bugün

öncellikli not: sol frame'de hali hazırda bulunan, zall ın fetullah günlen i oynaması başlığıyla hiçbir ilgisi yok bu filmin. vallahi de daha bilgisayarı açmadan aklıma geldi. ama madem öyle, feto'yu o oynasın bakalım.

yakında vizyona girecek olan filmdir.

--spoiler--
film, güzel ve yalnız ülkemizin, büyük bir kasabasında, fakir bir ailenin oğlu olarak dünyaya gelen murat'ın başından geçenleri anlatıyor. murat işsiz bir baba ve ev hanımı bir annenin biricik oğlu. ülkenin kötü yönetilen ekonomisinden kaynaklanan babanın işsizliği, murat'ın okuması için önünde büyük bir engel. ama bir gün murat'ın sırtına dokunan bir el; onun okuyabileceğini, parasının karşılanacağını, onu bu yoksul hayattan kurtarabileceğini söylüyor ve murat tabii ki bunu hiç düşünmeden kabul ediyor. murat çok başarılı bir şekilde ilköğretimini bitiriyor. lisede de, arkadan dokunan adamın yardımıyla(dershane, özel ders) çok parlak bir öğrencilik geçiriyor ve öss'de güzel ülkemin, güzel bir öğretmenlik bölümünü kazanıyor.

üniversite murat için çok iyi başlıyor. evi hazır, arkadaşları hazır, hocaları hazır... bitirmesi pek de zor olmuyor. önünde tek kalan engel ise iş bulmak. arkasına değen el, ona merak etmemesini, onu derhanelerine öğretmen olarak alacaklarını söylüyor ve yapıyor. murat, fakirlikten saygın bir mesleğe ulaşmasındaki zorlukları düşünerek, geçmişini sorgulamıyor. sadece o adama borcunu ödemek istiyor. işte olayların tam olarak başladığı yer burası.

murat ilk maaşını almak için müdürün odasına gittiğinde, eline 10tl veriliyor ve her gün bu kadar para alacağı, geri kalan parasının ise başka çocukları okutmak için kullanılacağı söyleniyor. kendisi gibi onlarca çocuk. okuyacaklar. murat, allah sizden razı olsun diyip odadan çıkıyor. günler geçiyor, aylar geçiyor, yıllar geçiyor. sürekli aynı döngü içinde kalan murat, bu halkayı kimin oluşturduğunu merak ediyor ve araştırmak istiyor. araştırmak için uludağ sözlük'ün* en iyi yer olduğunu anlıyor ve dershanesi ile ilgili bütün entryleri okuyor. karşısına çıkan tek isim oluyor; fetullah gülen.

daha önce de görmüştü murat, fettullah'ı. ekşın ve drama filmlerinin vazgeçilmez ismiydi. lisede hep onu seyrettiriyorlardı. hep birlikte ağlıyorlardı. şimdi yapacağı şey, onu bulup sorular sormak olacaktır. araştırıyor. soruşturuyor. amerika'daki evini buluyor. gidiyor. içeri giriyor. bir bakıyor karşısında, fetullah gülen...

--spoiler--

burdan sonrası tabii ki filmde. gideceksiniz göreceksiniz. bu arada filmin amerika harici kısmı, fem dershanesinde çalışan bir öğretmenden alınmış. aynısını yaşamış.

nacizane yorumum: murat burada, bir zümreye bağlanarak, hayatını kurtarmış bir insanı canlandırıyor. o, hayatını kurtarmış, onun için başka bir şey önemli değil. evet. fakirdi. açtı. ama bunu bir şans olarak gördü. arkasını düşünmedi. arkasındaki için yeni film çekmeyi düşünüyormuş yönetmen. ondan sonra kendini diğer filmlere verecekmiş. işte alınan son bilgiler;

(bkz: fetullah gülen in saadet zincirinin lideri olması)
(bkz: feto vs Kenan Şeranoğlu)
(bkz: kurttan geldim kurda gidiyorum)*
(bkz: ben zenginlerin partilerini düzenlerim) *
(bkz: dağlar sitsin sizi)*
(bkz: macera dolu amerika)
(bkz: ama tam seçemedim)
(bkz: ağlıyordu)
(bkz: memelerini sıvazlıyordu)