ben bu yazıyı sana yazdım

iyi ki seninleyim bebeğim, iyi ki beraberiz. seni çok seviyorum. daha da seveceğim çok... unutma bunu.

gel artık. yetti...

bu kadar ilgi budalası olduğunu bilmiyordum. Kimse seni siklemese, yüzüne bile bakmasa naparsın ki sen. Onu merak ediyorum. Tahmin edeyim şimdi yaptığın gibi önüne gelene domalırsın dimi. istediğin ilgiyi benden alamayacaksın. istediğini vermeyeceğim.

Hayatıma giren insanları önemserim geri kalanları umursamam der fakat hayatına giren-çıkan hiç belli olmaz.Patlak bir egoyu doyuramazsın, seninkisi umursamazlık değil aşağılık kompleksidir.

hani dedim ya dayanabildiğim kadar diye, hani sen de dedin ya dayanamasan ne olacak sanki bana mı geleceksin?

demeseydin lan öyle. dayanamadım bak, özledim lan! özledim.

bana bir zarf göndermişsin, içinde kuponlar varmış. ama hangi kuponlar olduğunu yazmamış, bir not belirtmemişsin.

bahane nan. ara beni, merhaba de, özledim de, mesaj at.

hiç bir şey bilmiyorsan kuponların adını söyle nan bari. geberiyorum sensizlikten.

sen var ya sen, sen sakın gelme.

dayanamam dedin, dayanamayan halimi dayandırmaya zorladın. farkında olmadan beni de güçlendiriyorsun; ve ben hayatımda ilk ve güçlenmek is-te-mi-yo-rum.

özledim yapma bana bunu.

Nerden gördüm ki o gözleri, o gülüşü, o bakışı... Sana ilk görüşte aşk dicem ama klişe olacak. anlatayım istiyorum sana o klişeyi ama ne zaman anlatmak istesem "olmaz" diyorsun. Ben inanıyorum ki eğer bunu sana anlatmama izin verirsen sende inanacaksın ilk görüşte aşka sana ilk görüşte nasıl aşık olduğuma ama "olmaz" diyorsun. Sen olmaz desende ben yine de anlatmak istiyorum. Keşke bunu yüz yüze anlatabilsem ama daha seni görür görmez hızlanıyor kalbim dilim tutuluyor anlatamıyorum işte. Ben seni çok seviyorum. Aylardır seninle yatıyorum, seninle kalkıyorum, senli rüyalar görüyorum senli şarkılar söylüyorum, senli cümleler kuruyorum her yanımda sen varsın.Belki bu söylediklerimden sonra bile bana inanmayacaksın. Sen bana inanmasanda seviyorum seni. Tamam aklında soru işaretleri olabilir, kendine göre nedenlerin olabilir bunlara bişey demiyorum ben diyorum ki gel bu soru işaretlerini beraber giderelim. Beraber kaldıralım ortadaki nedenleri. Belki bana güvenmiyor da olabilirsin ama benim sana karşı olan duygularım başkaları gibi değil. Benim duygularım tamamen gerçek. Bana bi şans ver göstereyim sana duygularımın ne kadar gerçek olduğunu. Nolur artık bana "olmaz" deme. Gittikçe dayanılmaz oluyor bu acı. Ama her ne olursa olsun beklicem seni. Beklicem bana bir şans vermeni.

hani çocukta yaparım kariyerde diyordun ya bir zamanlar, kariyer yapmışsın bir kaç ayda ama bedenini satarak yapabileceğin aklıma gelmemişti. o.ospu olmuşsun ya sen. yazık lan sana pis o.ospu.

değerli komşum, albayım bu saatte bu tamirat sesleri etme nolur... ne dinlenebiliyorum ne de çalışabiliyorum. Zamanı değil bak valla. Evi kilise gibi yaptın. saatinin ding dong seslerine ses etmedik, televizyonu maksimum sesle izledin ne izliyorsun diye azıcık dinledim sadece başka da bir şey yapmadım ama bu...

senin bana ''ihyiyacın'' olduğunda
umarım benim sana ''inancım'' bitmemiş olur...

aslında hiç sevilmedik..hep birilerinin gençliğinin hatalarının ve özellikle kabul etmemesinin..öldürücü kaprislerinin kurbanı olduk.. Yada bir insana en kötü amanında geldik..onu büyüttük bütün sıcaklığımızı verdik..ama yaranamadık ve yarı yolda bırakıldık, aldatıldık..

hani sen şimdi o kızla çıktın ya. orospu çocukluğuna girdi bu. sana da yakışmadı.

sana bu son yazışım.

(bkz: dön)

hani bana bırakacağın acı en fazla bir ay sürerdi sevgili. saat sensizliğin dördüncü ayını doldurdu. acısı hâlâ aynı sevgili.

"Bazı ilişkilere arkadaşlık az gelir, aşksa çok fazla..."

kafan karışık senin, duyguların da öyle. ama benim bunlarla mücadele edecek ne gücüm ne de sabrım var. bu git gel durumları da artık yordu. özetle, her şey gönlünce olsun.

Siyah- beyaz tuşlarında piyanonun
seni çalıyorum şimdi. çaldıkca çoğalıyorsun odada,
sen arttıkça ben kayboluyorum
seni doğuruyorum geceye
adını koyuyorum, aya bakarak..
her şey sen oluyor, her yer sen
ben ölüyorum...
sesini duyuyorum rüyalarımda
gözlerimi kamaştırıyor ışığın
rüzgar sen gibi dokunuyor bana
ben doğuyorum...
duymak istediklerimi söylemiyorsun hiç
dokunmuyorsun bana
sen gibi bir şimşek çakıyor, tam kalbime
ben gidiyorum...

düşündüm de sana yazacak bir şey kalmamış bende.

gerçekten ben bu yazıyı sana yazıyorum yani dikkatini çekerim her zaman böyle şeyler yapmam kıymetimi bil. öyle fasa fiso değil ciddi ciddi yani. içimden geldi azıcık döktüreyim şuraya. şimdi sen gittin ya bana bir haller oldu yeminle. önceden rüyalar bile rekli renkliydi böyle sabaha dört köşeli uyanırdım amk şimdi hep seni kaybediyorum, ya ben ölüyorum, ya karanlık var, ya kaçıyorsun kovalıyorum. şu bilinç altı ne anlamsız işler yaptırıyor bana la. ben mi bu kadar anormal yaşıyorum diye düşünmeye başlamıştım ki geçen bir yerde okudum normalmiş bunlar içim rahatladı birden. neyse geçende dışarı çıkayım dedim kafayı dağıtayım biraz dut yemiş bülbül kesildim allama. lan bi kıpırda bi dön yap bişiyler işte nafile ben de tık yok anacım. sevgilime gideyim dedim bari vakit geçsin neyse gittim kapılarda karşılandım prenses gibi amk herife zehir ettim geceyi. olmuyor abi hayatımda ekşın eksik kaldı . ha bir de şey var tabi aklıma gelmişken yazayım onu da . hani diyorsun ya çocukların tanrıları babalarıdır diye, kadınların tanrıları da sevdiği adamlardır diyorum ben de. o tanrıçalar yarattığı tanrılara tapıyor sonra böyle göt üstü çakılıyorlar yere.

son bir şey daha.

aşk

neyse tanrı öldü. tanrıça can çekişiyor.*

adına yazılmış şiirleri öğrencilerime ezberletiyorum şimdilerde. onlara bakınca onların gözlerine bakınca seni görüyorum. sanki sen küçülmüşsün de öğrencim olmuşsun. bu beni öğrencilerime karşı daha duyarlı, daha sevecen, daha merhametli kılıyor. öğrencilerim seni tanımıyorlar ama eminim bana yaptıkları duaların tamamı aslında sana yapılmıştır sevgilim. gül şimdi güzel gözlerinle poyrazlarım samyeli olsun cemrelerim düşsün peşi sıra mevşimler kurşunlansın bahara. sen biraz daha mutlu olunca dünya daha barışçıl olur. gamzenin kelebeklenmesi filistin'de uçurtma olur,israil'de merhamet zerresi uyanır, hindu bir rahibin ufkunda huzur olur, borsalarda ışıklar yeşile bürünür... hadi bir katre.

dötün kalkarsa 1.78 cm. i geçmesin yetişemem valla. uçan balon gibi kaybolursun.

edit: kayboldu netekim.

sensizlik,

koca bir günün geçmesi

ve hiçbir iz bırakmaması demek.

ve günler haftaları,

haftalar ayları,

aylar yılları oluşturur.

ve yıllar da bir ömrü.

ömür dediğin bu kadarcık bir şey işte.

sensizce geçip giden bir zamanlar toplamı.

doğam,

doğamız olmasaydı koyverirdim.

ama yapamam meleğim.

yapamam.