bugün

aşkta mantık aramak mantıksızların işi. aşkta mantık olsa, sonunda kırılacağını bildiği bir kalbin sevmesine izin vermezdi.
aşkı aklınla yaşamaktır, böylece kalbin kırılmaz. düşünsene karşındaki adam sürekli yalan söylüyor, onun yalanlarını ve abartılı abartılı atarak oynadığı saçma oyunlarını görmezden gelirsen başına herşey gelir.
aşkta mantık aramak aşka pazarlıkla başlamak gibi birşeydir saçmadır. yoktur efenim mantık falan.
mantığın bitti yerde önce askerlik daha sonra aşk başlar. o yüzden aşkta mantık aramak saçmadır.
aşkın mantığını anlamamktır.
en sonunda şikayet mektubu yazarsınız.
aşkta mantık olsaydı kays hiç bir zaman mecnun olamazdı.
olmayan bişeyi aramaktır.
imkansızı istemektir.
cesarettir.
aşk mantıklıdır. mantıksız olan aşıklardır.
yatakta üçüncü kişiyi aramak gibidir. huzursuz eder.
mantıksızlığın dibine vurma girişimidir.
neticede başarılıda olunacaktır.
dakikalardır arıyorum hep meşgul hep meşgul. bi kapatsın sorarım ben ona, kiminle konuşuyordun bu kadar saat diye. . . zaten beklemek çok sinir bozucu tüm hıncımı alacam. meşe odunu kıracam sırtında.
samanlıkta iğne aramak gibi bir şeydir.
mantık mı ? mantık ne arar la aşkta
Düpedüz yankış bir düşüncedir. Aşkta mantık olmaz.
gülü poşete sarıp koklamak gibidir. zira elde kalan genelde diken olur. o ayrı tabi.

mantık kriterleri öylesine küçüktür ki incecik bir elekten dans ede ede geçebilir. halbuki aşk denen zımbırtı ise o kadar büyüktür ki eleğe oturur hatta elekle birlikte çöker kabın dibine.

mantıkla yola çıkmak, küçücük çocuğa 12 metrekare odasında uslu uslu oturmasını emretmekle eşdeğer sayılabilir.

aşkı -yasak- mühürüyle damgalamak en kestirmedir. işte bu şekilde duygu kılcallarına maneviyat emici rasyonel kapsüller sıkıştırmaktır ve meşrutiyet yönetiminde son sözü padişahın söylemesi gibi; hislerinize '' hayır, onaylamıyorum'' demektir, mantık

ayrıca, sevdiğin kişiyi sevme diyen mantık, ne derece mantıklı bir yaklaşım olur paradoksunu açmıyorum bile.

hani siz gecenin bir vakti özel bir insanla telefonda kısık sesle konuşurken, sizin hiç farketmediğiniz bir şekilde tüm sözlerinizi nefes dahi almadan kapı arasından dinleyen yan komşunun eniştesidir; mantık

yani mantık başvurulması gereken bir şey. ama sıralamada üstlerdeyse orada bir torpil var. bu torpil seveceği kişileri seçme yetisine sahip bireyler için işler. bu torpili de baba evladına yapmaz! işin içinden çıkılmazdır, mantık

mantığına aşık olabilirsin. şayet manik depresif psikoz hastalığın varsa, yani mümkün. ama aşka mantık olamazsın. olmayan bir şeyi arayamazsın. arayamadığını bulamazsın. bulamadığın şeyi aradığındır; mantık

mantıkla mutlu olanlar cephe almasın bana. şayet çok sevdiğinden ki karşılıklı olanından bahsediyorum, vazgeçtiysen ve sonunda mutluluğu yakaladıysan... helal olsun deyim...

ha unutmadan, sevgin azalmışsa yahut azalma eğilimindeyse o başka.
benim dediklerim sevginin ta nirvanasındaykenki bir durum için geçerli.
dipsiz kuyuda inci aramak gibi bir şeydir.

aşkta mantık aramaya başladığınız vakit zaten aşkın sizden gittiği ve sizin farkını daha varmadığınız gerçeğidir. eğer aşkta mantık olsaydı bunun adına aşk denmezdi.
olmayanı aramaktır.
bir körün karanlık bir odada, orada olmayan siyah bir kediyi aramasına benzer.
mantıksızların işi, evet (bkz: aşkın varlığına inanan mal)
her şeyden umut beklemek gibi bir şeydir. ama bilmelisin ki umut sadece fakirin ekmeğidir.
mantık aşkı sınırlar.
duyguda mantık aramak temmuzda kar aramaktır. insanoğlu duygusal mantığı sağlayabilirse var olduğu günden beri en büyük başarısını gerçekleştirmiş olacaktır.
kadın sözkonusu olunca mantık aramak bir hatadır.

mantıksızca ezeceksin, mantıksıca terk edeceksin, mantıksızca üzeceksin, hesapsızca kullanacaksın, acımayacaksın.

acırsanız, yok olursunuz rockyler!