bugün

eğer birde ev sahibi ise bittiğiniz andır, kulağı sizdedir, bir aslan edasıyla bekler eve giriş çıkışlarınızı sinsi ve sessizce perdenin arkasından sokağı izler yanınızda kız var ise size selam verme mecburiyeti hisseder kendinde kısacası herşeye karışan komşu modeli küfür yer, dışlanır ve kaçılır.
hayattan soğutur. hele bir de bekar evinde yaşıyosanız rolünü büyütür. aile gibi komutlar verir. kötü komşu budur benim gözümde
mahallede top oynayan çocuklara "az aşağıda oynayın" diyen komşu modelidir.
günde beş vakit eve gelir. evden ne zaman girdiğinin yada çıktığının çetelesini tutar. eve giren çıkan her şeyin çetelesini tutar hatta.
Taşınmak için çok iyi sebeptir. Bizim apartmanda 1 adet bulunur.

binanın ön cephesine bakan en altın bir üstündeki dairede oturur. Hatta balkonda oturur demek en doğrusu. Kardeşim bir insan tuvalet ihtiyacı dışında evine girmez hep balkonda mı oturur ya. Bir yere gidecek olursunuz daha selam vermeden "süslenip püslenmişsin nereye gidiyon kız?"şeklinde bir soruyla karşı karşıya bırakır sizi. Sanane lan gir içeri demek gelse de içinizden hanım hanımcık görüntünüzü bozmamak için "hiç arkadaşlarımla buluşucam"diyip kıvırma yoluna girersiniz. yok ama komşu yüzsüzlüğü ele alıp sinir bozucu bir bakışla "hangi arkadaşmış buuu" diye sorar annem babam sormuyor kadına hesap veriyoruz. Artık bir hasbinallah çekip soruyu duymamış gibi yapıp yolunuza bakarsınız.

Bir de şöyle bir özelliği var ki kendisinden korkmama sebep olur.

Ailecek tatile gidicez. Erken gidelim diye saat 4te bildiğin sabah 04:00da yola çıkmak üzere arabamıza indik. Yok artık denilecek olay yaşanır bizim komşu yine camda el sallıyor ve nereye gidiyorsunuz diye soruyor.4 ya bu kadın uyumuyor herhalde cinli falan mı tövbe bismillah diye bütün yol ailecek kritik yaptık. Evet tatilden gecenin bir vakti döndüğümüzde yine oradaydı. Düşman başına böyle komşular ya hayattan soğuma sebepleri.
balkondan atılası bir tipdir.
aşkın gözü kördür ama komşuların ki asla sözünü akıllara getirmiştir.
Apartman hayatından soğutur.
Üniversite okurken başınıza ekşime ihtimali olan komşu modelidir.

iyi hatırlarım mezun olmaya 2 ay kalalı yanımıza yeni arıza bir aile taşınmıştı. işin kötü yanı oğlu da kendisi de 1.90 küsür boylarında hayvan gibi modellerdi. Ama bir şey unutuyorlardı ! evde misafir arkadaşlarımızla beraber 6 erkek olabiliyorduk. Ki genelde misafir olur, bizim ev bayağı eğlenceli araç gereç içerdiği için. Eh tabi bir de benim ahşap okey takımımda var idi, onları da hesaba katmak lazım karşılık açısından. Neyse bir gün bu komşu artık işin bokunu çıkarıp evi basmaya kalktı kapınıza niye kız geliyor diye. Lan gerizekalı sanki eve atıp grup yaptık da ses kesilmedi, altı üstü kapıya not vermeye geldi kız. Bari daha mantıklı sebep bulurdu insan. Oğlunu da alıp kapıya dayanmış, bir arkadaş kapıyı açtı açış o açış bağrışmalar başladı. Adam ağzına ne gelirse söylüyor, baktık olmayacak ahşap okey tahtalarını alıp odalardan fırladık üstüne yürüdük. Zar zor dışarı çıktı gitti beyin özürlü insan.

Yani diyeceğim o ki, yüz vermeyin. Gerekiyorsa sorun çıkarın, yoksa bokunu çıkarıyorlar işin. Adamı durduk yere deli ederler.
günaydın ve iyi akşamlar ile baş gösteren bu model mümkünse hiç bir diyaloğa girilmemeyi hakeder.
kata gelen asansörden komşu çıkıyor ben bineceğim;
- rain merhaba, nasılsın yavrum?
+ iyiyim teyzecim, iyi günler.. (bi hamle yapıp asansöre girilecek ama çekilmiyor)
- nereye gidiyorsun bakayım?
+ işim var biraz dışarı çıkıyorum, görüşmek üzere.. (bir hamle daha ama hala orada)
- arkadaşınla mı görüşeceksin?
+ asansörü bekleyenler vardır tutmayalım istersen, sen de gel birlikte gidelim!!
- yok yavrum tutmayayım seni, hadi güle güle. (şükür anladı)

çekilir çile değil, meraklı Melahatlar..
kocası öleli çok olmuştur.
Ayla teyze.

Ömrümü yedi amk. Okuldan kaçıp eve belgeesel izlemeye gelirdim (millet top oynar ben belgesel izliyorum) o arada bile görür şikayet ederdi ev ahalisine çok çektim.
karşı dairede oturan teyze, ne giysem kızım üşürsün kalın giy diyor.
karşısındakini dövdürmek için elinden geleni ardına koymayan kadındır.