bugün

avrupa yakasının verdiği; baklava yenmesi üstüne sütlaç yenmesi, sonra ayran içip üstüne pilav yenmesi hatta onunda üstüne muhallebi yenmesinin vereceği tada benzer bi tattır.
kesinlikle katılmadığım önermedir. gülse birsel yazmaya devam ettikçe ve engin günaydın oynamaya devam ettikçe devam etmesi gerekir. ama birgün engin günaydın ayrılırsa dizi güzelliğini çok çok büyük ölçüde kaybeder ve sona erebilir.
(bkz: maçolar)
(bkz: baymak kombi)
izlemeyenler için pek iplenmeyecek durum, bir kere oyuncuların değişmesiyle o dizi kendinden soğuttu. bildiğim kadarıyla önceden hoş esprili olması yanında esprilerin hem güldürüp hem düşündürmesi ayrı bir zevk olsa gerek. ama şimdilerde gaffur amcamım esprileri düşündürmekten öte artık baygınlık getirmeye başladı.. en azından böyle düşünenlerle hemfikiriz.. fakat sürekli izleyicileri için kalitesi tartışılmazdır. zaten o na da lafımız olmaz artı zevkler ve renkler tartışılmaz.
gaffur karakteri ile belki dediğim durumdur; ancak, burhan'a laf eden taş olur! *
her dizi uzattikca ne yazik ki boku cıkmaktadir. ben durumu konusu iyi ama uzata uzata tezegi cikmis olan dallas dizisinin iyi bir ornek oldugunu dusunuyorum. cunku cemiyet hayatinda gereksinimler degismektedir gun gectikce. cemiyetin hoslandigi seyler suphesiz bu devr-i daimden etkilenmektedir. ammavelakin ayni konsepte devam edildigi vakit ne yazık ki koydugum yerde otlama durumu vucuda geliyor ve bu da gecmiste yapilan iyi islerin karamelinin yok olmasina sebep vermekle beraber ne yazik ki uzucu sonuclara sebep veriyor. avryupa yakasi iyi bir dizi kotu bir dizi degil ama eskiden levent kırcanin ve bir coklarinin dustugu, mahvolmalarina sebebiyet veren bir hatayi yapiyorlar. gunu kurtarmak ve idare etmek hatasini. ki bunu sebebi vizyonsuzluk ve bok varmis gibi bir isi suyunu cıkartana kadar surdurmek icgudusudur. bu ne yazik ki turkiye cumhuriyetin'de bu isin erbabi cok kisi vardir. bence fotrlerini masanin uzerine koysunlar eger onu beceremiyorlarsa budd schulberg'in söhretin sonu adli kitabi okusunlar.
kimini baynakta olan dizi, kimine göreyse tazelenmiş ve eskisinden iyi olmuştur.
son sezona kadar sıkı bir takipçisi olduğum ancak, oyuncu değişiklikleri, dolayısıyla da dizininin formatının epey bi şaşması neticesinde artık izlemediğim bu dizinin, son sezonda, önceki sezonlara göre izlenme oranının artmasını ratingleri altüst etmesini şaşkınlıkla izlemekteyim. hayır, hayatımızda ilk kez mi çizgili pijama gördük, nedir yani.
avrupa yakası kaybettiği oyunculardan sonra onların yerlerini başkalarıyla doldurmaya çalışınca esprilerin asıl döndüğü yer iş yerinden eve taşınmıştır. böyle olunca iş yerinini adı olan avrupa yakası ismi anlamını biraz yitirmiştir. iş yeri ev dengesi birazcık bozulmuştur.
(bkz: son kullanma tarihi)
bu çinlilerin nufus artışı problemine çare arayışı gibi bir şeydir.

ama çare bende. halbuki onların boyları kısadır. iki adam üst üste çıksa bir adam ancak eder. ki o vakit nufusları yarıya düşer. lakin bunu onlara ben söyleyemem, alınırlar.

evet umarım açıklayıcı olmuşumdur.
ee şesu ve volkan gidince nereye kadar dimi..**
elit bir kesimin yaşadığı gülünç hikayeleri anlatan diziye, basit ve kro tiplerin**** doldurulması sonucu ortaya çıkmış durumdur. kesinlikle avrupa yakası sıradan bir diziye dönüşmüş, hiçbir komikliği kalmamıştır.
(bkz: burhan altıntop tan nefret eden insan)***
henüz gerçekleşmemiş olay...
reyting ve para çarkları, hiçbir diziye 'tadında bırakma' şansı vermemektedir. Birçok dizinin suyunun suyu bölümleri, sırf kanallar devamını istiyor -ve elbette bol para da veriliyor- diye çekilmektedir. gülse birsel 'bayma' tehlikesinin farkında olduğu için, sürekli yeni tiplerle takviye yapmaktadır, ancak giren her tip de, bir süre sonra miadını doldurmaktadır.
gaffur'un katılmasıyla olan durumdur. aptalca haraketlerle güldürdüğünü zanneden gaffur baydı ama burhan oscarlık adam
sadece dizi bittikten sonra, tekrarlarının sürekli yayınlanmasıyla gerçekleşebilecek durumdur.
aksi halde bu tempoyla devam ederse bayacak gibi görünmemektedir.
sanıyorum ortak dileğimiz dizinin efsane olmasıdır zaten.
avrupa yakası dizisine çamur atmak son zamanlarda oldukça revaçta olan bir eylem. avrupa yakasının absürdlüğünü eleştirenler var bir de,bunlar da sabır çekmeme neden oluyor zira avrupa yakası zaten absürdlüğü düstur edinmiş bir dizidir. olaylar, hareketler, diyaloglar mübalağalı bir şekilde verilmektedir. evet gülüyorum ben o diziye hatta ay kü seviyemi gülmeyenlerle sidik yarışına dönüştürebilirim. velhasıl gülmeyenler beri gelsin!
(bkz: baymak) *
komedi dükkanı izlenir. olay çözülür.
(bkz: gülmekten baymak)
dorduncu yılına başlarken her akşam anahaberden önce tekrar tekrar seyretmeme rağmen beni ekrana bağlayan ve medyaya yansıyan son rakamlara göre en çok reklam alan (bu aynı zamanda en çok izlenen anlamına da gelir) avrupa yakası için doğru olmayan bir tespittir bayması yönündeki tespit.

çünkü bu dizi millet bi espriye güldü hep onu yapalım mantığında sürmedi hiç. amuda kalksa güleceğimiz ata demirer gibi birini bünyesinde barındırdığı dönemde bile esprilerini hep geliştirdi. her oyuncusunu çalıştırdı. dilimize pek çok kelime kattı. bence yakın tarihteki en iyi dizi avrupa yakasıdır.
güzel olan her şeyin bir sonu vardır durumundan bir basamak öncesi...