bugün

kader gibidir, yazılmamıştır belki ya da inancı yoktur görmemezlikten gelenin kadere ama kader gibidir... ölüm gibidir aşk...

sol elinizle itseniz gelir sağ elinize dolaşır, siz kaçığ bir sokağa girseniz o sokağın diğer tarafında çıkar gelir... ne görmemezlikten gelmek lazım aşkı ne de aşırı abartmak... dengede yaşamak lazım tüm duyguları gem vumadan onlara, engelemeden, sınır koymadan ama hayatı zindan edecek kadar kaptırmadan da kendinizi...
her seferinde önüden geçtiğinin gözlerinin içine baktığının ama farketmeden başını çevirip gittiğin anlarda kaçırmışsındır belki de hayatının aşkını. bir an önce yetişmek isteğin bir otobüse giderken, arkadaşlarım bekliyor diye hızlı hızlı koşarken, yada tuttuğun takımın maçını düşünerek yürüdüğünde bir çok kısmeti akıl almaz bir şekide tepmişsin dir haberin olmadan.

aşktır bu nerden geldiği, nerden çıkacağı belli olmaz sen istemezsende gelir dikilir burnunun dibinde.

aşktır bu tokatı hangi taraftan atacağı belli olmaz.
(bkz: severim devrik cümle kurmayı) ?
kaçan kovalanır hadisesinin farklı bir versiyonudur. lakin bu defa roller epey bir farklıdır. kaçan siz olmuşsunuzdur kovalayan aşk. tabi keşke her koşturmaca böyle olsa, o ayrı.
unutturamaz hiçbir şey seni bana unuttursam da ben! diye aşkın efkardan efkara sürükleyen halidir. Aşkın nasıl bir çıkmaz sokak olduğunu bu safhada anlarsınız. Tam işte unuttum derken çalan bir şarkı göz yaşlarına boğar insanı. En iyisi bu güzel aşkın tadını çıkarmaktır.
gönül kapılmışsa seline bir kere başka aşkları görmezden gelir, adı üstünde kördür aşkın gözü çünkü..eğer doğru kişiyse seline kapılınan aşkın sahibi sorun yoktur amma velakin iş işten geçtiğinde anlaşılmışsa kış güneşi olduğu görmezden gelsen ne fayda gelmesen ne fayda.
olmamalıyım, olmamalıyım şeklinde yapılan telkinlere rağmen yalnızca korkuyla yüzleşememektir. telkin sonucu bu zor durumda kalınıp aslında yüzleşilir, fakat kişi bunun farkında olmaz. kendini kandırır.
yüzü de, tersi de gerçek olan sözdür. çok fazla gözünüzde büyüttükçe de, azalır sonunda.
aşk varlığı inkar edildikçe zehrini içten içe akıtan bir gelincik gibidir. kendini öldürür.

sevmek dokunmaktır dedim kendimi inandırdım bu yalana.
sevmek dokunmaktır!
hissetmediğin biri ne kadar gerçektir dedim ama inanmadım ben de bu yalana.

sen benim hiçbir şeyimsin
yolumuz kaderden ayrı
ben senin kenar süsünüm
sen benim hiçbir şeyim
ödeştik?

yürek rehinse bir isimsiz aşk uğruna giden gider kalan acıyı bal eyler, söylediğim duyduğun tüm cümlelerin en çıplak halini bilsen bu aşkın derinliğini bilirdin. ve sen de giderdin. ben gibi, inkar ederdin.

zaman bu aşkı dev aynasında görme vaktidir. dev aynasında gördün kendini bir dev uykusu uyur yüreğin ve bir küçük deniz kızı olmaz o masalda. kader ayrı masal ayrı, sen benim hiçbir şeyimsin. sen benim virgüllerimsin.

(bkz: sen benim hicbir seyimsin/#3041382)