bugün

''fakirler ettir ve zenginler et yemeyi severler''
''gürültü ve ses yapaydır,bütün sınırlar da ve aşılmalıdır''


bana ''hayatların nerde,nasıl yaşandığının çok da önemi yok,her koşulda sömüren ve sömürülenler var ve ölmek pahasına bu düzenin karşısında olmalıyız'' şeklinde hissettiren,makyajları olağanüstü,kurgusu güzel ve emek verildiğine şüphe duyurmayan bir film.

not:yukarıdaki iki cümle de hafızama kazınmıştır ayrıca.
" iyilik ve kötülük tercihiyle geleceğini doğurur
insan. " ecnebi işi gölgesizler.
Konu güzel ama çok bölük pörçük bir film.
özgürlük üzerine çekilmiş en başarılı filmlerden biri. tabii ki, bu işin arkasında matrix'in yaratıcısı wachowski biraderler var. insana daha çok şu duyguyu veriyor: evet, bu şerefsizleri yenebiliriz, özgürlük çok da uzak değil, imkansız değil. hakikat, diyordu somni, işte hakikat kelimesini, kavramını, onların elinden alacağız.
farklı altı yaşamı anlattığı için karışık gelebilen fakat sonuç olarak verdiği mesajın rahat anlaşılabileceği güzel bir film. zaman zaman güldürüyor, zaman zaman üzüyor. bu filmi izlemek güzel bir deneyim oldu benim için.

--spoiler--
Timothy Cavendish'in hayatında iyi eğlendim. en ilgiyle izlediğim bölümlerse sonmi'nin sahneleriydi. hepsi ayrı ayrı güzeldi ayrıca.
--spoiler--
izlediğim en iyi filmlerden biri.
bütün karakterleri, hikayeleri ayrı ayrı güzel.
tom hanks in yine şov yaptığı filmdir. ilginçtir ki çoğu kişinin fark etmemesine rağmen hugh grant de oyuncular arasında yer almaktadır.
yorucu film. insan izleyiciye bir not düşer minumum sistem gereksinimleri falan diye.

en az 4gb ram ve 2 Ghz işlemci ve 1 gb ekran kartı istediğini rahatlıkla söyleyebilirim.
bulut atlası, izlerken şimdi bu kimdi, hangi zamandalar, ne oluyor karmaşası yaşadığım, beğendim mi beğenmedim mi anlayamadığım filmdir.
http://bibakinlan.blogspo.../2012/11/cloud-atlas.html
yapılan filmle kitabın en vurucu yerlerinden biri hollywooda kurban verilmiştir.
yazar david mitchell'in george orwell'dan etkilendiğini söylemek abartma olmaz sanırım.
filmin özeti; Zayıflar et olur, güçlülere yem olur.
bilmiyorum sadece ben mi film boyu masonik simgelerle karşılaştım, metinlerde bunu ima etmeye çalıştıklarını düşündüm fakat bu beni ciddi anlamda rahatsız etti. arka planda duran tablodan, yer yer karşımıza gelen piramitlere kadar çok değişik simgeler vardı filmde. metin kısmında da sisteme karşı durmanın arkasına sığınarak ilerleme gayesi sezdim.

ya ben paranoyağım ya da filmde olmaması gereken çok şey var. pulp fiction'a da benzettim kullanılan teknikler açısından.
kesinlikle izlenilmesi gereken film.öyle ki film bittiğinde üç saatin nasıl hızlı geçtiğine anlam veremeyip ikinci bir şok yaşadım.sakin bir ortam ve kafayla büyük beklentiler olmadan izleyin sadece filme odaklanın pişman olmayacaksınız.
"gerçek bir intihar, ağır ve disiplinli bir kesinliktir..insanlar ahkam kesip, 'intihar korkakların işidir' der. bu kesinlikle doğru değil. intihar, muazzam bir cesaret gerektirir."
filmi yarıya kadar izlemiştim, dvd çizik mi çıktı yarıda kaldı, sonra da zahmet edip devamını izlemedim, çok hareketsiz geçiyordu.
Gecmis, bugun , gelecek...
Insanlik var oldugu surece yasanacak olan seyler; ortak payda ve alt metinde ayni.

Tesekkurler kep telefonu.
kitabını okumadım ama film muhteşemdi. çok anlaşılır bir film değil ama masalsal bir anlatımı vardı. filmi izlerken ağlamak istedim. en son geçen yıl white ribbon (Michael Haneke- 2009) 'u izlerken o hissi yaşamıştım. şimdi gelelim filme;
--spoiler--
film 6 ayrı hikayeyi aynı anda yürütüyo. hepsinin ortak paydası direniş olarak algılanıyo fakat bence filmin asıl esprisi Jim Sturgess'in zengin tüccar rolündeki hikayesinde yemek masasındaki " madem dünyayı tanrı yarattı o halde değiştirebileceğimiz ve dokunulmaması gereken şeylerin neler olduğunu nereden bileceğiz? " repliğidir. bu arada favori hikayem japonlar. ayrıca; Wachowskilerin varlığı insana huzur veriyor. tom hanks resmen şov yapmış. Hugo Weaving çok güzel şeytan olmuş. bide Hugh Grant'la Halle Berry'nin bu filmde ne işi var onu anlamadım.
--spoiler--
şiir gibi filmdir. akar gider. keşke bitmese diye dua ettim. en güzel izleme saati akşam yatarken izlemek. uyuyup kalacaksın filmi izlerken ertesi gün kaldığı yerden devam edeceksin. ideal gün sayısı 4. 5. gün tekrar baştan başlayacaksın.
özetle özgürlük üzerine çekilmiş en başarılı filmlerden üçüncüsü.
gerçeklik yorumunuz nedir?
gerçeklik tekildir. diğerleri ise yalandır.
ilk başlarda bayar gibi olsa da sonradan akıp giden filmdir.
Karakterler arasında bağıntılar kurmaya çalışmak yerine karakterleri kendi içinde değerlendirmek gerekir.
izlemeden önce bağıntılı varoluş hakkında biraz bilgi edinilirse daha az karmaşık gelecek film.

ayrıca (bkz: hugo weaving) dayıma bu kadar ağır rol vermeleri herhalde bu tür filmlere aşina olmasından kaynaklanıyor.
David Mitchell bu kitabı yazdığında (2004) "hiçbir zaman filme çekilemeyecek bir roman yazıyor olmam ne büyük talihsizlik," demiş. Ancak hem kitabı okuyan hem de sonrasında filmi izleyen biri olarak diyebilirim ki Wachowski kardeşler ve Tom Tykwer bu zor işi çok güzel kotarmışlar ve ortaya çok güzel bir yapım çıkmış.

Film, 102 milyon dolarlık bütçesiyle tüm zamanların en maliyetli bağımsız filmlerinden biri oldu. Bu yüzden de pek çok en iyi film ve en kötü film listelerinde birden yer almakla birlikte, benim son yıllarda izlediğim en iyi yapımlardan, tabii kitabını da okuduğumdan belki filmi daha rahat ve keyif alarak izlemişimdir.

Eser, birden fazla insanın birbiriyle kesişen hayatını çok geniş bir tarih düzleminde anlattığından kitabı okumadan filmi izleyen arkadaşlardan "çok karışıktı, hiçbir şey anlamadım," diyenler de oldu. Biraz tabii, dikkatli, bilimkurgu ve fütüristik filmlere yatkın ve bilinci değişik deneyimlere açık olmak da gerekebilir yapımdan keyif almak için.
v for vendetta ve matrixin yaratıcılarından olan wachowski kardeşlerin filmi.
6 farklı zamanda yaşanan ama birbirleriyle bağlantılı 6 farklı hikaye. hikayelerin temel noktası olan başkaldırı, isyan, devrim ve özgürlük uğruna verilen mücadele. hayatı anlamlı kılan değerlerin aslında nasıl elimizden alındığını fark etmemiz ve tekdüze bir sistemde nasıl sıradanlaştırılmış birer köleye dönüştürüldüğümüzü anlatan bir eser ayrıca.


--spoiler--
dünyada bir düzen var ve onu değiştirmeye çalışanları iyi bir son beklemez.
--spoiler--