bugün

yaşadığı vatanın değerini bilmek yerine üstüne basıp geçen maldır.
gereksiz insandır.
(bkz: gerçekler acıdır) (bkz: gerçekler acıtır)
önü arkası düşünülmeden yargıya varmamalı. kısa dönem gittiğim askerde, evli ve çocuklu olan 15 ay boyunca bunlardan uzakta kalmak zorunda kalan gençler; diğer bir deyişle, omuzlarında büyük yükler taşıyan insanların sayısı azımsanamayacak kadar çoktu.

edit: bitirdiğim tarihi takiben askerlik 12 düşürülmüştür.
vatanına sivilde daha çok hizmet edeceğini bildiğinden üzülüyor olabilir bu adam.
giderken tüylerin diken diken olduğu gittiğin de ise ben evimi özledim diyen insandır fakat geldiğin de anlat anlat bitmeyen maceralar edindiğini de unutmamak lazım..
not: bu satırları istanbul hava harp okulu, destek grup komutanlığı, istihkam bakım taburu, meydan bakım ve fenni tesis işletmeleri bölük çavuşu sıfatıyla yazıyorum.

öncelikle başlık hakkındaki görüşlerimi söyleyerek başliyim daha sonra sebeplerini açıklarım. bence askere gittiği için üzülmeyen maldır. üzülen mal değildir. normal olanı yapmaktadır. çünkü askere gittiğinde şuan üzüldüğünden çok daha fazla üzülecektir. çünkü son zamanlardaki askerlik hiç birinizin bildiği gibi değildir. ne komutanlar, ne askerler, hatta büyük konuşuyorum ama subayların bir çoğu dahi askerlikten bi haberlerdir.

(4 sene ağır harbiyeli eğitimi görmüş bir teğmeni tüfekli eğitim yaptırırken birçok haraketi yanlış yaptırdığına ve haraketi yapan askerlerin bir tanesinin sürekli ona doğrusunu gösterdiğine şahit oldum.)

öncelikle şunu belirtmek isterim ki, ben çok rahat bir askerlik yapmaktayım. kimse sanmasın ki ben sıkıntı çekiyorum yada beni çok hırpaladıkları için bu şekilde düşünüyorum. kısa dönem olduğum için direk çavuş oldum ve 91 tane asker var bölüğümüzde ast rütbelim olan. konumuz benim neler yaptığım değil ama çok rahat olduğumu, hiçbir sıkıntımın olmadığını belirtmemde fayda var.

ne demiştim. askere gittiği için üzülmeyen maldır. çünkü askeriye saçma sapan bir kurum haline gelmiştir. yaptığım gözlemlere göre şuan savaş çıksa, ben dahil hiçbir asker, komutanlarımında çoğu, hiçbir halt edemeyiz. hala kullandığımız tüfekler bile sakat. m-1 piyade tüfeği dediğimiz bilmem kaçıncı dünya savaşından kalma ahşap tüfekler.

http://img467.imageshack....img467/6011/m1carrqu6.jpg

gördüğüz üzere çok saçma bir silah. * tutukluk yapmasını bir kenara bıraktım, düşman karşımızda bize 150 tane mermi sıkana kadar biz ancak kırma kolunu çekip tek mermi atabiliyoruz. aldığımız eğitimlerde ortada. bütün askerler iki kere atışa gidiyor ve toplamda 3 şarjör atıyor. atarken dahi eğitim verilmiyor. önünüze şarjör koyuluyor. ve talimatlar veriliyor. şarjörü tak, atış pozisyonu al, nişan al, atış serbest vesaire.

çoğu ıskalıyor, hedefi vuran vuruyor. sonra olay bitiyor. bir daha da silahın yüzünü ancak nöbet tutarken görüyorsun onda da boş şarjörle.

askerlerin aldığı silah eğitimi sıfır bile değil. savaş durumunda hepsi kafasına kurşunu yer. yalan yok bende bunlara dahilim.

onun haricinde komutanlar askerlere iyi davranmıyorlar. psikolojisi bozulanlar oluyor. daha doğrusu psikolojisi bozulmayan çok az kişi oluyor. ben rahat olduğum için sıkıntım yok. ama sırf bu yüzden bana dokunmayan yılan bin yaşasın moduna giremem. etrafımda olan bitenler, askerlerin durumları, yaşadıkları zorluklar, psikolojilerinin bozulması, birbirlerini sürekli ezme hor görme çabaları, komutanların ego tatminlerine maruz kalmaları, zaten hiçbirinin maddi durumlarının iyi olmayışı, kültür seviyelerinin yerlerde oluşu ve bunun gibi bir sürü etken var ordudaki askerlerde.

gelelim koğuşlara. benim askerdeki tek şikayetçi olduğum nokta. astım hastalığım sebebiyle etrafın tozlu oluşu beni rahatsız ediyor. (türkiyede ki en temiz birliklerden birine olduğum halde) (hava harp okulu sürekli denetleme altında)

http://www.hho.edu.tr/images/Alay.jpg

ama yine de bir yere kadar temiz kalabiliyor. yüzlerce insanı aynı yerde yatırdığınız için ne kadar temizlerseniz temizleyin, anında kirleniyor. bu da insan psikolojisini negatif yönde etkileyen faktörlerden biridir doğal olarak.

askeriyede gözlemlediğim bir başka hususta, askerler arasındaki askerliğe başladıktan sonra azalan vatan sevgisi. onların hem çavuşu hemde onlardan 5 yaş büyük olduğum için bana duydukları saygıdan ötürü her sorduğum soruya cevap veriyorlar. benimle iyi geçiniyorlar. hangisine sorduysam hep aynı cevabı aldım bugüne kadar. abi ben artık vatanı sevmiyorum gibi cevaplar. beni köle gibi kullanıyorlar. hastalanıyorum doktor bakmıyor bile. bunların gözlerinde köpek kadar değerim yok demişti bir tanesi. ve haklıda.

aynı zamanda vizite çavuşu olduğum için başımdan geçen bir olayı anlatmak isterim. gece 2 de asker beni uyandırdı. abi çok kötüyüm beni hastaneye götür. uyandım. gittim nöbetçi astsubaydan izin aldım. vizite formunun çıktısını alıp imzalattım. çocuğa dedim hazırlan gideriz şimdi. aradım ambulansı, oradaki görevli asker hastanın neyi var diye sordu. halsiz ve ateşi var dedim. nöbetçi doktordan izin alıp dönecem sana diyip kapattı telefonu. iki dakika sonra nöbetçi doktor aradı. 1 kişi için ambulan gönderemem. yazıktır. elindeki ilaçlardan bir tane ver. parol falan vardır sende. içsin yatsın. yarın sabah kendisi gelsin hastahaneye dedi. içimden anasına kadar sövsem de, emredersiniz komutanımdan başka bir söz çıkmadı o an ağzımdan. ben kendimi ne kadar kötü hissettim o an. o hasta çocuk kim bilir neler hissetmiştir varın siz düşünün. ( bunun gibi bir çok olaya daha bizzat şahit oldum) işte bu vatan bu evladını adam yerine koymazken, bu askerlerinde vatana olan aşklarını muhafaza etmeleri biraz zor gözüküyor haliyle.

daha yazacak çok şeyim olmasına rağmen fazla uzatmayıp çıkıp bir sigara içmeye karar verdim.

sonuç olarak bu vatan bu evlatlarına adam akıllı ne eğitim veriyor, ne para veriyor, ne sevgi saygı gösteriyor. bütün bunları yapmadığı gibi, birde sürekli ezip, aşağılayıp, hor görüyor. ondan sonra sizde diyorsunuz ki askere gittiği için üzülen maldır. bana kalırsa öyle bir dünya yok arkadaşlar.

Hava istihkam Çavuş Richie Pich. *
artık kılıçla değil teknolojiyle söz sahibi olunduğu için sadece gönüllü ve bu işi başarabilecek kişilerin gitmesini istiyordur.
olay vatan göreviyse bu süre zarfı boyunca lamu hizmeti ile yerine getirilebilir.
geri kafalılığın kesilmesi gerektiğini hatırlatan tiptir ayrıca.
koyunlar için savaşmanın gereksiz olduğunu biliyordur.
her orta zekalının üzüleceği durumdur. ilk gittiğinde -aç açç diye bağırıyorlar, işin piçi olunca sen -aç açç diye bağırıyosun bunu bile bile niye üzülmeyesin. evde mis gibi barcelona - at . madrid maçını izlemek varken askere giden maldır bence.
sadist komutanlara meze olmak isteyen akıllılardan yeğ olandır.
özel sektörde tam kariyer basamaklarını 3 er 5 er çıkan mal şahsiyet olabilir.