bugün

şu zamanda ''ben niye çiziyorum sen çiz''şeklinde yanıt bulacak cümle.
abidin'in "ben çizerim de sen anlayabilir misin?" diye cevap vererek tarihi ayarlara ilk sayfadan giriş yapmasını sağlayan soru.
abi çizemem ama bak burda çizilmişi var:

(bkz: bana mutluluğun resmini çizebilir misin abidin)
misin'i ayrı yazarsan olur.
(bkz: Nazım Hikmet RAN)
nazım hikmetin abidin dino adlı ressama yazdığı şiir.

Abidinin birde abisi vardır hem şair hem boksör
nazım hikmetin, abidin dinoya yazdığı meşhur şiiri. iki ekmek bir paket maltepe.
(bkz: çiziyorum karşim hemen)
çok derin bir nazım hikmet şiirinde geçer. esasen biz gelir* ve geçeriz*, o hep bakidir.
nazım hikmet gibi bir üstadın, gene kendisi gibi bir üstad olan, abidin dino ya ithaf ettiği , çok güzel bir şiirin mısrası.
çok derin bir nazım hikmet şiirinde geçer. esasen biz gelir* ve geçeriz*, o her daim baki kalır.
"niye çiziyorum lan sen çiz dingil" cevabı verilebilecek bir sorudur.
mutluluğun değilde, mutluluğumun resmini çizerim yanıtıyla noktalacak sorudur.
kurtlar vadisi'nde tuncay kantarcı'nın adamı abidin'e sorduğu sorudur. buna karşılık abidin, "abi ben sanat okulu mezunuyum, teknik resimden anlarım" diyerek yarmıştır.
Kaleme tuvale gerek yok. Beyin tomografisi yeter.
Mutlu olmayı becerebilen ya da beceremeyen beyinleri ayıracak kadar tıp ilerledi mi o konuda fikrim yok ama işte.
kulaklıkla müzik dinleyen kocaman bir güneş çizerek karşılık verilesi klasik soru. kendimden biliyorum, evet.*
çizsem sen anlarmısın der. cevabende ,
anlamama fırsat olmadan gitmem gerekir evimden yurdumdan der.
(bkz: paylaşmak)
+bana mutluluğun resmini çizebilir misin lan abidin?
-abi ben sanat okulu mezunuyum teknik resim çizerim.
abidin değil ama umut sarıkaya çizmiş. nasıl mı?

görsel
"sen, mutluluğun resmini yapabilir misin abidin?
işin kolayına kaçmadan ama
gül yanaklı bebesini emziren
melek yüzlü anneciğin resmini değil
ne
mavi yosunlu akvaryumda yüzen kırmızı balığın
ne de
al çeperli elmanın

1961 yaz ortasındaki küba'nın resmini yapabilir misin?

çok şükür, çok şükür
bugünleri de gördüm
ölsem gam yemem gayrinin
resmini yapabilir misin üstad?"

nazım hikmet'in saman sarısı şiirinde geçen sesleniş ve serzeniştir.
leman dergisinde ti ye alınmış güzel şiirdir nazım hikmet oturmuş abidin dinoya şimdi de mutluluğun bulaşıklarını da yıkarmısın diyor hakikaten çok komik.
bir de abidin dino mutluluğun resmi diye bi resim internette cahiller tarafından yayılagelmiş fakat abidin dino o şiire resimle değil şiirle karşılık vermiştir.
abidinin cevabı;
kokusu buram buram tüten
limanda simit satan çocuklar
martıların telaşı bambaşka
işçiler gözler yolunu.
inebilseydin o vapurdan
ayağında varna’nın tozu
yüreğim de ince bir sızı.
mavi gözlerinde yanıp tutuşan
hasretle kucaklayabilseydim
seninle, bir daha.
davullar çalsa ,zurnalar söyleseydi
bağrımıza bassaydık seni nazım,
yapardım mutluluğun resmini
başında delikanlı şapkan,
kolların sıvalı ,kavgaya hazır
bahriyeli adımlarla düşüp yola
gidebilseydik meserret kahvesine ,
ilk karşılaştığımız yere
ve bir acı kahvemi içseydin.
anlatsaydık
o günlerden, geçmişten, gelecekten,
ne günler biterdi,
ne geceler…
dinerdi tüm acılar seninle
bir düş olurdu ayrılığımız,
anılarda kalan.
ve dolaşsaydık türkiye’yi
bir baştan bir başa.
yattığımız yerler müze olmuş,
sürgün şehirler cennet.
işte o zaman nazım,
yapardım mutluluğun resmini
buna da ne tuval yeterdi ne boya..
çok sevmek , şükretmek ve paylaşmaktır .
eline alırsın kağıdı ve yırtıp havaya savurursun ve dersin ki: "işte mutluluğun resmi!"