bugün

gunumuzde emo olarak kısaltılmıs punk terimi. emo herhangi bir tepki değil, alternatif yasam bicimi acısından bireyi bir model olarak 'farklı' gostermeyi amaçlamıstır. saclar sola dogru eğik, giyim kusam acısından pikachu'lardan farksızdırlar. sorcak olursanız herhangi bir ideolojiye, herhangi bir dine sahip değildirler. bırakın bu kavramları dinledikleri muzik turunu "emo rock" olarak nitelendirebilirler. elbette punk, "rock" ın bir alt turudur. ancak kendi içinde ayrılan bir punk artık rock' tan uzaklasmıstır. ve bir dusunce olaraktan 'rock'tan cok uzaktadır cunku rock bireyin tepkisini ortaya koydugu bir yasam bicimi olmasa da bir muzik turudur. emo' lar da ise suursuzluktan ote kendini tanımayan bireylerin içinde bulundugu bir olusumdur. bu baglamda ruhuna tecavuz edilmesi onun için zevk verici bir unsurdur. cunku acı cekmek onlar için varolmaktır. pembe, yesil ve benzeri renkleri giyimlerine yansıtan bu soytarılar herhangi bir - parantez icinde - alt kultur olusturamaz. olusturamadıgı gibi ruhuna tecavuz edilmesi' ni de sorun etmez. cunku karakter çatısması onun ruhunun varoldugunu bile gosteremez. bu yuzden herhangi bir edebiyat veya dile sahip değildirler. ulkemizdeki emolar, amerikanlasma yolunda ciddi adımlar attıgımızın bir gostergesidir. emo bir muzik akımı değil yasam bicimidir, 16 yasında asık olursun ve senin bakireliğini bozar hayatın boyunca mutsuz yasarsın. ailenden "baskı" gordugunu dusunur mutsuz olursun. sonra evindenden normal bir insan olarak cıkıp bir tuvalette giysilerini değiştirir, saclarını sola yatırırsın... bir bakarsın ki "mtv" den fırlamış onca insanla birlikte aynı havayı solumaktasındır ve bir sigara yakarsın.
ing. duygusal
syn. histrionic.