bugün

atalarımızın "doğduğun yer değil doyduğun yer önemlidir" diyerek kafadan çürüttükleri tezdir.

o değil herkes kendi memleketinde yaşasa istanbul boş kalır aq. nüfus 1000-2000 ancak olur. o kadar bile olmaz hatta.
istanbul'un nüfusunun 100'e düşmesine neden olacaktır.
gereklilik değil gönül işidir. doğduğun toprağa katkı sağlamak, geliştirmek amacındaysan yaparsın, doyduğun toprakta yaşamak istersen orda yaşarsın.

ayrıca (bkz: bir başkadır benim memleketim) *
güzel bir ilde doğmuş olmayı kendine has özelliklerden dolayı verilmiş bir armağan zanneden, yaşadığı memlekette meydana gelebilecek bir afetten sonra hiç bir yere kabul edilmemesi gereken gereksiz tespitler yapan kişi zirvasıdır,
şimdi bir parisli bu kişiye yukarıdan baksa ciyaklayacaktır muhtemelen,
kendine demokrat, kendine insancıldır, ve içinde bulunduğu ruh halinden habersiz yaşamaya devam ediyordur, inşallah tez zamanda uyanır,
bu durum da kars' da olan insanlar üst üste gezer. panayır yeri gibi olur amk. zira her yerdeler.
(bkz: evli evine köylü köyüne)
her çiçek kendi toprağında güzeldir sözünü akla getirir. ama bazı çiçekler kendi toprağında gün be gün ölür.
dogdudun yer degil, doydugun yer atasozunun hatirlatilmasi. edit: sen mi bakcaksin bize dogdugumuz yerde?
Kırsaldan kentlere gelenler, burada aradıklarını bulamasalar da geri dönmeyi pek düşünmezler.
Birinci kuşak, gecekondu bölgesinin olumsuz şartlarını kendi köyü ile karşılaştırmakta ve yine de yaşantısını (Eğitim, sağlık, istihdam, vb) daha iyi, memnuniyet verici bulmaktadır.
Ancak ikinci kuşak gecekondu bölgesinin insanı; kıyaslamayı köyle değil, yaşadığı şehrin gelişmiş bölgeleriyle yapmaktadır.
Bu da mutsuzluğu, rahatsızlığı, tepkiyi, öfkeyi artırmakta, kentsel gerilimi beslemektedir.
olmayan gerekliliktir.
geniş olun azıcık..
çok mantıklı, herkes kendi şehrinde öğretmen olsun, herkes kendi memleketinde çiftçilik yapsın, zanaatini devam ettirsin. çok gerekli olmadıkça başka bir memlekete yerleşmesin... ama tabi iş devlette bitiyor, sorunu önce onlar çözmeli. bize sadece konuşmak düşer.
sacma bir önerme olup, gerçekleşmesi durumunda ıstanbulda tek bir insanin kalmamasiyla sonuclanacak hadise.
doğru gerekliliktir. nüfusun düşmesi umurda olmayandır. zamanında yaşanan yoğun göçler nedeniyle adana, mersin gibi illerde nüfus sayısı artmış, bu illerdeki suç ve suç oranları çoğalmıştır. buna karşın, bu ildeki yaşayan yerli halk(adanalı, mersinli vs.), ya da şehrin suçu nedir? basında çıkan haberler o şehir halkını ne kadar yansıtmaktadır veya şehri ne kadar tanıtmaktadır? sonra bu haberleri izleyen gerizekalının teki genelleme yapmak suretiyle bu illeri veya buranın insanlarını kötülemektedir. göç etmek önemli değildir, adam gibi duracaksanız başımızın üstünde yeriniz vardır. şayet bu illerin adını kötüye çıkaracaksanız, gelmeyin, kendi memleketinizde kalın daha iyidir.
yozgat, çorum, çankırı, kırşehir gibi illerde nüfus patlaması yaşanırken megakent bomboş kalır.
türkiye'de, Cumhuriyetin başlangıcından günümüze kadar, özellikle kırsal alanlardan kentlere doğru hızlı bir göç olayı görülmektedir.

1927'de kent nüfusu % 24, kır nüfusu % 76 iken 1997'de bu oran kentte % 65, kırda % 35 olarak gerçekleşmiştir. Yani, 70 yılda kent nüfusu % 40 oranında artarken, kır nüfusu aynı oranda azalmıştır. Kır nüfusunun doğurganlık oranı kent nüfusundan daha fazla olduğu halde, oran olarak azalması kırdan kentlere doğru göç olgusunun varlığını gösterir.

Türkiye'de iç göçler 1950 yılma kadar fazla etkili olmamış ve kır - kent nüfus oranlarında önemli bir değişiklik olmamıştır. iç göçler 1950'den itibaren, ulaşım ağının gelişmesi ve kırsal alanlara kadar ulaşmasına, sanayileşmenin artmasına bağlı olarak artış göstermiştir. Bunun sonucunda, kırsal nüfus oran olarak devamlı azalma, kent nüfusu da devamlı artma göstermiştir.
--spoiler--

--spoiler--
Herkesin rahat etmesiyle sonuclanir. Baska sehirlere yatirim yapilmamasinin sebebi, o sehirlerde adam kalmamis, hepsinin istanbul izmir gibi buyul sehirlere goc etmis olmasidir.

Her seyden once ekonomiye zarar. Istanbul icin konusuyorum ozellikle, maalesef sehrimiz dogudan gelen kirolarla kayniyor. Her gun ise gidip gelmek arabayla minimum 2 saat. Benim gibi daha on binlercesi trafikte, yazik degil mi insana, gectim onu ulke ekonomisine?

Issizlik almis basini gidiyor, istanbulda 30 yas alti mlletin yarisi neredeyse issiz, geriye kalanlarda istanbul gibi bir sehirde haftada 50 saat calisip asgari ucretle gecinmeye calisiyor. Bu yetmiyormus gibi ipini koparan istanbula gelmis, is bulma umidiyle.

Herkes masa basinda calisacak diye bir sey yok, bu ulkenin muhendise ihtiyaci oldugu kadar fabrika iscisine, cobana, cifciye de ihtiyaci var. Herkes istanbulda burger kingde, starbucksda calismak zorunda degil...

Gectim bunlari, sehrimiz bozuluyor. Son zamanlarda gece disari cikip istanbul havasini icine ceken oldu mu? Yapmayin, etmeyin, cigerlerinize yazik. O gecekondu mahallelerinde yakilan rezil komur mudur artik neyse, soludugumuz havayi bok etti. Eskiden bogaza cikar bir yururduk. Simdi evden cikamaz hale geldik. Evden otoparka, oradan arabaya, sonra baska bir otoparka...

Bu konustuklarim istanbul icin, eminim ki durum izmir ankara gibi oteki buyuksehirlerde de boyle. Gozunuzu seveyim, isi olmayan evine donsun artik.
suyu tersine akıtamazsınız.
olması gerekendir. bu ne lan. kürdü kalkar gelir lazı kalkar gelir allah'ın iç anadolulu deniz görmemiş tipi gelir güzelim topraklara yerleşmeye kalkar utanmadan sahiplenir. herkes memleketinde yaşasın arkadaş ne güzel oh mis. evet.
gelmesi pek mühim değilde göç ettiği yeri övüp geldiği yere çamur atanların siktir olup gitmesi şart.
hadi ben 6 göbeğe kadar araştırdım türk oğlu türküm. herkes memleketinde çalışsın diyenlerin kaçı boşnak kaçı arnavut kaçı selanik göçmeni kaçı arap? sanki doğduğu yerde milli gelir 100.000$ millet ona geliyor sanki.

ben bilmiyor muyum antalya da yaşamayı? beylikdüzü-üsküdar arası 3 saat sürdü lan bugün. antalyadan kemere 1 saatte gidiyorum ben.
bayburtta elektrik yok beyler yapmayın amk.