bugün

başbakanımızın yapmak istediği icraatlerden biri. yahu kardeşim senin ülkende meslek lisesi kalmamış, iki milyon kişi üniversiteye girmeye çalışıyor sen hala günü kurtarmaya çalışıyorsun. bayburt'a yap, rize'ye de yap, merak etme gelir oylar. sonra türkiye neden seksen yıldır gelişmekte olan ülke. yahu italya, almanya, ingiltere, japonya'dan yüksek senin üniversiteli oranın. anlaşılan bir yüz yıl daha gelişmekte olan ülke olarak anılacağız.
üniversiteli işsiz nüfusunu çoğaltarak memleketin kültürel ve ekonomik düzeyini arttırma hayali. şimdilik yanlış bir olgu.
(bkz: liseden bozma üniversiteler)
(bkz: her ilde bir liseyi üniversiteye çevirmek)
yapılan üniversiteye öğretim görevlisi bulmak ile devam etmezse hiçbir işe yaramayacak çalışmadır. içi boş okullar.. tabela değişikliğinden, yeni kadrolar açmaktan ve sırtımıza gereksiz masraflar yüklemekten başka bir işe yaramaz.
ilkokullardaki, ilköğretimlerdeki temel eğitime el atmadığınız süre bir boka yaramayacak hadise.*
zira ankara'da elli tane üniversite var ancak üniversite var, ünivesite var...

(bkz: nicelik)
(bkz: nitelik)
Amac universite yapmaktan ziyade, gelen ogrenci nufusu ile yerel ekonomileri canlandirmak, secim yatirimi yapmak birde avrupa birligi istatistiklerinde skor yapmaktir. Universitenin her ilde olmasi gerekliligide , universitelerin illerle sinirlanmasida tartismaya acik kavramlardir.
o kız ile üniversite yapmaktır. *
(bkz: iğrenç espriler)
işsizliğin çözümü değildir. üniversite mezunu sayısını artırır, istihdam edilen mezun yüzdesini azaltır.
davut kendini avut zihniyetinin mutlu olmasına sebep hikayeden eğitim hamlesi.

her ile üniversite yapan zihniyet her üniversiteye hoca koyamamaktadır. bir çok üniversite harıl harıl ilan vererek öğretim görevlisi aramakta.
ekonomiye can verme umudu güder. hala tüccar kafalarındayız ne acı.
(bkz: sehre üniversite açıp sanayisini geliştirmemek)
yandaş tabelacıları zengin ettiğiyle kalır.

(bkz: tabela üniversitesi)
(bkz: turklerin uzaya cikmasi)
Kerameti kendinden menkul,gereksiz ve faydasız çabalama...
Neden derseniz; üniversitenin üç temel amacı vardır;
birincisi piyasaya nitelikli fikir işçileri yetiştirmek (beyaz yakalılar diye tabir edilen öğretmen, doktor,avukat,mühendis vs),
ikincisi bilimsel araştırmalar yapacak bilim insanları yetiştirmek,
üçüncüsü de bu araştırmaların, bünyesinde yürütülmesini sağlamaktır.
Eğer ki bir üniversite, bu 3 temel işlevini gerçekleştiremez hale gelmişse, şunlardan başka bir işe yaramaz olur:
* öğrencilerine sosyal ortam oluşturmak,
* içinde bulunduğu şehrin ekonomisine katkıda bulunmak (kiraları arttırmak,alış-veriş vs).
* bolca üniversite mezunu piyasaya sürmek
* öğrencilerine; niteliksiz, kalitesiz ve içi boş bir üniversite hayatı sunmak.

Üniversite sayesinde ekonomisi canlanan kent, sosyal hayatı değişen ve bir üniversiteye kavuşan halk, iktidarın oy deposu oluverir,bu da iktidarların amacıdır temelde.

"Her ile bir üniversite" söylemiyle üniversitelerin mantar gibi çoğalmasına karşı çıkılmalı!.
Zira, liseyi bitiren herkes, üniversite yapımı için boş arazisi olan her şehir, hak etmiyor üniversiteyi, hem de hiç hak etmiyor.
Devlet yeni açılan üniversiteleri bir yana, köklü üniversitelerine bile yeterli öğretim elemanı sağlayamıyorsa, her sene onlarca üniversite açmışsın ne faydası var!...
her il e, ilköğretimin bir üst derecesi*ni getirmekten başka birşey değildir.

avrupa ve amerikanın standart eğitim seviyesiyle karşılaştırıldığında, türkiyede en yüksek eğitim seviyesi lise eğitiminden öteye gidememektedir ne yazık ki. avrupalının lise de gördüğü eğitimi, türkiye ancak üniversite de uyguluyor.

her il e bir üniversiteymiş, pıfff ! siz önce içi dolu eğitim vermeyi uygulayın.
her ildeki işsiz sayısını eşitlemektir. ne kadar üniversite mezunu o kadar işsize eşittir çünkü.
''marifet her ile bir üniversite yapmak değil her üniversite mezununu iş sahibi yapmak'' diye sorulması gereken durumdur.
üniversiteli işsiz sayısını artırmaya oldukça katkıda bulunacak hede.*
(bkz: her ile birlikte üniversite yapmak)
her ile üniverste yapmak aptallıktan öteye gitmez.
işsizliği çözüm bulunsun sonra üniverste aç.
(bkz: iş Dünyası ile üniversite yatağa girmeli)
4 duvara çatı uydurup, adına üniversite deyip seçimlere yatırım yapmaktır. bilmem kaç tane üniversite açtık, üniversite mezunu sayısı bilmem kaçtan buralara çıktı ... derler cümle burada kesilir. bu mezunların kaçının sahiden mesleğini icra edebilecek konumda olduğu, kaçının okuduğu bölümün iş olaaklarından faydalandığı gibi konulara teğet geçerler. vatandaşımızda bunları yer. ta ki çucuğu üniversiteyi bitirip işsiz kalıncaya kadar.
(bkz: umut hırsızlığı)
daha çok üniversite mezunu işsiz demektir, bunun yanında kontenjan boşluğuyla alınan büyümeyen beyinlere senelerce eğlence, ailelerine ise senelerce boşa harcanacak paradır.
sanıldığının aksine işsizlik yaratmak değil , işsizlik oranını düşük gösterme ve öğrenci üzerinden para kazanma amaçlıdır. bilidiği ülkemizde bir hayli fazla olan öğrenci nüfusu , işsiz olarak kabul edilmemekte. hükümet ve yök ün aldığı yeni kararlara da bakarsanız , üniversiteden atılma kalktı. bunu yerine kalan her öğrenci kaldığı her sene için 2 katı harç ücreti ödemekte.
ülkemizde her ile bir üniversite yapıldığını düşünürsek ve gençlerimizin büyük bir bölümünün o ne idüğü belirsiz liselerden bozma, bilimsel eğitimden uzak , üniversitelerde okuduğunu düşünürsek , devletin menfaatine çok uygun bir olaydır.
fakat bu üniversiteler mezun verdikten sonra o üniversite mezunu işsizlerin sayısı yüksek bir orana ulaşınca devlet ne yapacak onu ben çok merak ediyorum. ama şöyle bir şey tahmin edebiliyorum : "allah rızkını verir"