bugün

babayla 'allah'ın emri' konusunda uzun söylesilere sebebiyet verecek tesebbüs.
başlangıçta, sorulacak kazık sorulara cevaben " bildiğim bir şey varsa o da hiçbir şey bilmediğimdir " denilerek ince manevralarla sıyrılınabilecek hede.
olay akşamı:

-bak evladım benim kızım alelade kızlardan değildir. onun için bilgi ve kültür çok önemlidir
+şey efendimm zaten ben bir şey biliyorum ki o da hiçbir şey bilmediğimdir.
-nasıl yani , yani sen sokrates'i filan bilir misin?
+anlamadım efendim hissettiklerimi söyledim valla . dedim ya bir şey biliyorum ki o da hiçbir şey bilmediğimdir
-hımmmm tamam evladım . peki kızımı istemeye geldiğine göre tanıyor olmalısın onu
+ efendim gerçeği söylemem gerekirse bir şey biliyorum ki o da hiçbir şey bilmediğimdir.
-o zaman ne bok yemeye kızımı istemeye geliyon lan şerefsiz , s.ittir git
+ ama şey efendim yani beni yanlış an.....(kapı suratına çarpılır)

olaydan bir gün önce:

-bak sevgilim babam felsefe öğretmenidir ve sokrates'i de çok sever
+eee ne anlama geliyo bu sevgilim?
-yani diyorum ki babam ne sorarsa sorsun "bir şey biliyorum ki o da hiçbir şey bilmediğimdir" diyeceksin anladın mı?
+ama sevgilim bu ne ya şimdi?
-sevgilim sen dediğimi yap, bak gör her şey çok güzel olacak
+???!!!...
+... ne demiş aristo? "az laf çok iş" eee bu kadar muhabbetten sonra gelelim sebebi ziyaretimize. gençler aralarında anlaşmışlar, konuşmuşlar. bize de yuvalarını kurmak düşer. ne demiş feylesof sokrat? " sevenleri ayırmayın". ne kadar güzel söylemiş değil mi azizim?
-yok size kız mız!!
matematik öğretmeni babadan kız istemekten daha kolay atlatılabilir kız isteme durumu.
felsefeci bir baba klasik türk aile yapısının felsefeye uygulanmış bir tiplemesi değildir. bu yüzden bu tarz diyalogların gerçekleşmesi durumu sadece burda yapıldığı gibi güldürülerde görülebilir. felsefeci bir baba kızını yetiştirirken onu dünyadaki her tür olayın gerçekleşebilirliğini kabul etmeye yönelik yetiştirir. erdemli olmayı, sevginin ve aşkın evlenmekten yani belediyeye verilen bir imzadan daha üstün olduğu bilincini ona kazandırır. bir felsefeci babanın kızını isteme durumu bile bazen söz konusu olmayabilir. ama bahsi geçen felsefeciden kasıt 'sadece' felsefe öğretmeni ise bu tarz mizahi durumlar gerçekleşedebilir...
babanın 'platoncu isen hiç uğraşamam, idealar dünyasından bir adama verecek kızım yok benim' demesi ile sonuçlanması pek bir mümkün olan olay.