bugün

panel moderatörünün haksız yönetimi, perezin klasik yahudi şekliyle karşısındakini azarlar, küçümser şekilde konuşması ve sonuç olarak tayip erdoğan'ın bu tutumlara karşılık niteliğinde tavrı ve paneli terketmesi ile ortaya çıkan durumdur.

temelinde büyük ihtimalle israilin kendini aklaması için planlandığını düşündüğüm davos 2009 paneline tayyip erdoğan dur demiştir.

hiç burada avrupa duy sesimizi, bizde varız, eski osmanlı gibi geliyoruz siyaseti yapmayacağım, erdoğanı, akp yi hiç savunmayacağım. türkiye'yi temsilen orda duran başbakanımızın gösterdiği tavrın arkasında durup, durumu anlatmaya çalışacağım.

arada şunu da belirteyim, davos 2009'u baştan sona izlemeyen hiç yorum yapmasın!

israil cumhurbaşkanı peres 25 dakika boyunca çocuk azarlar gibi konuştu. bir erdoğana bir musaya dönerek, vücut hareketleriyle aşşağılayarak, sesini yükselterek, bağırıp, çığararak kendini aklamaya çalıştı. filistine para yardımı yaptıklarını belirtti, be adi herif ambargo koyduğun, giriş çıkışlarını kontrol ettiğin ülkeye para versen ne olur, vermesen ne olur. 24 saat evde duran çocuğun parası olsa ne olur, dışarı çıkıp istediğini alamadıktan sonra o paranın içine etmez mi? filistinin her gün 100 tane füze attığından bahsetti, yalanında bu kadarı yani. ne geziyor filistinin elinde o kadar füze, o kadar füzesi olsa savaş boyunca israile atmaz mıydı? bunlar gibi bir sürü yalanlar söyledi peres. konuşmasının sonunda da oturumdaki herkes neredeyse alkışladı, adam tam kendini temizleme, aklamak, israilin filistine saldırısını, insanları öldürmesini haklı çıkarmak üzereyddi ki işte orada erdoğan devereye girdi.

erdoğan yoğun ve haklı ısrarı üzerine zorla da olsa panel yöneticisinden sözü aldı, peresin 25 dakika boyunca bağırarak konuştuğunu, bana ve türkiye'ye bağırarak konuşamayacağını belirtti. peresin konuştuklarının yalan olduğunu dile getirdi. tevrattan örenekler vererek, dininiz bile yaptığınız şeyin yanlış olduğunu söyledi. dünyadaki yahudi yazar, önemli kişilerin israilin yanlış yaptığı hakkındaki konuşmalarından bahsetti. siz adam öldürmeyi çok iyi bilirsiniz diyerek peresin tansiyonunu iyice yükseltti. siyasi konuşmalarında yaptığı gibi perese dönerek sen bağırıyorsun, haksızsın ki bağırıyorsun diyerek anlayanlara! peresin haksızlık piskolojisi içinde olduğu için bu tavrı sergilediğini gösterdi.

Burada erdoğanın yaptığı tek hata davos benim için bitmiştir demesidir. ama sonraki basın toplantısında bu durumu düzelttiğini düşünüyorum. ayrıca davos başkanının erdoğanın tepkisinden sonra erdoğanla görüşerek illaki basın toplantısı talep etmeside aslında bizim haklı olduğumuzu göstermiştir.

bu olaylardan sonra tv lerde çıkıpta erdoğana yanlış yaptı, tavrı hatalıydı diyen kuş beyinli yazarların, öğretim üyelerinin nasılda babadan kalma siyaset yaptıklarını gördük. be şerefsizler erdoğanın tavrı hatalıydı diyorsunuz da peresin 25 dakika çocuk azarlar gibi bağırdığını, el hareketi yaptığını nasıl görmüyorsunuz. erdoğanın peresin bu tavrı karşısında el pençemi durmasını bekliyordunuz. haa pardon size ecevit gibi bushun, clintonun karşısında el pençe, iki büklüm duracak başbakan lazım, sizi öyle yönetecek adam lazımdı dimi.

moderatör erdoğanı resmen hırpaladı be, koluna, omzuna baskı yaptı, ulan sen kimsin kıçı kırık bir gazetecisin, götünün yerini bileceksin, bilmezsen bildirirler!

yok kardeşim, kim ne derse desin erdoğan haklı davrandı. şuana kadar dünya basını bile konu ile ilgili erdoğana olumsuz hiç bir şey söylemedi ama bizim basından bir kaç kişi bunu seçim propagandası olarak dile getirdi. ne salak adamlarsınız siz ya, o adam oraya akp olarak değil, türkiye başbakanı olarak çıkmıştır. ulusal basın akp başkanı değil, türkiye başbakanı erdoğan diye bahsetmektedir, görün artık bunu.

son olarak cnn türkün yaptığı büyük bir adiliğe değineceğim. peres erdoğanı telefon ile arayıp bu durumdan çok üzüntü duyduğunu, iki ülke arasında ilişkilerin iyi olmasını istediğini söylemiştir. bütün tv kanalları bunu alt yazı ile, flash haber olarak geçerken, cnn türkün diğer kanallardan 15-20 dakika sonra ancak alt yazı geçmiştir ve sadece peres erdoğanı aradı demesi düşündürücüdür, adiliktir!

hala israilin arkasında amerika var, şimdi amerika ve batılılar bize tavır alacaktır diyorlar. kormayın canlar korkmayın hiç bir şey olmaz. 1 mart tezkeresi onaylanmadığında amerika şimdi bizi cezalandıracak diyende sizler değil miydiniz? ne oldu amerika yada batılılar bişe yapabildi mi? hiç birşey yapamadı evelallah, korkmayın hiç bir şey olmaz, korkunun ecele faydası yok!
recep tayyip erdoğan'ın yerel seçimlerde partisinin oy kaybedeceğini anlamasıyla ülkede yükselen anti-israil havasını oya dönüştürmek için türk dış politikası'nı kullanmasına sahne olan olaydır. başbakan, paneli akp ilçe kongresi sandı. aynı sokak ağzı ile konuşmalar, tevrat'tan bölüm okumalar filan. bilirsiniz, türkiye'de de muhalefete hakaret ederken kendileri kuran okurlar. israil cumhurbaşkanı'na şiddetli bir tartışma ortamında dahi bulunsa "sen" diye hitap etmesi çok yanlıştı. "yaşın benden büyük, ama sesin çok çıkıyor" demesi herhalde dünya diploması tarihine geçmiştir en aşağı seviyede konuşma diye. bu konuşmalarıyla recep tayyip erdoğan kendi kültür ve eğitim seviyesini göstermiştir buna şaşılacak, kızılacak bir şey yok. ancak kendisi türkiye cumhuriyeti devleti'nin başbakanlık koltuğunu işgal etmektedir. o koltuk kendi kültür ve eğitim seviyesinden yüksektir. o koltukta bu şekilde konuşmakla ülkemizin seviyesini alçaltmış ancak partisinin oylarını arttırmıştır. en önemlisi de yerel seçimler öncesi herhangi bir anayasa mahkemesi kararı ya da tsk muhtırası gelmeyeceğini anladığından her şart ve zeminde bir bahanesini bularak yolsuzluğa, hırsızlığa, işbirlikçiliğe ve dinciliğe boğazına kadar batmış partisini bir seçim öncesinde daha avantajlı bir konuma taşımıştır. toplumda yükselen israil karşıtlığı sanıldığı gibi saadet partisi'ne değil de akp'ye yarayacaktır. akp belki de %35 oy alabilecekken bu "olay" ile 29 mart 2009 günü rahatlıkla %40'ı aşacağını garanti edebilirim.

bir de sayın başbakan parti grup toplantılarında, kongrelerde ve mitinglerde saatlerce nutuk atmaya alışık olduğu için kendisine verilen kısa süre yeterli olmamıştır. elin panelinde sana 2 saat verecek değillerdi ya. hem tevrat dahi okudunuz sayın başbakan hiç zamandan şikayet etmeyin. zaman adaletsizliği varsa uluslararası bir toplantıda buna tepkinizi "ben oynamıyorum ya" der gibi çekip giderek gösteremezsiniz. dediğim gibi recep tayyip erdoğan bunu yapabilir ama türkiye başbakanı bunu yapamaz.

yalnız şu minik noktaları da belirtmek isterim:

1)IMF ile anlaşma konusunda ciddi sorunlar ortaya çıkmıştır, başbakan ımf konusunda köprüleri atıyormuş tarzda konuştu.

2)Türkiye başbakanı ile israil cumhurbaşkanı ciddi bir biçimde tartışmıştır.

3)amerika'da yeni bir yönetim işbaşındadır. bu yeni yönetimin türkiye ile ilişkilerinin vizyonu henüz sislidir. ingiltere'de önümüzdeki aylarda iktidarın 17 yıl sonra muhafazakar parti'ye geçmesi muhtemeldir. bu nedenle britanya'nın türkiye ile ilişkilerinin geleceği de sislidir.

bu minik noktaların hangi anlamlara gelebileceğini yakın tarihimizi okuyarak anlamanız ve geleceği görmeniz mümkündür.
eğer erdoğan davosu krize sürükleyen bu tavrını sergilemeseydi, erdeğon karşısında olan, olmayan herkes özelliklede chp ve mhp liler, başbakan çocuk gibi azarlandı, bizi savunamadı, tavrını gösteremedi diyeceklerdi. elinizini vicdanınıza koyun yarınki manşetler bu şekilde olmayacak mıydı?

ama erdoğan ne yaptı, konuşmasında birkere bile haması savunmayarak, yahudiler aleyhinde konuşmayarak tavrını, tavrımızı ortaya koydu. israilin yaptığı dünya ayıbını tamda israil kendini aklamak üzereyken tekrar herkesin gözüne soktu.

olay sonrası davos başkanının ısrarla basın toplantısı istemesi, peresin erdoğan'a telefon açarak özür niteliğinde konuşması ve dış basının şuana kadar erdoğanın aleyhide hiç birşey yayınlamaması erdoğan'ın ne kadar haklı olduğunun göstergesidir.
masaya, "türkiye" yi koyarak, seçim çalışması yapmanın adıdır.
(bkz: cehalet)
yerel seçim stratını davos'ta verdi işte. bu adam seçim kazanmak için her şeyi yapar. mhp'lisi, saadetlisi 29 mart'ta akp'ye oy vermeye koşacak, inanmayanlar havalimanında karşılama nümayişi düzenleyenleri izlesin. ayrıca böylesi bir olaydan sonra başbakanın başkent ankara yerine istanbul'a gelmesi ve organize bir kalabalık tarafından karşılanması da mı size birşey anlatmıyor? kemal kılıçdaroğlu istanbul adayı olunca paçaları tutuşan tayyip bir hamlede türk dış politikası pahasına partisine oy kazandırmıştır.

sabahın ilk haberi atlantik ötesinden geldi: abd başkanı obama'nın temsilcisinin ankara'ya yapacağı ziyaret "teknik nedenlerle" (neyse o nedenler) ertelendi. tam da bugün ne isabet ama. tayyip erdoğan sonun başlangıcına gelmiştir. bekleyiniz ve görün. nereden mi biliyorum? tarihe bakmak yeterli.
bir nevi kumar oynamıştır rte. nihayetinde kazanmıştır; ama her zaman bu duygusallıkla, bu şansı yakalayamayabiliriz.
eminim panelin tamamını izleyemeyenler ve rte nin sadece 2,3 dakikalık terk etme sahnesini izleyenler, rte nin diplomasiden uzak, mızmız bir çocuk gibi paneli terk ettiğini düşünüp, t.c. başbakanı olan rte ye saygısızca ithamlarda bulundular,bulunuyorlar ve bulunacaklar.
kısaca panelde ne oldu anlatayım.
rte ilk 12 dakikalık konuşmasında o kadar açık sözlükle barış mesajı verdi, o kadar gerçekçi tespit ve değerlendirme yaptı ve öyle barışçıl somut örneklerle sonuca gitti ki, diplomatik yönünü eleştirenler mümkünse bu konuşmasını bulsunlar izlesinler ve nasıl diplomatik bir duruş sergilenir öğrensinler.kesinlikle duygusal değil mantıklı bir konuşma yapmıştır. *
fakat amr musaya geçti konuşma.O biraz duygusal davrandı ve hem sesini gereksiz bir şekilde yükseltti, hem de konuşmasını boş yere uzattı.
amr musa nın sözlerinden de etkilenen perez, konuşmaya sakin bir tavırla başladıktan sonra gereksiz bir parlama ile * sesini yükseltti,kendi halkının yaşadıklarını demogoji yaparak anlatmaya çalıştı.konuşmasını o kadar saçma sapan bir şekilde bitirdi ki,ortada ne barışla alakalı somut bir adım,ne de israil in gelecekte alacağı tavır vardı.

ve en kötüsü,bence en kötüsü o salondaki ikiyüzlü adi insanların perez i alkışlamasıydı.

yorum:
rte elbette ilk konuşmasındaki gibi sakin durması bu dakikadan sonra beklenemez.ortada bir haksızlık var ve biz dürüst bir milletiz.eğer konumuzda haklı isek neden tepkimizi göstermeyelim.
ve bu tepki önce perez e ve bence daha önemlisi orada alkış tutan ellerin sahiplerineydi.
insanlığa tarihi tepki: "bu insanlık suçunu alkışlayanları da kınıyorum".
merak ediyorum acaba tersden çekim varmıdır izleyebileceğimiz ki,bu cümleden sonra orda alkış tutmuş kişilerin suratları ne haldeydi.ama onlar utanmak nedir bilmezler.

velhasıl, rte böyle bir platformda kaderin hükmü ile dünyaya bir mesaj verdi.bu mesajı son 3 haftadır hep vermeye çalışıyordu ,ama isaril güdümlü hiçbir yayın organı dünyaya bunları duyurmadı.canlı yayında böyle bir olay tarihte israilin geleceği için dönüm noktasıdır.
başbakanın sözünün kesilmesinden meydana gelen hadise.