doğumu oldukça yakın
görünüyordu. Çaresiz kadın bir hazan yaprağı gibi titriyordu. Elbiseleri
yırtık, ayakları çıplaktı... Ermenilerin uzun boylu olanı elindeki AK-47
model Rus yapımı otomatik tüfeğinin namlusuna monte edilen seyyar
kasaturayı çıkartırken, diğeri elindeki demir parayı havaya attı:

-Akçik, manç?.. (Kız mı, oğlan mı?)

-Akçik... (Kız)

Bu cevap üzerine 'oğlan' diyerek bahse giren Ermeni, elindeki kasatura ile
hamile kadının karnını bir hamlede yarıp çocuğu çıkarttı. Kan bürülü
gözleri bebeğin kasıklarına kilitlendi.

-Tun şahetsar, ınger... (Sen kazandın, yoldaş)

-Yes şahetsapayts ays bubrikı inç bes bidigişdana... (Ben kazandım ama bu
bebek nasıl beslenecek?)

-Mayrigı bedge gişdatsine. (Annesi besleyecek elbette)

Bunun üzerine daha kısa boylu olan Ermeni, bir hamlede kasaturaya
geçirdiği bebeği annesinin göğsüne yapıştırdı:

-Mayrig yerahayin zizdur. (Çocuğa meme ver)

Aynı dakikalarda Hocalı'nın başka bir semtinde tek kale futbol maçı
hazırlığı vardı. iki kesik Azeri kadın başını kale direği yapmışlar, top
arayışına girmişlerdi. Başı tıraşlı bir çocuk bulup getirdiklerinde ise
Ermeni çeteci sevinçle bağırdı:

-Asixn ma/, çimi yev bızdıge, aveg gındırnadabidi. Gıdıresek... (Bu hem
saçsız hem de küçük, iyi yuvarlanır. Kopartın...)

Aynı anda çocuğun gövdesi bir tarafa, başı da orta yere
düşmüştü...Ermeniler zafer naraları atarak, kanlı postalları ile kesik
çocuk başına vurarak kanlı bir kaleye gol atmaya çalışıyordu.

Bu iki olay Hocalı'da bundan çok değil yalnızca 19 yıl önce yaşandı. Her
iki olay da ermeni çetecilerin katliamlarına bizzat şahit olan görgü
tanıklarının anlatımlarıdır. Ne yazık ki 26 Şubat 1992 günü binlerce Azeri
türlü yöntemlerle vahşice katledilmiştir.

Ajanslar, katliam haberini bütün dünyaya hızla geçerken, arşı titreten
ağır bir vahşet yaşanan Hocalı halkından geri kalanlar ise çaresizlik
içinde kıvranıyordu. Türkiye'de büyük bir dehşet uyandıran katliama
ilişkin ilk görüntüler ise TRT aracılığı ile duyurulmuştu. Bütün
olanları batılı gazeteciler, özellikle de New York Times belgeledi.

26 Şubat'ta güçlü silahlarla donatılmış Ermenistan silahlı kuvvetleri ile
Hankendi'nde konuşlanmış bulunan Albay Zarvigarov komutasındaki 366'ncı
Rus Motorize Alayı, Hocalı'ya saldırarak tarihin en vahşî
katliamlarından birini yaptılar.

26 Şubat gecesi Rus motorize alayının tanklarından açılan top ve roket
saldırıları ile Hocalı Havaalanı kullanılamaz hâle getirilerek kentin dış
dünya ile ilişkisi de tamamen kesildi. Savunmasız kalan kente giren Rus
destekli Ermeni askerleri, çocuk, yaşlı, kadın, bebek demeden birçok
insanımızı vahşîce katlettiler.

Ermenilerin işgal ettikleri Hocalı'da dehşet verici olaylar yaşandı. Canlı
canlı insanların kafa derilerini yüzdüler, sağ olarak ele
geçirdiklerini ise sistematik bir işkenceye ve tıbbî deneylere tâbi
tutarak, insanlık dışı muamelelere maruz bıraktılar. Hızar ve testereler
ile diri diri insanların kol ve bacaklarını kestiler. Genç kızların önce
saçlarını, sonra da kafa derilerini yüzdüler. Babanın gözü önünde
evladını, evladın gözü önünde babayı kurşunlara dizdiler. Kesik kafaları
sepetlere doldurdular.

Peki neydi bu düşmanlık? Ermenistan'daki okul duvarlarında asılan
haritalarda Türkiye'nin 12 ili yer almaktayken, Ermenistan'ın bayrağında
Türkiye hudutları içindeki Ağrı Dağı'nın resmi varken, Ermenistan Millî
Marşı'nda "Topraklarımız işgal altında, bu toprakları azat etmek için
ölün, öldürün" denmekteyken, başkaca bir neden aramaya zaten gerek yok
sanırım.

ölen soydaşlarımızı rahmetle anıyoruz..
azerbaycan'da 1992 yılında gerçekleştirilmiş soykırımdır.. hem de aleni soykırımdır..
taraflardan biri 25 şubatı iplemezken diğeri 24 nisanı iplemez..
halbuki sormak gerkmez midir ki..gariban üstte yok başta yok din, vatan, milliyetçilik ekseninde kendi kendileri tahakküm altına alıp bunu aşkınlaştıran insanların birbirini kırmalarına zevkle bakanlar, bunların endüstrilerinden beslenenler, ve halklar arasında husumet olmasından sadece ve sadece zevk alan insanlardır.. sorsak bu faşizme kapı aralamış kan tarafında olan Türk ve Ermeniler, ne 24 nisanı o kıymeti kendinden menkul şüheda fışkıran ülkülerine ve yüce Türklüklerine, ne de 25 şubatı kendilerini patolojik bir şekilde narda kutsallaştırmış, vaad edilmiş havalarına giren yüce Ermeniliklerine yedirirler.. Umudumuz ben dedeminkatiliyle masaya oturmam diyecek kadar körleşmiş Sarkisyan gibilerinin ve Baskın Oran'ın kökünün Ermeni olduğunu iddia ederek kendi ceviz kadar beyniyle hakaret ettiğini zanneden aklıevvellerin kendi faşizm ve nefretleri içinde boğulmasıdır..

Hrant'ı hepiniz öldürdünüz.. Kan taraftarları..
ermeniler ellerinde kanıt olmadan bu kadar iddaalı ve güçlü bir şekilde soykırıma uğradıklarını iddaa ederken bizim elimizde kanıt varken hiç bişey yapamıyo oluşumuz insanı kahrediyor. ermenilerin katliamda nazileri geçtikleri olaydır hocalı, en azından naziler gazla öldürmüşlerdir yahudileri. ermenilerin yaptığını hitler bile yapmamıştır. saygıyla ve rahmetle anıyoruz.
"biz arkadaşımız haçatur'la ele geçirdiğimiz eve girerken askerlerimiz 13 yaşında bir türk çocuğunu pencereye çivilemişlerdi. türk çocuğunun bağırış çağırışları çok duyulmasın diye, haçatur çocuğun annesinin kesilmiş memesini çocuğun ağzına soktu. daha sonra bu 13 yaşındaki türke onların atalarının bizim çocuklara yaptıklarını yaptım. başından, sinesinden ve karnından derisini soydum. saate baktım, türk çocuğu yedi dakika sonra kan kaybından öldü. ilk mesleğim hekimlik olduğuna göre hümanist idim, bunun için de türk çocuğuna yaptığım bu işkencelerden dolayı kendimi rahatsız hissetmedim. ama ruhum halkımın yüzde birinin bile intikamını aldığım için sevinçten gururlanırdı. haçatur daha sonra ölmüş türk çocuğunun cesedini parça parça doğradı ve bu türkle aynı kökten olan köpeklere attı. akşam aynı şeyi üç türk çocuğuna daha yaptık. ben bir ermeni vatansever olarak görevimi yerine getirdim. haçatur da çok terlemişti, ama ben onun gözlerinde ve diğer askerlerimizin gözlerinde intikam ve güçlü hümanizmin mücadelesini gördüm. ertesi gün biz kiliseye giderek 1915'te ölenlerimiz ve ruhumuzun dün gördüğü kirden temizlenmesi için dua ettik. ancak biz hocalı'yı ve vatanımızın bir parçasını işgal eden 30 bin kişilik pislikten temizlemeyi başardık."

kanımızı donduran olaylar yaşanmıştır, unutmadık, unutmayız... unutturmaya çalışsalar da...