bugün

bir pazar günü yağmurlu ve soğuk bir günde çalışmaktan beyninizin sulandığı bir haftanın akabinde yağmurun cama vurduğu pencerenin dibinde otururken sigaranızdan bir nefes çektiğinizde ağzınızdan dökülen cümledir. sizin olan her şeyin sizin için bir ehemmiyeti olmadığı geliverir aklınıza ya da size ait "benim o" diyebileceğiniz etten kemikten bir bedene bürünmüş bir varlığın olmadığı.. 32 yaş arefesinde "benim o" diyemediğinizi farketmek işte bu cümleyi söyletiverir size.. tıbben bu bir depresyon belirtisidir aslında.. amma velakin benim müzmin bir depresif olduğum düşünülürse bu cümleyi farkındalık cümlesi olarak addetmek daha doğru aslında.. sanırım "benim o" diyebiliyorsanız bir sonraki yaşınızın bir manası var.. diyemiyorsanız da o yağmur damlalarının vurduğu camın dibinde bu güne kadar bu cümleyi neden söyleyemediğinizi düşünüp durursunuz.. bu cümleler zannımca intihara meyilli cümleler ama allahtan öyle bir düşüncem yok ama yine de sanırım bundan bir on sene sonra da hala "benim o" diyemiyorsam işte o zaman yemişim o yaptığım kariyeri elde ettiğim başarıları.. evet bu doğumgünümde bana ne hediye istediğimi soran arkadaşlarıma söylüyorum "benim o", "onun gibi mükemmel bir şeye sahibim" diyebilmeyi istiyorum.. ve de bu doğumgünümde "benim olan hiçbir şeye ve benim olan hiç kimseye" içiyor olacağım...beklerim efenim *
(bkz: elde var sıfır)
(bkz: Büyük umutlar)
ben kimim
benim olan hiçbir şey; herşeyim senin.
benim olan hiç kimse; sen benim değilsin.

benim olan hiçbir şey, yerini tutamaz çünkü.
benim olan hiç kimse; sensiz yapamaz.

bu dünyayı sen ve her şey diye ayırmak sevgilim,
sevgilim değilsin, söyleme biliyorum zaten bunu.

hiçbir şey benim değil. sen hiç kimsesin.